ÖLÜME FISILDA - ACI GERÇEK

857 53 43
                                    

Lütfen yorum yapmayı ve vote vermeyi unutmayın. Sizi seviyorummmm 😽

Keyifli okumalar!

^•^

Yüzümde bir baskı hissediyordum. Hayır birden çok baskı. Biri yüzümün her yerini öpüyordu. Gözlerimi yavaş yavaş araladım. Ares karşımda gülümseyerek bana bakıyordu. Yüzünde her zamankine nazaran çok daha farklı bir ifade vardı. Neydi bu yüzünde ki ifade huzur muydu? Emin değildim.

"Günaydın."

Sesim hafif kısık çıktığında öksürdüm.

"Günaydın güzelim."

Eli yüzümde gezinirken ona gülümseyerek baktım. Ares'in altında sadece bir eşofman vardı. Ben ise hâlâ çıplaktım.

"Kahvaltı hazırladım ılık bir duş al ve aşağı gel."

Tek kaşımı kaldırıp "kahvaltı mı hazırladın?" diye sordum. Ares gülümsemesini büyütüp "evet bebeğim " dedi.

"Beni şaşırtıyorsun."

Yüzünü biraz daha yaklaştırıp dudaklarımın üstüne hafif bir öpücük kondurdu. Ben öpücüğün devamını beklerken "eğer hâlâ o yatakta yatmaya devam edersen kendimi tutamayacağım ve asıl o zaman şaşıracaksın" dedi. Üstümde ki baddaniyeyi biraz daha yukarıya çektim.

"Hmm daha çok mu şaşıracağım? Nasıl?"

"Dün ilk olduğu için nazik davrandım güzelim. Çok daha fazlasını yapmak istediğim bir gerçek fakat dinlenmen gerekiyor."

Durdu ve alt dudağını dişledi.

"Ama ön sevişmeye hayır demem tabi."

Önerisine gülsem de "biran önce yıkansam iyi olur" dedim.

"Eğer yardıma ihtiyacın olursa seslen bebeğim. Her anlamda."

Son dediğine kapı kapanmadan yastık fırlattım ama o ustaca kaçmıştı. Ares gittiğinde yataktan kalktım ve sızlayan uzuvlarımı düşünmeden banyoya girdim. Ilık su bütün vücudumu gevşettiğinde düne ait görüntüler zihnimde canlanıyordu. Ah Ares ile birlikte olmuştuk ve ilk sefere göre fazla iyi geçmişti. Ares fazla kibar davranmıştı ve bu beni rahatlatmıştı.

Vücudumu ve saçlarımı yıkadıktan sonra banyodan çıktım. Dolabı araladığımda içinde bana göre kıyafetler olduğunu gördüm. Büyük ihtimalle Eris'in işiydi. Tarzımı beğenmiyordu bu yüzden kıyafet koydurmuştu. Üstümü giyinip saçlarımı taradıktan sonra aşağı indim. Mutfağa geldiğimde bir adet yarı çıplak Ares'in omlet yaptığını gördüm ve bu görüntü inanılmaz hoşuma gitmişti. Sessizce arkasından gidip sarıldım. Sırtına küçük bir öpücük kondurduğumda o da arkasını dönüp saçlarımın üstünü öpmüştü.

"Neden saçlarını kurutmadın?"

Omuzlarımı silkip "uğraşmak istemedim kendi kendine kururlar." dedim. Ares dudaklarını aralamış kızacakken uzandım ve dudaklarına öpücük kondurdum. İfadesi anında yumuşadığında eş zamanlı olarak kapı çalmıştı.

"Renatlar geldi."

Aresten uzaklaşıp kapıyı açmaya gittim. Kapıyı açtığımda Eris'in kollarını bağlamış tırnaklarıyla oynarken Renat'ın ise onu gülerek izlerken buldum.

"Günaydın."

Eris hiçbir şey demeden içeriye geçti Renat ise "günaydın güzellik" demiş ve saçlarımı karıştırmıştı. Kapıyı kapatıp peşlerinden gittiğimde aslında dördümüzün tuhaf bir şekilde aile gibi olduğunu hissettim. Eris huysuz bir anne olabilirdi mesela. Her şeyin dört dörtlük olmasını isteyen otoriter bir anne aynı zamanda sonsuz bir sevgisi olan. Tabi o sevgiyi de belli etmeyen. Renat yaramaz bir abi gibiydi. Onunla her şeyi yapabilirmişim gibi hissediyordum. Bara gidip içebilirdik yada bir korku filmi izleyebilirdik. Ares ise tam bir baba gibiydi. Korumacı yanı o kadar fazlaydı ki bazen kendini unutuyordu.

ŞEYTANINA FISILDA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin