Liamh çalışma odasındaki geniş masasının ardında durmuş üzerindeki kağıtları incelerken olayları umursamamak için elinden geldiğince çaba sarf ediyordu. Yüklü miktarda faturaların olduğu bir desteyi eline alarak göz gezdirdi ve aralarında arabacı çocuk ile alelade yaptıkları anlaşmanın olduğu kağıdı gördüğünde masanın üzerindekileri dağıtarak yerine oturup yüzünü avuçları içine aldı.
Liamh tam bir haftadır geceyi tanımadığı kadınların kolları arasında geçirmiş sabah sessizce kaleye dönmüştü. Arcana'nın birkez daha gururunu incitmesine izin vermeyecekti. Yanına gittiğinde geri çevrilecek olmak onu bu defa delirtebilirdi ve işte o zaman kadına zarar verebilecek olmaktan korkuyordu. Derin nefesler alarak arkasına yaslanırken güldü. Koskoca Liamh McAodha ilk defa bir kadınının şefkatini istemiş lakin karşılık bulamamıştı. Üstelik bütün ülkedeki kadınların sıraya girip hevesle göstereceği bu ilgi gün yüzü görmemiş bir mağara kadınını tarafından kabul görmüyordu. Genç adam onun bir büyücü olduğunu düşünmeden etmedi. bayıldığı esnada kendisine bir şeyler içirmiş olmalıydılar aksi takdirde Liamh McAodha onun statüsündeki hiçbir kadına dönüp bakmazdı bile. Saçma düşüncelerini def etmek istercesine masasına sıkı bir tekme attı ve ayağa kalkıp kapıya yöneldi. Arcana'yı bulmak ve yaşattıkları için hesap sormak istiyordu.
Kapının tokmağını çevirmesiyle kendisine doğru yalpalayan kadını ani bir refleks ile omuzlarından tuttu ve karşısında dikilenin Arcana olduğunu gördüğünde büyük bir şaşkınlıkla kadına baktı.
Arcana tokmağı tuttuğu anda kapının çekilmesiyle dengesini koruyamamış kendini adamın dibinde buluvermişti. Yutkunarak toparlandı ve bakışlarını onun çizmelerine sabitledi.
"Odeth'e zarar veren kadınları görmek istiyorum!" dedi telaşla.
Liamh günler sonra kadına yakın olmanın, dahası teninden yayılan çiçek kokusunu solumanın verdiği hoşnutlukla iç geçirdi. Onu özlemişti. Günlerdir koynuna aldığı kızıl saçlı kadınların veremediği tatmin duygusunu hissetmek için kadınının hiçbir şey yapmadan karşısında dikiliyor oluşu yeterliydi. Lakin geri adım attı Liamh. Onu böyle delicesine istiyorken reddedilecek olmak gururuna yenik düşmesini sağlıyordu.
"Bunun olmasını sağlayan sensin Arcana. Eğer bir suçlu arıyorsan önce kendini cezalandırmalısın." dedi sakin bir ses tonuyla.
Arcana başını kaldırıp erkeğin tanıdık, ona acı veren mavi gözlerine bakarak onayladı. "Bunun için kendimi cezalandırmayacağımı sanıyorsan yanılıyorsun. Lakin kadınları görmeme ve hadlerini bildirmeme izin vermezsen klanındaki tüm kadınları tek tek paralayacağım!"
Genç adam Arcana'nın gözlerinde alışık olmadığı öfkenin yerine hüznü gördüğünde onun yerine tepesindeki kapı kirişine baktı.
"Odeth'e zarar verenlerin cezasını Owen verecek. Senin birşey yapmana gerek yok."
"Finn McCartney kızını bana emenet etti. Owen'e değil!" Arcana diretti.
"Finn McCartney çok yakında kızını Owen'e emanet edecek bu yüzden yaşananlar seni değil Lord Owen'i ilgilendirir." Liamh günler sonra kadınla zorda olsa konuşuyor olmanın verdiği rahatlamayla derin bir nefes aldı.
"Ne demek Odeth'i Owen'e emanet edecek?" Arcana kaşlarını çattı. İçinde bir yerlerde Liamh'ın kastettiği şeyi biliyordu.
"Owen McAodha leydi Odeth ile evlenerek en kısa zamanda McGiolla kalesinin başına geçecek."
Arcana duyduklarının doğruluğunu teyit etmek için "Peki bundan Odeth'in haberi var mı?" diye sordu.
"Yakın zamanda olacaktır. Owen, bu durumdan rahatsızlık duymadığını dile getirerek Odeth'i gelini olarak kabul etti. Kısa süre içinde bu konuyu kıza açacağından şüphem yok. Başkasının kadınıyla ilgili mevzuları çözmek ne sana ne de bana düşer."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SÜRGÜN
Fiksi SejarahLiamh McAodha, İskoçya'nın kaderini belirleyecek arayışın onu hiç tanımadığı bir kadınla evlenmeye mahkum edeceğini biliyordu. Üstelik ülkesi ve toprakları için bu kararı veren ta kendisiydi. Lakin gelininin yirmi yıl boyunca bir mağarada sürgün hay...