14. MERHAMET VE İHANET

24.1K 2.2K 1.6K
                                    

Merhabalarrr!

Yine dolu dolu bir bölümle geldik.

Oy ve yorumları unutmayalım lütfeeen.🕊

Sevgiler!🤍

Boy Epic - Up Down

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Boy Epic - Up Down

14. MERHAMET VE İHANET

Mayına basmıştı.

Bir mayın.

Tek bir hareketinde havaya uçacağı bir mayın.

Kalbimin daha önce bu kadar şiddetli attığını anımsayamıyordum. Sanki birazdan göğüs kafesimdeki tüm kemikleri kırıp ayaklarımızın dibine düşecekmiş gibi kuvvetliydi darbeleri.

Yutkunmak istedim. Yutkunamadım.

Sadece baktım.

Onun korkusuz yüzüne, bizim için endişeli bakan altın renkli harelerine baktım.

"On Sekiz!" diye bağırdı öfkeyle. Yüzündeki ve boynundaki tüm damarlar şişiyordu gitgide. "Bu bir emirdir! Hemen burayı terk edin!"

"Hayır!" Ondan daha yüksek sesle bağırdım. "Yardım çağır, On Sekiz. Bunun eğitimini almamış olamazsınız!"

"Saçmalama!" Bana bağırıyordu artık. Bunun için ona kırılmam, kızmam gerekirdi ama yapamadım. "Gidin hemen!"

"Gitmeyeceğim," diyerek araçtan indim.

Gözleri dehşetle açıldı. "Hilal!" Daha önce ismimi bu kadar öfkeli telaffuz ettiğini anımsamıyordum. "Son kez söylüyorum, bin o arabaya!"

"Binmeyeceğim," dedim kaşlarım daha çok çatılırken. "On Sekiz, yardım çağır."

On Sekiz dediğimi yaptığında Haris'in ölümcül bakışları onu buldu. Bakışlarıyla On Sekiz'e sanki aynı anda binlerce kurşun sıkıyormuş gibiydi.

Sanırım ilk defa... Ondan korkuyordum.

Kollarımı göğsümde birleştirerek, "Bana bağırdığın için özür dilemen lazım," diyerek kafasını dağıtmaya çalıştım. Gergindim. Ama o benden daha çok gergin olmalıydı. Ve şu an onunla tartışmak yerine düşüncelerini başka yöne çevirmek en mantıklı hareketti.

"Hilal," dedi bitkin bir ses tonuyla. "Yalvarırım sana... Uzaklaş buradan." Gözlerine dolan yaşları fark ettiğimde ağlamamak için kendimi sıkıyordum. Hayır... O mayın patlamayacaktı ve buradan hep beraber çıkacaktık. Buna inanmak zorundaydım. Aksi olursa... Sahi aksi olursa ne yapardım ben?

Gülümsedim. "O mayını etkisiz hale getirecekler ve beraber gideceğiz buradan. Eğitimlerde görmüştüm. Mümkünsüz değil."

"Patlama ihtimali yüksek. Çok yakındasın. Sana da zarar verir. Yalvarırım... Git."

FELAHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin