Beklenen bölüm sanırım ✨️. Uyarı! Bölümde ki tıbbi bilgiler gerçeği değil hayal dünyamı yansıtmaktadır dkskksksksksskdj. Keyifli okumalar. Yorumlarınızı bekliyorum 💞.
-------------------------------------------------------------
Uyandığımda Erdem yanımda yoktu. Gece karnımın sertliğinin verdiği hissiyat ile çok uyuyamasam da sabaha karşı uykuya dalmıştım. Gözlerimden uyku akarken bir daha uyuyamayacağımı anladığımda yataktan yavaşça kalktım.
Lavaboda işlerimi halledip mutfağa bir şeyler yemek için geçtim. Kahvaltılıkları masaya götürüp kahvaltı yaptım. Ardından evi yavaş yavaş süpürüp sildim. Havalandırıp toz da alınca adeta canım çıkmıştı. Kasıklarımdaki hafif ağrı ile yorulduğumu hissedip koltuğa uzandım. Ağrı devam ederken karnımı okşadım. Biraz daha normaldi sertliği.
"Annem? Sende mi yoruldun bakayım?"
Telefondan bir şeyler izlerken bacak aramda hissettiğim ıslaklık ile gözlerim titredi. Hayır hayır. Evde tekim. Şimdi olmaz!
Sakin kalmaya çalışarak lavaboya gittim. Çamaşırımda hafif kanlı bir leke görünce hemen Sare'yi aradım.
"Sare!"
"Dilay? Ne oldu canım?"
Durumdan bahsedince korkmamam gerektiğini ve kontrole gelmemi istediğini söyledi. Erdem'i aradım fakat ulaşamıyordum. Bende üzerime bir elbise geçirip titreyen ellerim ile çantamı aldım ve evden çıktım. Lojman ile askeriye aynı yerde olduğu için ilk defa böyle şanslı hissediyordum.
Karakoldan içeri girdiğimde beni tanıyanlar Erdem'e haber vereceğini söyleyerek oturmamı istedi. On dakika kadar sonra hızlı adımlar ile asker yanıma geldi.
"Dilay hanım Erdem Yüzbaşım diğer karakolda nöbetteymiş. Telefonda sizi bekliyor."
Deyip elindeki telefonu uzattı.
"Gülüm? Ne oldu? Bir şeyin mi var?"
"Nerdesin Erdem?"
"Yavrum nöbetim vardı ya bugün. Unuttun mu? Erken çıktım o yüzden."
"Doğru ya."
Alnımı kaşırken nasıl söyleyeceğimi düşünüyordum. Çok telaşlanacaktı.
"Bir şey mi oldu yavrum?"
"Şe-şey. Hastaneye gidelim diyecektim."
"Sancın falan mı var gülüm? İyi misin sen? Sesin tuhaf geliyor."
"İyiyim iyiyim. Öyle kontrol için demiştim."
"İzin almaya çalışırım gülüm ama pek sanmıyorum. İkidir izin kullandığım için vermezler gibi. Ben sana araba ayarlatacağım. Onun ile gidip gel tamam mı?"
"Ben giderdim canım."
"Hayır Dilay! O araba ile gidip geleceksin. Tamam mı? Haber ver bana da gülüm. Toplantıdaydık açamadım o yüzden."
"Tamam canım. Veririm. Dikkat et kendine."
"Siz de dikkat edin yavrum. Telefonu getiren askere ver."
Telefonu askere uzatınca elimden alıp kulağına tuttu ve Erdem'i dinledi. Yanımdan uzaklaştığında içimdeki korku tekrar gün yüzüne çıkmıştı. Başıma neler geleceğini bilmediğim için gergindim.
"Dilay hanım!"
Altay bana seslenirken kafamı ona çevirdim.
"Hastaneye gidecekmişsiniz sanırım. Ben yardımcı olayım. Gidelim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖR BENİ || Yarı Texting ~
Historia Corta0542: Erdem, merhaba. 0552: Kimsin? 0542: Şuan söylemesem daha iyi sanki. 0552: Uğraştırma beni. Kimsin ve ne istiyorsun? 0542: Seni desem çok mu cesur bir cevap vermiş olurum? 0542: Sevgini, kalbini yani. Yanlış anlama. ...