Sil Baştan

97 8 52
                                    

33.BÖLÜM

Hatalarım varsa affola~~~~~~~~~~~

Geciktiğim için üzgünüm.

------------------------------------------------------------

Günü trip yiyerek geçirmek elbette ki palanlarım arasında değildi. Güzel sevgilimin sessiz muamele konusundaki yeteneklerini tabi ki biliyordum fakat iş tribe geldiğinde olay tamamen boyut atlamıştı.

Her şeyi baştan anlatmam gerekirse, çiftlikten döneli neredeyse iki hafta oluyordu ve ben geçtiğimiz günler boyunca sık bir telefon trafiğine tutulmuştum. Çoğu sekreterimden gelen şirket aramaları Chanyeol'ü bir zaman sonra meraklandırmış ama ben cevap vermeyip geçiştirdiğimde ise sinirlendirmeye başlamıştı.

Tabi ki de makul sebeplerim vardı ta ki bugüne kadar.

Aklımda olan her şey tamamlanmış, geriye bir tek Chanyeol'ümün onayı ve bir sürü imza işlemi kalmıştı. Bu sebeple ben de belgeler için şirkete gitmeyi değil de, sekreterimi ve onun yardımcısını eve çağırmayı tercih etmiştim. Planlarımda belgeleri alıp sekreterim ile şartları konuştuktan sonra her şeyi Chanyeol'e anlatmak vardı ama bilin bakalım kime sekreterimin eve geleceğini söylemeyi unutmuştum.

Evet, Chanyeol'e

Aslıda sorun yine burada başlamıyordu, yani bence öyleydi. Tabi ki misafirimizin geleceğini yarım saat önce öğrenmesi büyük bir sorundu ama asıl kızdığı şey uzun süredir ondan bir şeyler saklıyor olmamdı. Haklıydı da.

Kötü bir niyetim yoktu, hayatımızı kökten değiştirmeyi planlıyordum ve çoğu şeyden emin olana kadar onu da strese sokmak istememiştim lakin istediğim gibi sonuçlanmamıştı işte.

Sabah keyifsiz uyanmıştı ve o yüzden onu mutlu etmeye çalışırken gelecek olan sekreterimin haberini vermeyi unutmuştum, kahvaltıdan sonra telefonum çalmasaydı muhtemelen kapı ziline koltukta sarılıp uyuklarken yakalanacaktık.

Sonuç olarak olan olmuştu işte ve ben yeni giydiğim gömleğim ve pantolonumla kapıyı açmış, mutfakta uzun bir toplantı seansına geçmiştim.

Aklımda sadece atıştığımız sevgilim ve sinirli gözleri vardı. Toplantı boyunca gönlünü nasıl alacağım diye düşünmüştüm. Sekreterim sonunda anlatması gereken her detayı anlatıp imzalanması gereken hele bilmem kaç tane belgeyi masaya bıraktığında ise bitmesine sevinerek kalkmış, kağıtları mutfak masasında bırakarak onları uğurlamıştım.

Saatimi kontrol edip mutfağa geri döndüğümde oflamış, masada duran boş bardakları yıkadıktan sonra iki kahve daha hazırlamıştım.

Toplantı neredeyse üç saate yakın sürmüştü ve farkındaydım ki bu biraz da benim yüzümdendi, doğru düzgün odaklanamamıştım. Güzel sevgilimi hayatımın merkezine bu kadar oturtmak stratejik olarak doğru bir karar mıydı emin değildim.

İç çekerek saçlarımı karıştırmış, yorgun bir şekilde merdivenlere yönelerek üst kata çıkmıştım. Önce yatak odasını sonra da spor odasını kontrol ettikten sonra kimseyi bulamayınca ufaktan endişelenmiş, çalışma odasının kapısını, aslında oyun odası desek daha doğru olur, hızlıca açmıştım.

Ani hareket oyuncu koltuğunda kulaklığı ile oturan sevgilimin irkilmesine neden olurken ben derin bir nefes vermiştim. Bir an için gittiğini düşünmek ömrümden birkaç yılı götürmüştü. İlk şaşkınlığını atıp hiçbir şey demeden kafasını tekrar ekrana çevirdiğinde iç çekmiş, yanına gidip kulaklığını boynuna indirmiştim.

"Kahve yapıtım, biraz konuşalım mı?"

"Şimdi de ben konuşmak istemiyorum."

Burun kemerimi sıkarak kafamı eğmiştim, beni benim silahımla vurmuştu. Hak etmiştim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 13 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Özgürlüğü Gökyüzünde Aramak -ChanBaek-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin