Not 29

45 9 46
                                    


14 Ekim 

Artık her şey yavaş yavaş doğrularla buluşuyor demek isterdim ama bu yanlış olur Valentine. Görüşürüz.

Bekle... Vazgeçtim biraz daha yazmam gerek yoksa içimi dökmediğim için tüm gece ağlayacağım. Uykuya daldığımdaysa kabuslar görerek uyanacağım. Elimizde bir anda ortaya çıkıp her şeyi anlatmam dışında bir şey yoktu, öylede yaptım. Tabii bunlar olurken Shally yanımda değildi, uzak durması için zorla yemin ettirmiştim. Başına bela almasını istemiyordum.

Kendi kendime kaçtığımı kimseden emir almadığımı, zaten kelimelerin tamamen söylenmediğini de ekledim. Bir gün uyandığımda kafamın yerine geldiğinin, nasıl olduğu hakkında hiçbir fikrimin olmadığının da altını çizdim. Yetkililer bana inanmadı, reddetti. Onları suçlamıyordum, yerlerinde kim olsa aynısını yapardı. Yaklaşık iki hafta özel bir hücrede kısıtlı kaldım, hareketlerim an ve an izlendi. Sonuçsa gayet normal gözüktüğümdü. 

Belki de ağzımı açıp aslında Kış Askeri olduğumu söylemeseydim başıma bu tarz belalar almayacaktım. Yine de hakikatin ortaya çıkmasını istedim. Bana saldıran kişilerden herkesin haberi olmalıydı, Hydra'nın yeni işler peşinde olduğunu barizdi. Artık evimin her daim karşısında park etmiş araçlar oluyordu, beni gözetliyorlardı. Anlamadığımı sanıyorlardı, sıkıntı yoktu gerçi. Özel hayatıma zarar vermedikleri sürece umurumda olmayacaklardı. 

Ha... Ev demişken... Eski evde artık oturmuyorum, komşularım pek benden haz etmiyor. Haklılar da, kimse Jeffrey Dahmer'la komşu olmak istemez. Yeni taşındığım yer oldukça tatlı, küçük bir ev. Bahçesi de var, sürekli kediler geliyor. Ha... bir de oturma odamda ve evin dışındaki her yerde kamera var, beni izliyorlar. Ara sıra hayvanat bahçesinde kalan bir hayvan gibi hissettiğim oluyor tabii. Bileğimdeki tasma benzeri, asla çıkarmamam gereken, çıkarmayı denersem çarpılacağım aleti unutmamalıyız. Onsuz zamanlarımı fazlasıyla özlüyorum. 

Araştırmalara son birkaç günü saymazsak hiç katılmadım, yasaktı. Psikoloğumla olan seanslarım üç katına çıktı, bundan sonra pek de katılabileceğimi açıkçası sanmıyordum. En azından zamanımı hangi haltlarla geçireceğim belliydi. Geriye kalan vakitte kafamı sürekli dolu tutmaya çalışıyor, bir haltlarla meşgul oluyordum. Yemek yapmayı öğrenmiştim, yeni tarifler peşindeydim. Ha bu arada... Yeni kostüm denemesi yapıyorlardı, yüzümü saklayabilmem için. 

Bazense geceleri telefon başında kendimi Hunter'ın profiline bakarken buluyordum, ne tarz bir duygu beslediğim hakkında hiçbir fikrim yoktu. Bazen normal, hissizdim. Bazense içimdeki nefreti kusmak için elimden ne geliyorsa yapıyordum. Aktif olarak İnstagram'a fotoğraf atmasına rağmen nasıl bulunmadığına anlam veremiyordum. İşte bu o tarz bir geceydi, ta ki bana mesaj attığını görene kadar. 

Selam... Nasılsınız? 

Gelecek bölüm en çok satır arası yapmanıza olanak sağlayan bölüm olacak. O yüzden lütfen şimdiden parmacıklarınızı hazırlayın. Sırf daha çok yorumlarınıza gülebileyim diye yazdım orayı dfvbdgbdfg

Ha bu arada uzun süredir olmama nedenim ->

Bucky'nin Üzgün NotlarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin