"Neler oluyor Reg? Hepiniz çok gergin duruyorsunuz!" Hepsinin bakışları bana döndü. "Sana gelen mektubu okumadın mı?" diye sordu Evan. Kaşlarım çatıldı. "Hayır ne mektubundan bahsediyorsunuz?"
"Hepimizin ailesi bu hafta sonu evde olmamız gerektiği ile ilgili bir mektup göndermiş. Sana da gelmiş olması gerek." Rabastan'ın dediğiyle biraz gerilmiştim. "Hayır bana mektup geldiğini hiç sanmıyorum." Bu sefer onlarında kaşları çatılmıştı. "Merlin aşkına neler oluyor ya!?" Söylenmelerimle herkes birbirlerine baktı.
"Acaba sadece erkekleri çağırmış olabilirler mi?" Severus'un dediğiyle Amy'nin sesini duydum. "Hayır çünkü banada göndermişler." dedi yanımıza yaklaşırken. Uzun bir süre hep beraber bu konu hakkında konuştuk. Sonuç olarak Reg ile birlikte bende gitmeye karar verdim. Her neyse sonuçta aileyi ilgilendiren bir şeyse, beni de ilgilendirir.
-----
Sonunda hafta sonu gelmişti ve hepimiz evlerimize dönmek için hazırlandık. "Hadi Amy hızlı ol biraz." diye söylendim. "Off hazırım birkaç eşya koymayı unuttum sadece." Derin bir nefes alıp göz devirdim. "Sadece birkaç günlüğüne eve gidiyoruz abartmasan mı acaba?"
Beni hiç umursamadan bir şeyler daha sıkıştırdı çantasına. "Neler olur bilemeyiz o yüzden her şeyim yanımda olmalı." Kendi çantamı alıp odadan çıktım. Ortak salona geldiğimde bizimkiler çoktan toplanmışlardı.
"Nerede kaldınız?" Evan huysuzca konuşmaya başlamıştı. "Tabiki Amy hazırlanamadı onu bekledim." Amy koşar adımlarla yanımıza gelirken diğerleride ayaklanmışlardı. "Sonunda hadi gidelim." Rabastan önden ilerlemeye başladı.
"Mary ve Holly eve gitmiyorlar mı?" diye sordu Felix. Saçlarını karıştırdım. "Hayır onlara herhangi bir mektup gelmemiş. Sadece bizim ailelerimiz sanki toplaşıp karar vermişler gibi." Kafasını salladı ve adımlarını hızlandırdı.
-----
Eve geldiğimizde annemler beni görmeyi pek beklemiyorlardı galiba. "Meissa senin ne işin var burada." Babamın sorduğu soruyla kaşlarımı kaldırıp baktım. "Ah kardeşimi acil bir şekilde çağırdınız. Bu da beni biraz endişelendirdi. O yüzden gelmeyi tercih ettim. Bir sorun mu var?" Annem gülümsedi. "Hayır, hayır hadi eşyalarınızı odanıza bırakın. Yemek yiyeceğiz sonra konuşuruz." Kafamızı salladık ve daha fazla soru sormadan odalarımıza çıktık. Eninde sonunda konuşacaktık sonuçta.
Çantamı odaya bırakıp aşağı indim. Kreacher'ın masanın hazır olduğunu söylemesi ile direkt oraya geçtim. Masada kimse bir şey konuşmadı ve sakince yemeğimizi yedik. Sonunda yemekler bittiğinde salona geçtik. Annem ve babam karşımıza oturdular.
"Lafı uzatmayı sevmem. Lord ölüm yiyenlerin arasına katılmanızı istiyor." Reg'e bakarak konuşmaları ile gerildim. Regulus heyecanla annemlere baktı. "Gerçekten mi sonunda onlardan biri olabileceğim!" Sevinçle konuşmasıyla babam gülümsedi. "Bunun için bu kadar istekli olmana sevindim oğlum. Yarın toplantıya sende katılacaksın. İşaretini alacaksın diğerleriyle birlikte."
Hızla ayağa kalktım. "Baba işareti onun alması ne kadar mantıklı sence." Hepsi bana kaşlarını çatarak baktı. "Yani o daha küçük bu işlere girebileceğini sanmıyorum. Belki seneye alsa daha iyi olur. Lord'u sinirlendirmek istemeyiz değil mi? Ya da gözünden düşmek." Reg işareti almasın diye aklıma gelen her şeyi sıralıyordum.
Babamın kararsız bakışları ben ve Reg arasında gidip durdu. Reg de ayaklandı. "Hayır baba bunu istiyorum. Emin olun herhangi bir yanlışım olmaz." Sinirli bakışlarımı ona gönderdim ama o da bana aynı şekilde bakıyordu. "Hayır baba bu mantıklı değil! Hem ondan daha büyüğüm önce benim almam gerekirdi."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Meissa Black/ Marauders
Fanfiction*Karanlık taraftan okumak isterseniz gelin gelinn* Sirius'un evden kaçışından sonrasını ikiz kardeşi Meissa Black'in gözünden okumak ister misiniz? O zaman hadi gelinn "Bu saatten sonra Black ailesi ile hiçbir bağı kalmamıştır o kanı bozuğun sakın...