0542: Erdem, merhaba.
0552: Kimsin?
0542: Şuan söylemesem daha iyi sanki.
0552: Uğraştırma beni. Kimsin ve ne istiyorsun?
0542: Seni desem çok mu cesur bir cevap vermiş olurum?
0542: Sevgini, kalbini yani. Yanlış anlama.
...
Keyifli okumalar. Umarım hoşunuza gider. Bir şey sorayım size 🤭. Esma-Zeynel, Sümeyye-Samet ve (pek yakında sürpriz bir çift daha 🥲) ağzından biraz okumak ister misiniz? Dilay ve Erdem'i çok geçmeyecek şekilde. Dönüş yaparsanız sevinirim ❣️✨️.
Her ne kadar halayımız olmasa da sizlere halay başlarımızı takdim edeyim. elaelaleyleybundlesofdaisiesbencemilkk ve ben alaşsşxmslşaaösn.Vee tüm okuyucalarım da şuan Dilay'ın nedimesi 🤭😍. Aynı renk giyinebilirsiniz🤣.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Aradan geçen iki hafta sonunda nikah günümüz gelmişti. Samet'in durumu dolayısıyla düğün yapmaktan vazgeçmiştik. Sümeyye ve aileleri böyle bir şey yapmamamız için çok ısrar etse de annemler ve bizim ortak kararımız ile iptal etmiştik. Zaten Erdem'in yaraları da iyileşmemişti.
Samet'in durumu yavaş yavaş düzeliyordu. Ama hala kendinde değildi. Sümeyye'de biraz olsun kendine gelmişti. En azından kötüye gitmemesi onu toparlamıştı. Samet'i yalnız bırakmak istemesek de nikah için mecburen Artvin'e gelmek zorunda kalmıştık.
Üzerimdeki gelinlik ve sade makyajım ile kendimi o kadar mutlu hissediyordum ki içim içime sığmıyordu. Kapı tıklanıp açıldığı zaman kafamı oraya çevirdim ve elinde çiçeğim ile Erdem girdi. Gözlerini üzerimdeki gelinlikten bir an bile ayırmadan yanıma doğru adımladı. Bende elimin altındaki kumaşı sıkarak terleyen ellerime çözüm bulmaya çalışıyordum.
"Güzelim?"
"Ca-canım? Güzel olmuş muyum?"
Gözlerimin en derinine inmek ister gibi bakarken gözlerinin parıltısı beni mest etti.
"Her gördüğümde daha da güzelleşiyorsun. Nasıl güzel olmazsın? Çok güzelsin ve en önemlisi benim güzelimsin."
Utanarak kafamı eğince ona da bir şeyler söylemem gerektiği aklıma geldi. Omuzlarında toz varmış gibi önce silkeledim. Daha sonra ellerimi göğsüne koydum.
"Takım çok yakışıyor sana ama damatlık daha bir yakışmış. Hele ki benim için giyiyorsan."
Kaşlarını yukarı kaldırıp gülümsedi ve belimden tutup kendine yasladı.
"Bak sen. Bir açıldın sanki Dilay hanım."
"Sadece sana. Kocam değil misin?"
"Kocanım."
Gülümseyerek cesaretimi topladım ve tekrar konuştum.
