Eczanenin önüne geldiğimde telefonum çaldı. Arayan numara kayıtlı değildi.
"Alo?"
Sessizlik.
"Alo kimsiniz?"
Yine cevap yoktu ve telefon kapanmıştı. Son aramalarda ki bu numaraya baktım. Daha öncede aramış beni ve konuşmamız 5 saniye sürmüş. Hiç hatırlsmıyordum. Yanlışlıkla olsa haftada iki kere olmazdı herhalde.
Eczaneye girdiğimde yüzüne aşina olduğum adama yaklaştım. Güler yüzle "Hoş geldiniz." dediğinde kağıdı ona uzattım.
"Hoş buldum."
Kodu bilgisayara girerken kimliğimi verdim yüzüme baktı sonra tekrardan bilgisayara bakıp arka tarafa geçti. İlaç orada olmalıydı.
Geldi diğer ilaçları raflardan aldı ve üzerine nasıl kullanacağımı yazdıktan sonra poşete koydu.
Kimliğimi aldıktan sonra ücretleri ödeyip eczaneden çıktım. İlaçlara bakmadan kliniğe gittim.
Ilgaz ve Çiğdem sohbet ediyorlardı. İçeri girdiğim gibi poşeti masasına bıraktım ve arkama yaslanıp gözlerimi kapattım.
Ilgaz elimi tuttu "İyi misin?"
Başımı salladım "İçimde kötü bir his var."
"Al işte bakın." kutuyu önümüzde salladı "Eczacı başka ilaç veriyor."
Ilgaz sandalyenin kenarına vurup ayaklandı "Dozu nasıl?"
"Öncekiyle aynı."
Saçlarını karıştırdı "Bu işte bir iş var."
Çiğdem ilaçları çöpe attığında ona baktım "Ne yapıyorsun?"
"Sana ben vericem ilaçlarını. Orayı da dava et."
"Çiğdem ilaçları çöpe attın. Ver hemen."
Poşetiyle geri bana uzattığında alıp çantama koydum. Delillerimi atıyordu resmen.
"Şimdi bana yazdığın ilaçların listesini ver. Geçen seferkiler dahil olmak üzere."
Başını salladı "Hallediyorum hemen."
Odada volta atan Ilgaza baktım. Çantamı kenara koyup ayağa kalktım ve karşısında dikildim.
Ellerini tuttum "Ilgaz sakin olmana ihtiyacım var."
"Seni nasıl bir pisliğin içinde bıraktım? Gerçekten her şey benim suçum."
Başımı salladım "Kendini suçlamayı bırak ve bana yardımcı ol." başımı göğsüne yasladığımda kollarını sardı. Gözlerimi kapatıp iyi olmaya çalıştım.
Ki zaten Ilgaz bana iyi geliyordu. Ona bir süre daha sarıldım ve telefonumun çalmasıyla geriye çekildim.
"Efendim Deniz?"
-Burcu Hanım izniniz olursa erken çıkabilir miyim?
"Tabii bir sorun mu var?"
-Annem rahatsızlanmış.
"Tabii çıkabilirsin geçmiş olsun."
-Sağolun efendim iyi günler.
Telefonu kapattığımda Çiğdem kağıtları uzattı "Dava et bakalım altından bir şey çıkacak mı?"
Başımı salladım ve kağıtları aldım. Keşke kendi avukatlığımı yapabilseydim ama olmuyor.
"Bekleyin hemen geliyorum."