İLTİCA |+18|

İ. || BÖLÜM 19 || L.B

İyi okumalar:**

Tahminimce 30 bölüm olacak kitap, buradan sonrası allaha emanet pek iyi şeyler olmayacak eheh. O yüzden kitap tatil bitmeden bitirmek istediğim için, bir bölüm daha atacağım.

Bundan sonra ki haftalarda ÜÇ bölüm gelecek.

||•SABAH UYANDIĞIMDA YORUM GÖRSÜN GÖZLERİM AZICIK.

Bir gün sınırsız olacaktı sevgimiz, dile getirdiklerimiz. Gönlümüzden geçeni sınırsız bir şekilde gocunmadan veya çekinmeden söyleyecektik. Bir gün gerçekten herşey sınırsız olacaktı, bizim için. Sınırsız sevgimizin sınırsız cümleleri. Dile getiremediklerimiz, sınırsız olacaktı sevgimizden.

Biz hep sınırsızca yaşayacaktık.

Ellerimi yüzünde gezdirirken, kafamda ki düşüncelerden uykum ağır basıyordu artık. Çok yorulmuştum, oysa ki daha bedenlerimiz bile tam birbirine kavuşamamıştı. Herşeyimiz yarımdı, ama inanıyordum ki her şeyimiz bir gün gerçekten sınırsız olacaktı.

Avuç içimde dolgun ve oldukça yumuşak dudaklarını hissederken, daha çok mayışmış gibiydim. Kasıklarım da büyüyen ıslıklığın aktığını hissederken, bir an elimi atıp sabırsızca bunun geçmesi için bir şeyler yapmak istemiştim. Ama altında öylece uzanıyordum, bunun yapabilmem imkansız gibiydi.

"Baray artık yapalım şunu!" Diye yakınırken, yaptığı tek şey beni daha fazla delirtmekti. Altımda kş baskısını arttırıyor o da yorulmuş olmalı ki koca heybetinin ağırlığını yavaş yavaş üstüme bırakıyordu. Baskı ve arzularımız gitgide artıyordu.

"Ne yapacağımı bilsem yapardım lan zaten." Oysa ki ne yapacağımı söylemiştim! Göz bağı kurarken, öylece birbirimizi izledik bir kaç saniye. Sonra yine benim kıpırtılarım başlarken, içine derin bir nefes çekip ani bir şekilde inlemişti o da. Alnını alnıma yaslarken,

"Yanlış bir hareket yapmaktan korkuyorum kadın, anla artık!" Diye mırıldanıp belimde ki parmaklarını yavaşça hareket ettirip beni sakinleştirmek adına okşamıştı.

"Nasıl yanlış?" Safça yüzüne bakarken, gözlerimi kırpıştırdım.

"Aptala anlatır gibi anlatmalıydım, doğru!" Bunu gerçekten beklemiyordum, kaşlarım yavaşça çatılırken gülümseyip yanağıma kısa bir buse kondurmuştu. Bu haline dayanamazken, esnedim birden.

"Tamam ben yaparım!" Yerimden hafifçe doğrulurken, o da benimle birlikte doğrulup elini destek verircesine sırtıma koymuştu. Bu kadar düşünceli oluşu içimi fazlasıyla yerle bir ediyordu. Elimi yorganın altından aşağıya atarken, fazlasıyla heyecanlanmıştım.

Terli avuç içimi korkarak sertliğine değdirirken, ani bir şekilde yerinden sıçrayıp geri çekilmişti. Ben de elimi korkarak çekerken, anlamsız bir şekilde yüzüne baktım. "Bunu yapacağını söylememiştin."

"Yeter be!"
Onu boynundan tutup kendime çekerken, neden bu kadar çekingen davrandığını anlamamıştım. Elimi yine aşağıya atarken, sinirli bir şekilde erkekliğini kavradım. İnleyip başını boynuma gömerken, sertçe soluklanmıştı.

Alnından bir kaç damla teri omzumda hissederken, oldukça zorlanmış gibiydi. Ama hâlâ bunu sürdürmeye devam etmek istiyor gibiydi. Kendini hafifçe geri çekmesini söylerken, titreyen parmaklarım hâlâ sertliğini kavrıyordu. Utançtan ölebilirdim sanırım.

"Parmaklarını çek artık hatun. Eziyetin bir bitmedi! Yatakta bile eziyet ediyorsun." Sıkkın bir şekilde derin nefesler alırken, ucunun kadınlığıma değmesiyle ayak parmak uçlarım bükülmüş Baray'ın desteğiyle kendimi yatakla buluşturamamıştım.