7 Nisan, akşam civarları
Komşumun iğrenç çocuğu -tüm çocuklar adına özür dilerim ama o çocuk gerçekten iğrenç- kapımın önüne sıçtı. Üzgünüm ama pisledi gibi kibar kelimeler kullanabilecek halde değilim. Kapımın önünde, kocaman, üstünde kendi gibi devasa sinekler uçan bir bok var.
Tıpkı o iğrenç, küçük velet gibi.
Tamamen bakire olduğum için hiç bu kadar sevinmemiştim.
Düşünsene! Birden bu tarz bir köpe- pardon çocuk çıkıp "Ben senin oğlunum, şimdi kapının önüne sıçmaktan gurur duyacağım." diyerek hayatını mahvediyor.
Annesine resmen yalvarırcasına çocuğuna terbiye vermesini, kapımın önündeki iğrençliği en kısa sürede temizlemesini söyledim. Gerçekten... İlk gördüğümde köpek kakası sanmıştım. En kötü kısmı da bu değil ki! Çocuk birden ayaklanarak bana doğru koştu ve pantolonuma tutundu.
Ellerinin yerdeki kakayla kaplı olduğunu söylememe gerek yok herhalde. Kimyasal atıkla yani...
İnsanlardan nefret ediyorum. Artık en sevdiğim pantolonumdan da...
Bu tarz kısa bölümler de iyi oluyor arada, sizin düşünceleriniz ne?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bucky'nin Üzgün Notları
FanfictionPsikoloğu Bucky'nin duygularını içine atmasına yeni çözümler aradığında günlük tutmasına karar verdiler. Buck bu karardan fazlasıyla nefret etti ve çocukça olduğunu defalarca kez dile getirdi ancak itiraz etmeyerek yanında taşıdığı not defterini gü...