•Durmstrang•

477 37 1
                                    

"Sirius, bu en yakın erkek arkadaşım Tyler, şu broşu gönderen."
"Evet, arkasında 'Hayatımın anlamı' yazan broş." dedi Sirius dişlerini gıcırdatarak.
"Tyler, sevgilim Sirius."

Tyler kaşını kaldırıp Sirius'u süzdü. "Bana sevgilinden bahsetmemiştin."
"Sadece... sürpriz olsun istemiştim."

Sirius Tyler'ı tartar gibiydi. Ardından Durmstrang'tan bir çocuk Tyler'ı çağırdı. Tyler Alyssa'nın elini öpüp Slytherin masasına oturdu.

"Bu da neyin nesiydi?"
"Ne kadar da centilmen öyle değil mi?"
Dedi Alyssa ve neredeyse gözlerinden kalpler çıkarak yerine oturdu. Sirius gözlerini devirdi. Normalde asla kıskanç biri değildi, hani asla. Ama Tyler'ın Alyssa'nın elini öpmesi, öfkelenmesine neden olmuştu. Takmamaya çalıştı. Derin bir nefes alıp sakinleşti ve masaya oturdu. En fazla ne olabilirdi ki aralarında? 

"Kimdi o Aly?" dedi Lily, kazan pastasından bir dilim alarak.
"Sana bahsetmiştim ya, muggle kütüphanesinde kitap okurken karşılaştığım turist çocuk. Sonra yakınlaştığımızı söylemiştim. O işte."
"Aaa," dedi Lily. "Sana aşık olduğunu düşündüğümü söylediğim çocuk."
"Evet o," dedi Alyssa ve gözleriyle Sirius'u gösterdi. "Ve bana aşık falan değil."

"Abi, ne oluyor?" dedi Peter, sinirli görünen Sirius'a ithafen. Sirius çatalını tabağına bıraktı ve fısıldayarak, "Sorun var. Tyler denen herif."
James ve Remus kıkırdamaya başlayınca Sirius kaşlarını çattı. "Neye gülüyorsunuz?"
James kahkaha atarken Remus söze girdi. "Kıskanmışsın Pati. Sen, 'kimseyi' kıskanmayan sen. Gerçi Alyssa kimse değil, nam-ı diğer yengemiz."
"Yok ya ne alaka kıskanmadım ben." diye kendini savundu Sirius. James sırtına vurdu.
"Tyler'ın Alyssa'yı öpmesi... Saçından, yanağından, elinden... Belki sen yokken dudağından-"
Sirius omzuna yaslanıp kulağına fısıldayan James'i ittirdi. "Kes sesini James." derken James sırıtıyordu.
"Minik Black sevgilisini kıskanırmış."

«___»

Pazartesi günü dersler başladığında Sirius her zamanki gibi Tılsım derslerinde Alyssa ile oturduğu sıraya geçti. Dünkü siniri yatışmıştı. Ta ki kapıdan girenleri görene dek.
Slytherin'ler ile içeri giren Durmstrang'ların arasında Alyssa da vardı. Tyler ile gülüşüyordu. Ardından Alyssa Tyler'ı Sirius'un ön çaprazına oturttu. Çantasını Tyler'ın yanına koydu ve Sirius'un yanına geldi.
"Günaydın." dedi ve Sirius'un dudağına bir öpücük kondurdu. "Bu hafta Tyler ile otursam sorun olmaz değil mi? Yeni alışıyor ortama."
Sirius içinden Tyler'a söverken gülümsemeye çalıştı. "Tabi."
"Sonra görüşürüz Sirius!" dedi Alyssa ve Tyler'ın yanına oturdu. Şimdi dünden daha sinirliydi. Tyler ile göz göze geldi. Tyler'ın el sallamasıyla derin bir nefes aldı ve yanına birisinin oturduğunu fark etti.
"Selam Sirius. Bugün yalnızsın sanırım." Tanıdık sarı saçları görünce göz devirdi Sirius. 
"Başka yer mi kalmadı Marlene?" 

Öğle arasında James, Remus ve Peter sayesinde biraz daha sakindi. Bahçeye çıktığında insanların kendisine bakıp fısıldaştıklarını duydu. Daha sonra  bunun nedenini gördü. Alyssa ve Tyler. Yine. 
Sirius'un çenesi kasıldı, yumruklarını sıktı. Her an Tyler'ın üstüne çullanabilirdi. Ama sakin kalmaya çalıştı. Uzun zamandır görüşmemiş olabilirlerdi ve bu yüzden özlem gideriyorlardı. Kendini buna inandırdı.

"Sirius Tyler Watson'ı öldürecekmiş gibi bakıyor."
"Ben olsam asla durmazdım, baksana adam resmen sevgilisine sarkıyor."
"Ama suç Cruel'da. Sevgilisi olduğunu bile bile bu kadar yakın olmak... cık cık cık."
Sirius konuşulanları umursamadı. Alyssa kendisi aldatmazdı. Alyssa güven takıntılı bir insandı, nasıl böyle bir şeyi yapsındı ki? Sirius kendi kendine güldü ve Alyssa'yı yalnız bırakmaya karar verdi.

Ama içindeki şüpheci sesi hiç susturamadı.


Çapkın | Sirius BlackHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin