Merhaba dostlarım, yepisyeni bölümle karşınızdayım. Uzun bir ara oldu farkındayım, hepinizden özür diliyorum. Umarım bölümü okurken keyif alırsınız. Hepinizi öpüyorum ♥️
Yorum sınırı yok ama oy sınırını 370 olarak belirliyorum. Desteklerinizi bekliyorum.
Mutlide mükemmel çiftim var.
İyi okumalar💫
Uzun bir aradan sonra bedenimde hissettiğim huzur ile iç çekerek gözlerimi beyaz tavanda gezdiriyordum. Atakan ile yaşadığımız problemler, onun yüzüme tokat gibi çarpan geçmişi, benim sonunda ailemle yüzleşmemin üzerine birbirimizin kollarında öyle sakin, huzurlu ve mutlu olmayı özlemiştik. Ciddi anlamda bize en iyi gelen terapinin bu olduğunu düşünüyordum, tabii sevişmemizi buna dahil etmezsek.
Hayatın ve geçmişin bizi yormasıyla sanki birbirimize daha çok bağlanıyorduk. Yüzümüze vurulan eksiklikleri fark etmek bizi yaralamak yerine daha da iyileştiriyor gibiydi. Belki ilişkimizin en başında bunu yapamıyor olsak da kesinlikle bir şeyleri konuşuyor olmak bizi daha başka bir konuma getirmiş gibi hissediyordum. Aramızdaki o sevginin artık bana basit gelen o aşk kelimesinden daha üstün bir duygu, bir tarif ya da adı her neyse ona ulaşmışız gibi düşünüyordum. Eğer bunun bir tanımı yoksa veya bulunmamışsa kesinlikle bu tanımın karşılığını çok açık ve net bir şekilde verebilen bir çifttik.
Yaşadığımız veya hissettiğimiz, hissettiğimiz diyordum çünkü Atakan'ın da benden farksız hissetmediğini biliyordum, bu duygunun tarifi aşktan daha fazlasıydı. Birbirimizden öylesine güç alıyorduk ki belki hayatımın sonuna kadar yapmaya cesaret edemeyeceğim o patlamayı sonunda yaşamıştım. Birilerinden korkmadan, çekinmeden bunu yapmıştım çünkü artık bir şeylere güveniyordum. Herkes gitse bile yanımda kalacağından emin olduğum, beni her fırsatta koruyacak- kollayacak birini hissettiğim, yanlışlarımı bana düzgün-açık bir dille anlatan ve yaptığım yanlışları eleştirip kızmak yerine doğru yolu göstereceğine inandığım birine sahiptim. Atakan...
İnsanlık var olduğundan beri tartışılan bir ilahi güç meselesine, belki yanlış belki doğru olacak şekilde, kendi içimde bir cevap bulmuştum, Atakan. Tartışılan bu ilahi gücün kendisi olmasa bile ki gözümde en az o güç kadar kusursuz ve mükemmel biriyken, belki var olan o ilahi güç tarafından bana bahşedilen en büyük güzellik Atakan'dı. Sanki yalnızlığıma, çaresizliğime, üzüntüme dayanılamayıp her şeyi tersine çevirmesi için gönderilen bir kişiydi. Onu öyle yüce bir mertebede seviyor olmaksa onun yaptıklarının yanında bu sevgi hiç gibi geliyordu.
Yüzümdeki tebessümü silmeden düşüncelerimin arasından gülümseyerek arkadaşıyla oyun oynamaya dalan Atakan'ın yanağına avuç içimi yasladım. Başını yana doğru eğip avuç içime dudaklarını bastırıp gözlerini ekrandan ayırmamasıyla yüzümdeki gülümseme daha çok genişlerken çaprazımda kalan koltuğa uzanmış büyük bir hırsla oyun oynayan Ali bağırarak
"Sikerim şimdi seni Atakan. Vurmasana lan beni." dediğinde Atakan parke zeminde aşağı doğru kayıp sırıtarak Ali'ye baktı.
"Zırlama..."
"Siktir git, oynamıyorum ben." diyerek yattığı yerden hızla kalkıp televizyonu kapatınca Atakan sinirle kaşlarını çattı.
"Niye kapatıyorsun lan?"
"Ben oynamıyorsam sen de oynayamazsın." Atakan'ın çatılan kaşları gevşemiş konsolu sehpaya bırakıp arkasına yaslarken başını dizime yaslamıştı.
![](https://img.wattpad.com/cover/250043408-288-k159644.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KENDİMDEN +18
Teen FictionKolundan tutup kendime doğru çekmeye çalıştım. Yerinden bile oynamadığında nefesimi sertçe üfleyerek yerimden doğrulup öpmeye çalıştım. "Öpeceğim ama oradan değil."diyerek gülümseyip ani bir hareketle karnımın üstüne oturarak bileklerimi tuttu. Yat...