Hyunjin haftasonuna uyandığı gibi yanında uyuyan sevgilisini uyandırmamak için yatağı sarsmadan gerindi hafifçe, gerindikten sonra sevgilisine dönüp yanağını okşamaya başladı yavaş yavaş. Uzanıp tek tek çillerini öptü sevgilisinin, en son dudağına bir öpücük bırakıp uyanması için seslendi.
"Felix, uyan hadi bebeğim bugün bir şeyler planlamıştım biliyosun..."
Felix kaşlarını çatıp bir şeyler mırıldandı, Hyunjin gülerek Felix'i belinden kendine çekti ve sarıldı, başını boynuna gömüp kokusunu içine çekerek öptü.
"Hyun... gıdıklanıyorum dur of dur, tamam kalktım tamam lütfen dur..." Felix gülerek durdurmaya çalıştı sevgilisini, Hyunjin geri çekildiğinde yataktan çıktı ve tekrar gerindikten sonra yataktaki sevgilisine döndü.
"Ben kahvaltı hazırlayayım bize, istersen duş al sevgilim çünkü kahvaltıdan sonra çıkarız gibi evden." dedi Hyunjin kapıya yürürken.
"Nereye gidiyoruz Hyun, aşırı merak ediyorum..."
"Sürpriz orası, bekliyorum seni hadi." dedikten sonra odadan çıkıp mutfağa ilerledi Hyunjin, Felix duşunu alırken hafif bir kahvaltı hazırladı, ardından Kkami'nin mamasını be suyunu yeniledi. Felix mutfağa gelene kadar Kkami ile oyun oynadı.
"Nereye gittiğimizi bilmediğim için böyle giyindim?" dedi Felix etrafında bir tur dönüp üstündekileri gösterirken.
"İnan ne giydiğinin önemi yok, çok iyisin ayrıca kıyafet sorunu olacak bir yer değil, hadi gel yiyelim." dedi Hyunjin Felix'i elinden tutup yanına oturtarak. Felix gülümsedikten sonra Hyunjin'in yanağını öptü. Birlikte kahvaltı yaptıktan sonra Felix Grubuyla konuşurken Hyunjin duş alıp hazırlanmaya gitmişti, Felix bir yandan Kkami'yi severken bir yandan da Chan'ı aradı.
"Alo Chan, of grupta Jeongin ve Changbin yine atışmaya başladı arayarak söylemek istedim bu akşam da yokum gibi ben."
"Biliyorum ya Hyunjin söylemişti zaten bugün prova yok hem ben de evde olmam gibi." dedi Chan gülerek.
"Ah tamam o zaman, görüşürüz dikkat et."
"İyi eğlenceler Felix, selam söyle!" dedi Chan telefon kapanmadan önce.
Hyunjin salona gelmiş Felix'in yanına oturmuştu, gömleğinin düğmelerini ilikliyordu bir yandan.
"Saçın ıslak Hyun, hava soğuk." diyerek dudak büzdü Felix.
"Bir şey olmaz araba'ya geçince klimayı açarız ısınır araba, hazır mısın sen?" dedi Hyunjin koltuktan kalkıp telefonunu ve cüzdanını cebine koyarken.
"Hıhım hazırım, görüşürüz Kkami..." diyerek Kkami'nin başına bir öpücük kondurdu Felix, ceketini alıp ayağa kalktı.
"Kkami biz yokken uslu dur, seni seviyorum görüşürüz." dedi Hyunjin gülümseyerek ve kapıya yöneldi, kapının önünde durup etrafına baktı bir iki kere.
"Felix araba'nın anahtarı nerede?"
"Aldım ben cebimde çıkabiliriz." dedi Felix kapıyı açıp.
"Heyecandan unutmuşum..." diye mırıldandı Hyunjin.
Araba'nın yanına geldiklerinde Hyunjin anahtarı Felix'in elinden aldı ve sevgilisine kapıyı açtı. Felix bindiğinde kapıyı kapatıp sürücü kısmına yürüdü ve arabaya bindi, arabayı çalıştırdıktan sonra derin bir nefes alıp yola koyuldu. Yoldayken Felix uyuya kalmıştı, Hyunjin arada bir kafasını cama yaslamış dudaklarını şişirmiş şekilde uyuyan sevgilisine bakmayı ihmal etmedi.
"Umarım sürprizim seni rahatsız etmez Yongbok..." diye mırıldandı Hyunjin.
Geçen iki saatin ardından Hyunjin bir evin bahçesine park etti arabayı, yavaşça Felix'in omzuna dokunup uyandırdı sevgilisini.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bleu Lune - Hyunlix
FanficGece kulübü sahibi olan Hyunjin ve onun kulübünde grubuyla çıkan Felix'in hikayesi.