32. Bölüm
Hatalarım varsa affola~~~~~~
------------------------------------------------
Mutfak masasına oturmuş, tepeleme bir şekilde doldurulmuş çilek kasesindeki çilekleri ağzıma tıkarken bir yandan da önümde açık olan telefonumdan şirket ile bağlantımı sağlayan ve yıl içinde en fazla on saat çalışan sekreterimden mesaj bekliyordum. Kendisinin en büyük şansı benim sekreterim olmasıydı zira dediğim gibi yılda on saat bile mesai yapmıyordu.
Yarın sabah Büyükannemin çiftliğine gitmek için yola çıkacaktık, onun öncesinde de aklımda olan birkaç şeyi gerçekleştirmek için Chanyeol'den gizli birkaç görüşme yapıyordum. Eğer bu görüşmelerimin sonucu istediğim gibi gelirse ona söyleyip fikrini alacaktım.
Bu sırada güzel sevgilim içeride film izlerken uyuya kalmıştı. İlaçları artık düzenli alıyordu bu da sanırım gün içinde hep evde olduğumuzdan onu sürekli uyku haline sokuyordu. Açıkçası bu durum beni rahatsız etmekten çok mutlu ediyordu, ne yapabilirdim ki?
Tam elimdeki kocaman çileği ağzıma soktuğum sırada oturma odasından gelen ve hiç hoşuma gitmeyen bir ses duymuş, yanıma bıraktığım değneklerden birini alıp diğer elimdeki çilekle salona yürümüştüm. Muhtemelen ikisini de kullanmam gerektiği ile ilgili azar yiyecektim ama çok da umurumda değildi şu an.
Aralık kapıyı itekleyip büyük salona girdiğimde güzel sevgilimin dolu gözleriyle buluşmak beni olduğum yere mıhlamıştı. Kendime geldiğimde ise elimdeki çileği hızlıca ağzıma sokuşturmuş, yanına yürürken hızlıca yutmuştum.
"Bebeğim, ne oldu böyle."
Oturmayıp yanına dikilmiş, kafasını göbeğime yaslayarak çilek kokan ellerimle saçlarını sevmeye başlamıştım. Oysaki on dakika kadar önce huzurlu bir şekilde uyuyordu.
Saçlarını severken iki kolunu da hızlıca belime sarmış, yüzünü iyice göbeğime gömmüştü. Bir süre sakinleşmeye ihtiyacı olduğunu düşünüp engel olmamıştım ben de. Bir süre bu şekilde durduktan sonra geri çekilmişti, "Ayakta durma fazla." sessiz mırıldanmasını duyduğumda ona karşı hissettiğim şefkat ile önce eğilip saçlarının arasına bir öpücük bırakmış, koltukta önüne oturmuştum.
Elimdeki değneği bıraktığım sırada ise iki kol beni yine sarmalamış, bu sefer kafasını da boynuma gömmüştü, "Neyin var?" sırtını sıvazlarken sorduğum soruyla beraber kafasını iki yana sallamış, "Karışık bir rüya gördüm." demişti, "Sen de uyandığımda etrafta yoktun, gerildim biraz. Önemli değil. Sen ne yapıyordun içerde?"
Kafasını boynumdan çekerken sorduğu soruyla ilk önce uykudan şişmiş dudaklarına küçük bir öpücük bırakmış, "Mutfaktaydım." cevabını vermiştim. Konuyu değiştirmesine bir şey dememiştim, ne zaman hazır olursa dizimin dibine gelir anlatırdı zaten. Bir de Noona üstüne gitmememi sıkı sıkı tembih etmişti orası ayrı.
"Yine bir sürü çilek yedin değil mi? Sana fazla kaçırma hasta olursun demiyor muyum ben?"
"Fazla yemedim ki!" sesimi yükselterek söylediğim cümleyle beraber ayağa kalkmış, "Bakacağım şimdi. Git yat biraz, dinlen." demişti. Akşam yemeği hazırlamak için kalktığını anladığımda kafamı sallamış, itiraz etmeden az önce yattığı yastığa kafamı gömüp gözlerimi kapatmıştım. Üstüme örtülen örtü ve kısa bir süre saçlarımda dolanan el de ödülüm olmuştu.
Akşam yemeği yedikten sonra ben duşa girmiş, Chanyeol'u yalnız bırakmıştım bir süreliğine. Çiftlik evinde geçireceğimiz süre boyunca Noona ile terapilerini Skype üzerinden yapacaklardı ve ilkini bu akşama ayarlamışlardı. Ben de onu rahat bırakmak adına birkaç saatimi duş alarak ve valizlerimi kontrol ederek geçirmiş, en son da bir film açıp izlemeye başlamıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Özgürlüğü Gökyüzünde Aramak -ChanBaek-
FanfictionOnlar öyle onurlu adamlardı ki çakılmak üzerelerken bile uçaklarını terk etmezlerdi. ChanBaek - BaekYeol Kapak: LoeyxBacon