12. ÖNCELİK

30.6K 2.5K 1.9K
                                    

Perdenin Ardındakiler - Ellerim Seni İstedi

Perdenin Ardındakiler - Ellerim Seni İstedi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


12. ÖNCELİK

On beş yaşındayken okul çıkışında, şoförümüz Hikmet abiyi beklerken tam ayaklarımın dibinde duran simsiyah bir Mercedes'in içinden bana uzatılan el tarafından çekilmiştim karanlığa.

Kaçırılmıştım.

Korkmuştum.

Korkamazdım ama. Babam öğrenirse, kızardı çünkü.

Önce bayıltılmıştım, ardından bir yatağa bağlanmış şekilde uyandığımda zifiri karanlık bir odayla karşılaşmıştım.

Hemen sonrasında uyandığımı anlayan, yüzlerini maskeyle kapatan iri adamlar tarafından daha büyük, boş bir odaya götürülmüş, sandalyeye bağlanmıştım bu sefer de.

Bir kamera karşımda durduğunda, "Babana bağlanıyoruz, küçük kız," demişti iğrenç sesin sahibi. "Bakalım seni ne kadar çok seviyor?"

Babamın görüntüsünü görene kadar ağlasam da onu gördüğüm an gözyaşlarım durdu. Karargâhtaki odasında, üzerindeki üniformayla sanki kızı kaçırılmamış gibi dimdik oturuyordu makam koltuğunda.

"Komutan, nasılsın?"

Tok sesle, "Sana sormalı, son günün sayılır," diye cevap verdi. Babamın gözünün içine bakıyordum ama o bana bakmıyordu asla. İfadesiz gözleri arkamda duran adamdaydı.

Adamın midemi bulandıran kahkahası kulaklarıma doldu. "Kızının da son günü sayılır o zaman. Eğer içimizdeki köstebeklerinizin listesini bana on dakika içerisinde göndermezsen... Kızını son görüşün olacak!"

Babam bana bakmamaya yemin etmiş gibiydi. Gözlerini adamdan ayırmadan, "Rüyanda görürsün," dedi sadece. Sesi dümdüz ve ifadesizdi.

Sırtımda tarifi benzersiz bir acı hissettim. Dişlerimi var gücümle sıkarken bağırmamak için kendimi zor tuttum.

Adamın elinde bir kırbaç vardı.

Bağırmak istedim. Babama, beni kurtarması için yalvarmak istedim ama onun dik omuzlarını bunu yaparak indireceğimi düşünüp vazgeçtim. Bunu yapamazdım. Onun kızına bu yakışmazdı.

"Emin misin?"

"Her zaman," dediği an kırbacı tekrar indirdi sırtıma. Gözlerimi sıkıca yumdum, dişlerimi damaklarıma geçirerek acının geçmesini bekledim. Geçmedi ama yine de ağlamadım, bağırmadım, yalvarmadım.

"Peki... Kapatma o zaman, komutan. Madem fiziksel acıyla ikna olmayacaksın. Belki de kızında geçici izler bırakmam gerekiyordur." En son beden dersinde giydiğim beyaz tişörtün omzunu sıyırdı. Omzum açıkta kalırken, babama değil, yere bakıyordum.

FELAHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin