Selam güzellerim 💖
Vote vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın lütfen emeğimin karşılığı olarak.
Keyifli okumalar!
{•}
Anlaşma yapılmıştı artık her şey ona bağlıydı. O kızı bulana kadar burada kalacaktım. Aile özlemim baş gösterse bile bir şekilde dayanamaya çalışacaktım buradan kurtulmak istiyorsam zorundaydım.
"Eee Samael böyle oturacak mıyız?"
Sorum üzerine yüzünde yine o gülümsemesi belirdi.
"Birincisi güzelim ismimin Ares olduğunu söyledim ikincisi ise elbette oturmak istemezsen odamda yapabileceğimiz güzel bir aktivite biliyorum."
Yaptığı imaya yüzümü buluşturmak istesem de onun oyununa dahil olup onun gibi davranmaya karar verdim.
"Birincisi senin ismin bana göre Samael ikincisi sadece odanda mı yapılacak güzel bir aktivite biliyorsun? Bence burada da yapılabilir."
Kaşları havaya kalkarken yaptığım imayı anlaması çokta zor olmadı. İşaret parmağını çenesini götürüp ritim tutarak vurmaya başladı. Kısa bir an düşündükten sonra yerinden kalkıp benim oturduğum koltuğa oturdu.
"Burada yapalım o hâlde Lilith."
Vücudunu bana yaklaştırırken yüzümde ki gülümseme ile "kitap okumak Samael, burada da kitap okuyabiliriz değil mi?" Dedim. Konuyu çevirdiğimi anladığında yine yüzünde ki gülümseme devam etti.
"Film izlemek Lilith, burada da film izleyebiliriz."
Elinde ki kumandayı havaya kaldırdı. İkimiz de aynı şeyden bahsediyorduk aslında fakat bunu çok güzel bir sekilde çevirmiştik. O ve ben, Lilith ve Samael birlikte olamayacak kadar birbirinden farklı ve bir o kadar aynı kişiydik. İkimiz de fazlasıyla kurnaz ve zekiydik.
"O hâlde film izleyelim Samael."
Başını ağır ağır aşağı yukarı salladı. "Peki ne izlemek istersin güzelim?" Omuzlarımı silkip tercihi ona bıraktım.
"Sen mısır patlat filmi ben koyarım."
Onu onayladığım da o film seçmeye çalışırken bende mutfağa gittim. Dolaptan aldığım mısır patlatma makinasının içine mısırları, yağı ve tuzu koyup patlamaya bıraktım. Küçük bir tepsiye bardakları cipsleri ve kolayı koyduktan sonra patlayan mısırları da kaseye koyup Samael'in yanına gittim.
Sanki beni kaçırmamışta biz iki yakın arkadaş yada sevgili gibi film izleyip mısır yiyecektik. Saçmaydı bu yaptığımız ama hayatta ne saçma değildi ki?
Yanına oturup tepsiyi masanın üstüne bıraktım. "Hangi filmi seçtin?" Kolaları bardaklara koyarken sorduğum soruya karşın "görürsün güzelim" demişti. Ona başımı sallayıp kucağıma cipsiyi aldım. Samael ayağa kalkıp ışıkları kapattı. Geri geldiğinde mısırı kucağına alıp kumandadan oynat tuşuna bastı. Açıkçası televizyon duvarın bir ucundan bir ucuna uzanıyordu ve o kadar büyüktü ki sanki sinemada hissediyordunuz kendinizi.
Televizyonun ekranında yazan yazıyı gördüğüm de gözlerim kocaman açıldı. Bu adam cidden benimle oyun oynuyordu. Grinin elli tonunu seçmişti. Samael'in yüzüme baktığını hissedebiliyordum bu yüzden tepki vermemeye çalıştım.
"Sever misin bu filmi?"
Ah birde dalga mı geçiyordu benimle?
"Sus Samael film başladı."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ŞEYTANINA FISILDA
Novela JuvenilElini ilk önce yüzümde gezdirdi. Oldukça masumca gezinen elleri yavaş yavaş masumluğunu kaybedip günaha davet edercesine aşağı kaydı. Önce boynumda bir yılan misali dolanan parmakları fazla oyalanmadan yoluna devam etti. Göğüslerimin arasında duran...