KENDİMDEN +18

ON ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Ay bölüm atmayı çok özlemişiz. Finallerim hala bitmedi. Açıkçası final çizimlerim de hala bitmedi ama Atakan ve Maya yazmak, Cemre ve Hakan yazmak, (yazamasak bile) Çağrı ve Sezen yazmak finallerimden daha keyifliydi. Geciken bölüm için kusurumuza bakmayın.

Bu arada bunu okuyan arkadaşlar diğer kitapları okumadıysanız onlara da bakın. Biz yazdık diye demiyorum. Harika kurguları var. Wpşslwşxösöxöcö

⚠️ Bölümde +18 cümleler geçmektedir. Prison Break izleme sahnesinden sonra yoğunluktadır. Rahatsız olabilecek arkadaşlar atlayabilir.

Yazım hataları olabilir şimdiden özür diliyoruz.

Bu arada 55k olmak üzereyiz ❤️❤️❤️ Destekleriniz için çok teşekkür ederiz.

Multide Atakan'cığım, yürüyen cinselliğim var.

Oy sınırını 200 olarak düşündük, yorum sınırı koymuyoruz ama satır aralarına yaptığınız her yorumu okuyor ve eğleniyoruz. Bu yüzden lütfen yorumlarınızı eksik etmeyin.

Umarım beğenirsiniz, iyi okumalar ❤️❤️❤️

...................................................................

Yattığım yerden rahatsızca kıpırdandım. Başımı yasladığım sert sıcak vücuda yüzümü bastırarak uyanmanın verdiği huzursuzlukla inlerken hafif bir gülme sesi duydum. Bu ses bile dudaklarımın kıvrılmasına neden olurken yanağımdaki sıcak eli tuttum. Atakan'ın vücudu nasıl bu kadar sıcak olabilirdi? Yeni uyanmanın verdiği tok sesiyle

"Günaydın." dedi. Adamın uykulu sesi bile yakışıklıydı. Gözlerimi açmadan kuruyan boğazımı yutkunarak rahatlatıp

"Günaydın." dedikten sonra yavaşça gözlerimi araladım. Birkaç kere kırpıştırıp kendime geldiğimde gülümseyen Atakan ile karşılaştım. Bir kolunu başının altına almış dağınık saçları, şişkin dudakları ve yeni uyanmanın verdiği masumlukla öpücük atıp yanağımda olan eliyle yüzüme gelen saçları itmişti.

"İyi uyudun mu?" açıkçası fazlasıyla iyi uyumuştum. Şu an bile sert karın kaslarının üzerinde yatmaktan memnundum. Ah evet, şu an yatakta T şeklinde yatıyorduk. Başım kaslarının üstündeydi. Vücudumu yüzüne doğru yan bir şekilde çevirip cenin pozisyonunda yatıyordum.

"Çok iyi uyudum. Hala çok iyi uyuyabilirim. Sen?" keyifli gülümsemesi yüzünde belirirken

"Uyandığımda kollarımda sen vardın, nasıl kötü olabilir?" dediğinde göğüsünün üstüne yasladığım elimin parmak uçlarını dudaklarına götürerek gülümsedim. Aklıma antrenmana gidebileceği geldiğinde gülümsemem yüzümden silindi. Atakan kaşlarını çatarak bana bakınca

"Bugün antrenmana falan gitmeyeceksin değil mi?" diye sordum. Parmak uçlarımı öperek gülümsedi.

"İzinliyim, sen erken gitmeyeceksin değil mi?"

"Akşam yemeğine kadar kalabilirim." Bir dizini karnına çekerek

"Akşam yemeğine de burada kalabilirsin. Bugün yine burada kal." dedi. Yattığım yerden doğrulup yüz üstü bir şekilde başımı omzuna yaslayıp bir kolumu bedenine sararak bir bacağımı bacağının üzerine attım.

"Anneme sorarım." saçlarımı öpüp üzerine yattığım kolunun parmaklarını çıplak sırtımda gezdirdi. Gözlerim hafifçe kapanırken göğüsünü öperek kolumu daha çok sıklaştırdım.

Güzel bir akşam geçirmiştim. Atakan'ın ailesiyle tanışmış, Atakan'ı biraz daha tanımıştım. Abisi ve Ali yüzünden işittiği azarlarla sevdiklerine kıymadığını, annesinin dersler hakkında sorular sorduğunda cevap vermemek için saçma sapan konular açmasıyla pembe bile olsa yalan söylemeyi sevmediğini, beni sevdiğini söyleyerek duygularını ifade etmekten çekinmediğini öğrenmiştim. Onu tanımak beni mutlu ediyordu. Ayrıca sıcakkanlılığının sadece kendisinin değil tüm ailesinin karakter özelliği olduğunu öğrenmiştim.