11

549 18 0
                                    

Alnımda hissettiğim sıcaklıkla gözlerimi açtım. Boynum çok ağrıyordu. Ilgaz yardım ettiğinde başımı kaldırdım ve Asyaya baktım.

"Eve götürelim mi?"

Başımla onayladığımda Asyayı kucağına aldı. Ilgazın kucağında onu görmek çok güzeldi. Yakında birbirlerine kavuşacaklardı.

Beraber eve gittik ve Asyayı yatırıp aşağıya indik. Mutfakta su içerken Ilgaz belime sarılmıştı.

"Kendini fazla yıpratıyorsun."

Ona doğru döndüm. Sırtım tezgaha yaslanıktı başımı salladım "Onu üzgün görmek beni mahvediyor Ilgaz."

"Size bunları yaşattığım için özür dilerim sevgilim."

Saçlarımı geriye ittirip çenemden öptü.

"Akşam yemeğinde bizde olmaları lazım. Yemekten sonra fener uçurmalıyız."

Yüzünü çekti "Söylerim bizimkilere."

"Anneni göremedim bugün."

"Asyanın doğum günü için bir şeyler almaya gitmiş."

Başımı salladım "Sende yeşil giyin Ilgaz. Konseptini yeşil yaptırıyorum."

Güldü ve burun buruna gelmemizi sağladı "Düşünceli karım."

Dudağından öpüp geriye çekildim "Geldiğini herkese söyle. Biranda kalpten gitmesin kimse."

"Grupla görüşüyor musun?"

Başımı salladım "Nehir ve Uğur eşleriyle İstanbuldalar. Zaten beni görünce mahvoluyorlardı. En son Rabianın düğününde tam görüştük."

"Evlendiler mi?"

Başımı salladım "İki sene önce."

"İki senedir yoklar yani. Seni nasıl yalnız bırakırlar?"

Gözlerine baktım "Belki bir şey yapmış olabilirim. Ama asla özür dileme niyetinde değilim."

Kaşlarını çattığında nefesimi verip anlattım.

"Nehir Asyayla oynarken parmağını sıkıştırdı. Beni biliyorsun fazla tepki verdim. Herkes ondan yana oldu. Üstüne kırıcı şeyler söyledi. Onunla bir daha görüşmek istemiyorum."

Ellerini tezgaha koyup üzerime eğildi "Ne gibi kırıcı?"

"Önemli değil Ilgaz." çıkmaya çalıştığımda engelledi ve daha çok yaklaştı.

"Burcu seni kırdıysa önemlidir."

Başımı geriye atıp nefes verdim "Senin ölümünü kabullenemediğimi ve böyle hareketlerimin Asyaya zarar vereceğini. İyi bir anne olamadığımı. Hatta bunadığımı söyledi. Ben mi bunamışım o kendine baksın. Manyak şey."

Nehiri çok özlemiştim ama söylediklerine de kırılmıştım. O kadar ağır olmamalıydı. Yanımda olacağına karşımda oldu.

Diğerleriyle birlikte onu evden kovduğumdan beri ne arayıp sormuşlardı ne de gelmeye çalışmışlardı.

Yanaklarımdan öptü "Gösteririm ben ona bunak kimmiş!"

Bunu karşısında küçük bir çocuk varmış gibi söylediğinde güldüm. O da gülümsediğinde gözlerinde kaybolmayı diledim.

"Sen eve geç bende akşam için hazırlık yapayım."

"Nasıl yemek yaptığını merak ediyorum."

Kolunun altından çıktım ve dolaba gittim "Akşam sana bir şeyler getirebilirim."

"Hayır demem." diyerek güldü ve yanağımdan öpüp sarıldı "Ben gidiyorum şimdi halletmem gereken çok şey var malum."

IlBurAsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin