Hyunjin odaya dolan güneş ışığı ile birlikte gözlerini açtı, yanı başında uyuyan Felix'in yanağına bir öpücük kondurup telefonuna uzandı ve fotoğrafını çekti.
Galerisinden çıkıp Seungmin'e mesaj atmak için konuşmaya girdi.
Hyunjin: Almaya geliyorsun di mi?
Seungmin: Evet Jeongin ile birlikte geliyorum.
Hyunjin: Güzel ama bir saat sonra filan çıkın yola gelmeniz zaten iki üç saat sürer.
Seungmin: Tamam da neden bir saat sonra?
Hyunjin: Felix uyuyor, yeterince uyusun istiyorum.
Seungmin: Aptal ya, yola çıkınca haber veririm.
Hyunjin telefonunu kenara bırakıp yatakta yan bir şekilde uzanıp başını koluna sabitledi, uyuyan sevgilisini izlemeye başladı. Bu sabah koşuya çıkmak yerine çilliyi izlemek daha güzel gelmişti gözüne, uyandırmamaya özen göstererek burnunu, yanağını ve boynunu öptü hafifçe Felix'in.
Felix vücudunda hissettiği gıdıklanma hissiyle gözlerini araladı yavaşça, Hyunjin'i boynunu öperken bulduğunda kıkırdamaya başladı. Yeni uyandığı için boğuk çıkan sesiyle konuştu Felix.
"Günaydın sevgilim, ne zaman uyandın?" cümlesi biterken başını boynundan çeken sevgilisinin saçlarını okşadı Felix.
"Günaydın bebeğim, uyandırmamaya çalışıyordum ama uyandırdım sanırım... Çok olmadı ben uyanalı." dedi Hyunjin gülümseyerek.
Felix Hyunjin'i omuzundan itip şaşkın bakışlarına ve çatık kaşlarına gülümseyerek kucağına çıktı, kucağına yerleştikten sonra yavaşça yüzüne eğilip önce burnuna bir öpücük kondurdu sonra da dudaklarını birleştirdi.
Felix Hyunjin'in alt dudağını emerken Hyunjin de Felix'in üst dudağında hakimiyet kurdu, çilli'nin çıkardığı minik mırıltılar ile birlikte öpüşmeleri derinleşirken Hyunjin eridiğini hissetti, nefes almak için geri çekilip Felix'in yüzünü inceledi.
"Keyifli uyanmışsın..." dedi gülerek Hyunjin.
Felix yavaşça Hyunjin'in kasıklarına sürtünürken gülümsedi ve kulağına doğru eğildi.
"Daha da keyifli hale getirebiliriz?" dedikten sonra Hyunjin'in kulak memesini dişlerinin arasına alıp ezdikten sonra hafifçe emdi.
Hyunjin gözlerini kapatıp boğuk bir inleme bıraktı, sertleştiğini ve Felix'in kalçasının sertliğine yaptığı baskıyı düşünmemeye çalıştı.
"Ahh... Felix... Bebeğim dursak mı?" dedi Hyunjin kendini tutarken.
"İstemiyor musun yoksa?" diye sordu Felix kalçasını hareket ettirmeye devam ederken.
Hyunjin ellerini Felix'in kalçasına yerleştirip dudaklarını yaladı konuşmadan önce.
"İstediğimi biliyorsun ama Seungmin bizi almaya gelecek birazdan..." diye fısıldadı Felix'in dudaklarına doğru.
Felix Hyunjin'in dudaklarına kısa bir öpücük bırakıp geri çekildi ve tişörtünü çıkarıp kenara fırlattı.
"Biz de hızlı oluruz sevgilim." dedi Felix Hyunjin'in altındakileri çıkarırken, penisini kavrayıp başına bir öpücük kondurduktan sonra başını ağzına alıp emmeye başladı.
Geçen birkaç saatin ardından Hyunjin Felix'in boynunu öpüp içinden çıktı, terli bedenini sevgilisinin yanına bırakırken nefesini düzene sokmaya çalıştı. Felix ise deliğindeki boşluk hissine alışmaya çalışırken nefesini düzenledi, başını Hyunjin'e çevirip yanağını öptü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bleu Lune - Hyunlix
Fiksi PenggemarGece kulübü sahibi olan Hyunjin ve onun kulübünde grubuyla çıkan Felix'in hikayesi.