Zorunlu Evlilik

32

Derin

Son günlerde Emir işleri dolayısıyla her zamankinden daha yoğundu. Kahvaltı etmiyor, üst üste akşam yemeklerini kaçırıyor ve Leo ile daha az vakit geçiriyordu.

Bana karşı olabildiğince kontrollüydü ama aramızdakileri çözmek için yeterli vaktimiz olmaması bizi uzaklaştıyor gibiydi.

Sarp gece klübüne aldığı yatırım için oldukça heyecanlıydı. Yatırımcıyı da etkilemek için oldukça büyük bir gece düzenliyordu. Sarp'ın ısrarlarına rağmen Emir işleri dolayısıyla katılamayacağı günler önce bildirmişti. Ben de gitmeyeceğimi söylemiştim. Sarp'ın eşi Nisa beni ikna etmek için çok büyük bir çaba gösterince fikrimi değiştirdim.

Emir sabah erkenden çıkıp gece yarıları eve geldiği için fikrimi değiştirdiğimi ona bizzat söylemeye fırsatım olmamıştı. Olası bir kaosu önlemek için çıkmadan ona bir mesaj atarak gideceğimi haber vermeye karar verdim.

"Selam. Nisa açılış için çok ısrar etti. Ben de gidiyorum. Leo bakıcısı ile."

Mesajıma cevap gelmedi. Oraya vardığımda Melis benden önce gelmiş Nisa ile konuşuyordu.

"İkinizin iyi anlaşmasına sevindim."

İkisi de sevinçle beni öpüp kucakladılar. "Evet. Melis ile az önce tanıştık ama hemen birbirimize ısındık."

"Bu gece uzun zamandır yapmadığımız 'girl's night out''u yapıyoruz Derin. İtiraz istemiyorum."

Gece klübü ağzına kadar doluydu. Daha önce buraya gelmiştim ama en sonki halinden çok daha farklıydı. Eşyalar yenilenmiş ve daha pahalı olanlar ile değiştirilmişti.

Nisa heyecanla bağırdı. "Evet kızlar shotlarımız geldi."

"Ben içemem biliyorsunuz Leo var."

Melis beni ikna etmeye kararlıydı. "Bir geceden bir şey olmaz. Lütfen en son ne zaman böyle eğlendik. Hadi kızlar 3 diyince."

"1-2-3..."

Hep birlikte shot bardaklarını kafamıza dikip birbirimize bakıp kahkaha attık. Uzun zamandır arkadaşlarımla başka bir şeyi düşünmeden eğlenmemiştim. Hayatın koşturmacasına ara vermek iyi gelmişe benziyordu. Bir de Emir ile olan durumlar vardı. Aramız düzeleceğe benzemiyordu. Birkaç shot sonrası kafamız iyi olduktan sonra yanımıza Sarp geldi.

"Kızlar bakıyorum keyfiniz yerinde."

Nisa kocasının boynuna kollarını dolayıp onu tutku ile öptü. "Evet aşkım burası yıkılıyor."

"Derin sen de eğleniyorsun değil mi? Aman çok içmeyin abim beni öldürür."

"Abinin artık beni önemsediğini çok sanmıyorum Sarp."

Nisa, Sarp ile birlikte birileri ile tanıştırmak için yanımızdan ayrıldı. Melis de tuvalete gitmek için ortadan kayboldu. Barda yalnız başıma sıradaki içkimi sipariş etmeye çalışıyordum. Öylesine kalabalıktı ki herkes sipariş vermek için birbirini iteliyordu. Bir anda biri beni bileğimden yakalayıp kalabalığın ortasından çekti.

"Senin gibi birinin sıradan insanlar gibi içki kuyruğuna girmemesi gerekmiyor mu?"

Kafamı kaldırdığımda beni tutup kendine çeken kişinin Jos olduğunu gördüm. "Benim gibi biri mi?"

"Evet prenses. Senin gibi biri." Parmaklarını yüzüme götürüp yanağımı okşadı. "Her zamanki gibi çok güzel olmuşsun."

Dokunuşu ile irkildim. "Teşekkürler." Sanki donup kalmıştı beni bırakmaya niyeti yok gibi görünüyordu. Bir adım geri atıp yüzümdeki elinden kurtuldum. Ama hala bileğimi tutuyordu.