~22~

4K 339 188
                                    

Sonunda gelmiştik otobüsten inip Jisung ile yürümeye başladık. Jisung'u en sevdiğim yere deniz kenarına götürdüm. Buraya geleli en az bir ay olmuştu. Jisung heycanla kayalıkların oraya gidip birine oturdu. Kış ayındaydık fakat hava bu gün fazlasıyla güzeldi bu fırsatı burda değerlendirmek en doğrusu gibi görünüyordu. Yavaşça Jisung'un yanına gidip yanındaki taşa oturdum. Jisung gözlerini kapamış öylece oturuyordu. Yavaşça dudaklarına doğru eğilip güzel dudaklarına küçük bir öpücük bıraktım. Şaşkınlıkla gözlerini açtığında aynı şekilde hareketimi tekrarlamıştım. Jisung bir bana bir dudaklarıma bakıp duruyordu. En sonunda dayanamayıp tamamen dudaklarına yapıştım. Jisung da bana karşılık vermişti. Bulunduğumuz konumdan dolayı daha fazla ileri gitmeyip ayrılmıştık fakat kalbim delirmiş gibi atıyordu. Jisung utanmış olacak ki başını öne eymiş bana gizli bakışlar atıyordu.

"Utanmana gerek yok bebeğim"

"Senden değil etraftan utandım"

"Etrafta kimse yok ki"

"Ya varsa"

Hızlıca ona sarılıp güzel kokusunu içime çektim.

"Kimse bir şey diyemez. İzin vermem"

"Minho"

"Efendim sevgilim"

"İyi ki varsın"

Jisung'dan ayrılıp yüzüne baktım o kadar masum görünüyordu ki... Onu tekrar öpmemek için kendimi zor tutuyordum. Jisung yanındaki poşeti karıştırıp içinden aldığı çekirdek ve kolayı bana uzatarak konuşmaya başladı.

"Amacımızdan sapmayalım değil mi sevgilim"

"Sapmayalım sevgilim"

Kola ve çekirdeği alıp açtıktan sonra ortamıza yerleştirdi.

Bir süre daha deniz kenarında oturup çekirdek kola keyfi yaptıktan sonra kayalıklardan ayrılıp arka taraftaki çimenlik alana doğru ilerledik. Geçen geldiğimde kafama ceviz düşen ağıcın yanında gidip oturduk. Jisung belini ağaca yaslamış bende kafamı bacaklarına koyup yere uzanmıştım. Jisung ellerini saçımda gezdiriyordu. Bu ne kadar hoşuma gitsede bir yandan uykumu getiriyordu. Ani bir hareketle yüzüme doğru eğildi. Dudaklarıma küçük bir öpücük bırakıp hızla geri çekildi. Hiç beklemediğim bu hareket ile şaşırmış ve Jisung'a bakmaya başlamıştım. Utanıyordu bu her halinden belliydi.

"Jisung"

"..."

"Jisung"

"..."

"Yüzüme bakar mısın bebeğim"

"Olmaz"

"Neden"

"İşte"

"Yine mi utandın"

"Yoo"

"O zaman neden yüzüme bakmıyorsun sevgilim"

"Denizi izlemek istiyorum"

"Neden benim gözlerimden daha mı güzel?"

Hızla kafasını bana doğru döndürdüğünde önce gözlerime sonra dudağıma küçük öpücükler bıraktı.

"Hayır hayır senin gözlerini hiç bir şeye değişmem kedicik"

"He şöyle adam olcan"

"Minho"

"Tamam tamam"

"Hadi gel gidelim"

"Nereye?"

"Ramenler için su bulalım"

BAŞ BELASI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin