BAŞ BELASI

~43~

(Minho)

Uzun bir koşuşturmadan sonra sonunda köpekler peşimizi bırakmış biz de lunaparka gelmiştik. Burası bir çok alana göre daha geç kapandığı için eğlenmek için bolca zamanımız vardı. Bilet işini halledip içeri girdik.

"Tamam ilk hangisine biniyoruz?"

"Hız trenine binelim mi?"

Jeongin'in sorduğu soru ile hepimiz ona dönmüştük.

"Herkese uyarsa olur"

"Hız treni konusunda herkes hem fikir mi?"

Chan'ın sorduğu soru ile hepimiz onaylar şekilde başımızı sallamıştık.

"O zaman istikamet Hız treni yehu!"

Jisung ve Felix kol kola girip zıplaya zıplaya Hız trenine doğru gitmeye başlamıştı. Ben zıplaya zıplaya giden sevgilimi zilerden yan tarafımda bir beden hissetmem ile soluma döndüm.

"Minho gel"

"Ne var Hyunjin"

Hyunjin tıpkı Felix ve Jisung'un yaptığı gibi elimi tutmuş beni çekiştirmeye başlamıştı.

"Sevgililerimiz tarafındna satıldık farkında mısın? Gel bizde yapalım işte"

"Hayatta olmaz"

"Hadi lütfen"

"Olmaz Hyu-"

"HADİ PİSİ PİSİ YAPABİLİRSİN"

Jisung bana bağırıp gülerken bir yandan da Felix ile ilerlemeye devam ediyordu.

"Ne o pisi pisi utanıyor mu yoksa?"

"Jisung-"

"Hadi sevgilim yapabilirsin!"

"Olmaz"

Dediğim şey ile Jisung, Felix'i bırakıp yanıma gelmiştı.

"Çekil bakayım sırık"

"Sırık mırık ayıp oluyo yalnız."

"Susta çekil"

"Tamam tamam çekildim yemedik sevgilini"

Hyunjin elimi bırakıp koşa koşa felix'in yanına gitmişti. Ben onlara bakarken bir anda elimde bir el hissetmiş ve Jisung'a doğru dönmüştüm.

"Hadi beraber yapalım"

"Jisung be-"

"Hadi ama sadece anın tadını çıkar Minho"

"Peki"

"Üç diyince başlıyoruz"

"Tamam"

"Bir, iki, üç!"

Jisung bir anda zıplaya zıplaya ilerlemeye başladığında bende ona ayak uydurmuştum. Sanırım haklıydı anın tadını çıkarmalıydım.