14.BÖLÜM
Hatalarım varsa affola~~~~~~~~~~~~~
-----------------------------------------------------------
Islak saçlarımı karıştırarak aynadan kendime baktım. Kazanın üzerinden iki gün geçmişti ve ben dün akşam isyan bayrağını çekip odama kaçmıştım.
Revirin beyaz duvarları içimi sıkmıştı. Engel olamamıştım kaçma dürtüme. Tabi ben aniden haber vermeden odama geldiğim için de ufak bir kaos yaşanmıştı. Chanyeol, Kyungsoo ve Jongdae beraber yanıma gelip beni odada bulamayınca revirde ufak bir karmaşa çıkmıştı.
Neyse ki bu kaos kısa sürmüş, baş ağrımdan ufak bir azar yiyerek konuyu kapatmıştık.
Kafamdaki yaraya bandaj yapıştırdıktan sonra küçük banyodan çıkmış, çalışma odasını geçerek yatak odasına geçecektim ki kapım yavaşça tık tıklanmıştı. Ufak bir onay mırıltısı çıkarırken yatak odasına yürümeye devam etmiştim. O sırada kapı da açılmış, arkasında Baş ağrım belirmişti bile.
İçeri girip arkasından kapıyı kapattığında ise ben de çoktan siyah renkli hırkamı üzerime almıştım. Hava çok soğuk sayılmazdı, hatta sıcaktı ama ben soğuk suda duş almayı sevdiğimden hırka olmadan gezmeye yeltenemiyordum.
Yatak odasının kapısını kapatarak Baş ağrımın yanına geçtim. Koltuklardan birine yayılmış, dalgınca kitaplığı seyrediyordu. Yanındaki boşluğa oturmadan önce parmak uçlarımla saçlarını karıştırdım.
"Ne var ne yok?"
Yerinde doğrulup düzgünce otururken cevap vermişti bana, "Aynı, eğitimler işte."
Kafa salladım dediğine. Bugün de bensiz eğitimdeydi. Yarın da dinlenip ertesi gün kaldığım yerden işime devam etmeyi planlıyordum ben de.
"Duş mu aldın? Yaran nasıl?"
Güldüm ufakça, "Geçti bile."
"İyi, dikkat et yine de."
Kısacık bir an çenemi tutup üzerinde bant olan yaraya baktı. Nefesim teklemişti o kısacık sürede. Bu adam medyum falan mıydı? Beni bu kadar çabuk etkisi altına alabiliyordu.
"Çocuklar nasıl, eğitimlerde bir pürüz var mı?"
"Hmm.. Sanırım yok. Sehun her zamanki şaklabanlığında, Jongin hala sakar. Hyunjin ve Jisung da aynı madrabazlıkları yapıyorlar, öbürleri de bunlara ayak uydurup topluca beni deli ediyorlar."
Ufakça kahkaha atmıştım söylenmesine. On asker ile uğraşmak kolay olamasa gerekti, özellikle bu askerlerin içinde Sehun ve Jongin varsa.
Tam ağzımı açıp onunla dalga geçecektim ki kapım kırılırcasına tıklatılmış, hızlıca açılmıştı. Baş ağrım ile ben şok içinde kapıya bakarken Jaehyun, gelen oydu, nefes nefese şekilde ve kıpkırmızı halde bağırarak,
"Komutanım yani, Komutanlarım! Sehun ile Jongin yatakhanede kavga ediyorlar!" Dediğinde Yeol ile ben "Ne!?" diye bağırarak birbirimize bakmış, aynı anda ayağa kalkarak Jaehyun'u önümüze almış üst kata koşturmuştuk.
Ben mi yanlış görmüştüm bilmiyordum ama o iki sersemin aslında çok tatlı bir arkadaşlık(?) ilişkileri vardı. Ne diye kavga ederlerdi ki, anlayamıyordum.
Sonunda benimkilerin olduğu yatakhaneye geldiğimizde baş ağrım uzun boyunun avantajıyla yolumuzu açmış, içeri sokmuştu bizi.
Gördüğüm manzarayla şok ile sinir duygusunu aynı anda yaşamıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Özgürlüğü Gökyüzünde Aramak -ChanBaek-
FanfictionOnlar öyle onurlu adamlardı ki çakılmak üzerelerken bile uçaklarını terk etmezlerdi. ChanBaek - BaekYeol Kapak: LoeyxBacon