TUTKU OYUNU (ESMER SERİSİ-4)

Bölüm 14

-14-

Doruk'un , Demir'in kapıdan içeriye girer girmez söylediği söz odada bulunan herkesin aynı anda birbirlerine bakmalarını sağlamıştı.

Doruk "Demir MORGÜL!!" dediğinde odada bulunan Demir'in tek kaşı havaya kalkmış ve alaycı bir ifade ile Doruk'a bakmasına neden olmuştu. Gözlerini kapatarak derin bir iç çektiğinde nefesini dışarı verdi ve Doruk'a doğru yaklaşarak "Görünüşe göre,sağlığınla ilgili ciddi bir sorunun yok. Kafan dışında tabi."dedi.

Doruk tek kaşını havaya kaldırarak yüzüne insanı en tahrik eden gülümsemesini yapıştırdı ve Demir'e bakarak "Mor senin rengin adamım! Sağlığıma gelince; benim akıl sağlığımı bozan yalancılardır! Tıpkı senin küçük kardeşin gibi!"dedi.

Demir odada bulunanları görmezlikten gelerek "Ona dokunacak olursan..."

Doruk meydan okuyan bir sesle "Ne yaparsın?"dedi.

Demir "Seni öldürürüm!"

Poyraz "Hop!"

Anıl "Yavaş gel demir çocuk. Tekrardan ısınmak istemezsin değil mi?"

Demir,Doruk'a bakarak "Diyelim ki senin yaptığının aynısını ben de senin kız kardeşine yaptım!"

Doruk "Cık. Yanlış anlatım! Sen benim kız kardeşime bırak dokunmayı gözünün ucu ile bakamazsın!"dediğinde Demir "O nedenmiş?"diye sordu düz bir sesle.

Doruk "Senin gözlerini yuvalarından çıkarırım da ondan!"dedi Poyraz'ın gülen suratına bakarak. "ama öte yandan ben Bade'ye ona zarar verecek şekilde yaklaşmadım. İstanbul da olduğu dönem boyunca hep yanında olmaya çalıştım. Evet,arada kendi zevklerim için onu kullanmış olabilirim... Öhö..Ö..Öhö..."öksürmesi başlayınca ilk su veren Demir olmuştu. Anıl ve Poyraz cama yaslanmış onları izlerken,doruk Demirin uzatmış olduğu suyu alıp içti.

Demir kaşlarını çatarak "Özür dilerim. Bilmiyordum."dediğinde yüzündeki acı bariz bir şekilde görülüyordu. doruk işi dalgaya vurup "Aman tanrım! Demir Morgül,beni seviyor. beni seviyor."diye bağırdığında dikiş yerlerinin sızlaması ile yüzünü buruşturdu ve Demire bakıp "Bilemezdin. Onun için sorun yok. Ve bana vurma nedenini de anlıyorum kasma. Hem şu haline bir baksana,benden daha kötü durumdasın."dediğinde elini Demirin omzuna koydu ve yavaş yavaş sıktı.

Anıl sinirle "Ne yapıyor bu?!"diye tısladığında Poyraz gülümseyerek "Dost olmaya çalışıyor."dedi.

Anıl gözlerini devirerek odadan çıkmaya yeltendiğinde Doruk "Nereye lan?!"diye sordu.

Anıl "Dışarı lan! Köpek maması var mı diye bakacağım!"dediğinde Doruk "Sakin ol abi."dedi.

Kapı kolunu aşağı indirip odadan çıkmak için adım attığındaysa Doruk "Anko! Nefes nerede?"diye sordu. Anıl ona bakmadan "Bilmiyorum. bizimle birlikte arabadaydı en son. Neyse,ben eve gidiyorum. burası LEŞ gibi kokmaya başladı!"diyerek odadan çıktı ve kapıyı hızla çarptı.

Demir,doruk'a dönerek "Benden hoşlanmadı!"dedi.

Poyraz arkadan ,Seneme bakarak "Anıl kimseden kolay kolay haz etmez! O insan seçer."dediğinde bakışlarını Demire sabitledi.

Demir "İyi davranış."dediğinde Doruk "Öyle."dedi.

Demir tekrardan Doruk'a baktığında "Bade'den uzak durmanı istiyorum."dedi.

