KURTALP

Bölüm-27

Emniyetin önüne arabayı çektik.

"Önce ben gireyim istersen. Kürşad bizi birlikte görürse senin için sıkıntı olabilir anladığım kadarıyla."

"Almila ?"

"Efendim."

"Bugün için teşekkürler, beni kırmadığın ve geldiğin için."

"Yine çağır, yine gelirim."kısa bir sessizlik oldu.

"Ben gitsem iyi olacak."arabadan indi. Emniyetten içeri girmesini bekledim.

Tam o esnada telefon sesi geldi. Kendi telefonuma baktım, benimki değil. Almila telefonunu arabada unutmuş.

Ekranda 'Fırat' yazıyordu. Açsam mı açmasam mı diye tereddüt ettim.

"Ya önemli bir şeyse ?"açmaya karar verdim. Açtım.

"Almila. Neden açmıyorsun telefonlarımı ?"

"Almila şu an burada değil."

"Sen kimsin kardeşim ?"

"Ben Gökalp, sen kimsin ?"

"Ben Almila'nın erkek arkadaşıyım. O nerede ?"kalbimin üstüne bir şey oturdu.

"Kim dedin ?"

"Sevgilisiyim kardeşim sevgilisi, Almila nerede ?"

"Meşgul, sonra arar seni."kapattım.

Bir hışım indim arabadan. Nefes alamadım. Gömleğin üstteki bir düğmesini açtım. Derin derin nefes almaya çalıştım.

Kendimi toparladığımda ben de girdim içeri. Memurlardan birine sorup onların olduğu kata çıktım.

"Hıh, nerdesin be kardeşim ? Ağaç ettin."

"Geldim işte."o kadar soğuk çıkmıştı ki sesim.

"Hayırdır, sesin eksiden geliyor."

"Yok bir şey."

"Gökalp.....komutanım iyi misiniz ?"

"Girelim mi ?"ben direkt konuya girdiğim için Kürşad eliyle bir kapıyı gösterdi. Ben de onlardan önce girdim. Onlarda arkamdan girdi.

Girdiğimiz oda Başkomiser'in odasıydı.

"Merhaba. Hoşgeldiniz."polis ayağa kalkıp elimi sıktı.

"Hoşbulduk."oturmamız için koltukları gösterdi.

"Ben Yüzbaşı Gökalp Mete Manasoğlu, sorgudaki adam için geldik."

"Biliyorum Yüzbaşım, siz gelmeden önce Kürşad Üsteğmen'imle konuştuk."

"Evet, nedir mevzu ?"

"Adam Soner diye birinin ismini verdi. Soner Yazıcı. Bizde dosyası epey kabarık."

"Başkomiserim, biz biliyoruz zaten bu adamın vukuatlarını. Daha önemli bilgiler lazım bize."

"Yüzbaşım, böyle adamlar tehlikelidir. Biz tutuklama emri çıkartsak iki gün sonra salmamız gerekecek. Çünkü elimizde daha önceki vukuatlarından başka bir şey yok."

"Başkomiserim, siz polis değil misiniz ? Böyle adamlar tehlikeliymiş, bu adam devletin polisine ne yapabilir ? Ha siz başım ağrır diye çekiniyorsunuz, o zaman kimse görevini yapmasın. Olur mu öyle şey ya !"sesim yükseldi.

"Kardeşim sakin ol."

"Sakinim ben. Adam gözdağı vermek için askerin evine adam yolluyor. Suç mu istiyordunuz siz, alın size suç."