Doruk arkasına yaslanarak "Hayır!"dedi.

Demir "Anlamadım?"

Doruk " Hayır dedim. Bunun nesini anlamadın? İki kelime istersen heceleyebilirim yada harflerine ayırabilirim. Alfabeyi biliyorsun değil mi?"dediğinde Demir "Kes!"diye bağırdı.

Senem daha fazla dayanamayarak "Anıl haklı! Ne demeye onu dinliyor ve onunla konuşuyorsun ki?! Çaksana ağzının ortasına bir tane daha!"diyerek yerinden kalktığında Beril'e baktı ve ellerini beline koyarak "Bade'yi bul ve buraya getir tatlım!"dediğinde Poyraz'a döndü. sonra tekrardan Berile bakarak "Hemen!"diye tısladı.

Beril,korkarak odadan çıktığında,Doruk güldü ve "Hey sizin yüzünüzden olan arkadaşımdan da olacağım."dediğinde Senem yüzünü buruşturarak Poyraza döndü ve "Bu Türkçe dersi alıyor mu? Hayır,söylemiş olduğu cümlenin hiçbir tarafını anlamadım da!"dedi.

Doruk "İçinde kırmızı yada marka ismi geçmediği için olabilir mi?"diye söylendiğinde Senem gözlerini kıstı ve ellerini beline koyarak "Hey! Sen! Demir çocuk!Vazgeçtim,ona istediğini yapabilirsin."dedi sinirle cama doğru yürüyerek.

Poyraz,bileğinden tutup yanına çektiğinde kulağına doğru "Sakin ol Esmer."diye fısıldadığında içinin titremesine engel olmaya çalıştı ve Poyraz'dan uzaklaşarak onun yanındaki yerini aldı.

Demir "Bade'ye ne yapacaksın?"

Doruk "Sana ne?"

Demir "Söyle!"

Doruk "Canım ne isterse onu!"

Demir "Bade,diğerleri gibi değil. Yıkılan ve yeniden yapmak zorunda olduğu pek çok kırılmışlıkları var. İçi boşluklarla dolu Doruk. Ona karşı sergilediğin her tavır onu sana daha çok bağlayacaktır inan."dediğinde Doruk kaşlarını çatmış Demiri izliyordu.

Haklı olabilirdi ama yoluna baş koyduğu bu savaştan çekilmeye de niyeti yoktu. Demir devam ederek "Ona zarar veremezsin."dedi.

Doruk "????"

Demir,Doruk cevap vermeyince onun baktığı yere baktı. Erdem ve Beril ,Badenin arkasında durmuş kendilerine bakıyordu. Doruk,arkasına yaslanarak yavaş yavaş gözlerini Badenin gözlerine odakladı. Hafifçe kıstığındaysa Doruk'un Bade için ne düşündüğünü ancak anlayabilecek tek insan yine Bade'ydi.

Bade elleri ile oynayarak Doruk'a baktığında Demir söylemiş olduğu onca şeyin çoktan çürümüş olduğunu anladı. Doruk'a baktığındaysa onun gözlerinin içini okudu.

Doruk "Ona ne mi yapacağım? Bana yalan söylediği için hayatını cehenneme çevireceğim. Onunla kedinin fare ile oyun oynadığı gibi oyunlar oynayacağım. Canım istediği zaman onu görecek canım istediği zaman onu öpeceğim. Onu kendime iyice bağlayana kadar da onunla oynamaktan asla sıkılmayacağım. Sonra onu bırakacağım! Ama bu bırakış benden öncekilere hiç benzemeyecek. Önce kalbi yanacak sonra ruhu... Belki benimkilerde yanacak ama dedim ya; bu bir oyun. Ve ben onunla tutkularımın içinde oynayacağım!"

Demir "Hayır."diye fısıldadığında Doruk gülümsedi ve Demir'e sarılarak yüksek sesle "Sizi affediyorum. zaten süper dost olur bizden."diyerek Erdem'e göz kırptığında Demir'in kulağına doğru "BADE BENİM! ONU BENDEN ALMAYA ÇALIŞACAK OLAN ADAMIN KALBİNİ YERİNDEN SÖKERİM!"dedi tehditkar ama tehlikeli bir ses tonu ile...