BÖLÜM 18💫

4.1K 179 16
                                    

Bölüm şarkısı; Sezen Aksu; Kurşuni renkler

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bölüm şarkısı; Sezen Aksu; Kurşuni renkler

Hüznün bir rengi olsaydı eğer mor olurdu benim için.

İçinde saklı kalmış bir hüzün vardı sanki mor rengin.

Öyle dingin bir renkti sanki.

Baktıkça içimi kasıp kavuruyor sonra da rahatlatıcı bir meltem misali esiyordu üstüme.

Hüznün sarsıcı dalgalarında bir o tarafa bir bu tarafa savruluyordum.

Ne o sarsıcı dalgalar bana acıyordu ne de ben o dalgalara karşı sesimi çıkartabiliyordum.

Bana gelen dalgaları kabulleniyordum sadece.

Ve bir yerde istiyordum ki benim o kabullenmeye çalıştığım dalgalar da beni kabullensin.

Beni kendiyle bir görsün, dalgalarının şiddetini azaltsın ve çeksin beni içine, derinine.

Bilmiyorum neden böyle hissettiğimi aslında.

Ya da biliyordum.

Annemle babam ölmüştü benim çünkü.

Değerlilerim gitmişti benden.

Hissettiğim duydu karmaşası o kadar yoğundu ki. 

Bir çocuktum sanki. Salıncak sırası bekliyorum sonra. Önümde bir çocuk kalmıştı son.

Önümde ki çocuk bindi sonra o salıncağa. 

Sallandı, sallandı ve bir süre sonra indi salıncaktan.

Ve ben tam o salıncağa bineceğim zaman koptu o salıncağın zincirleri.

Şimşekler eşliğinde yağmur yağmaya başladı. Karardı gökyüzü.

Umutsuzluk sardı tüm bedenimi.

O çocuktum ben şuan. O salıncağa binememiş ufak çocuk. O salıncağın yanında sırılsıklam ıslanan küçük çocuk.

Kulağıma sesler geliyordu bir yandan. Ama ne gözlerimi açabiliyordum ne de o seslere karşılık verebiliyordum.

Karanlığın içinde sadece o sesleri dinliyordum. Ve sadece o seslere tutunup yolumu bulmaya çalışıyordum.

Neler olmuştu peki? Ben o uçurumdan atladıktan sonra kim kurtarmıştı beni? Ya da kurtulabilmiş miydim o uçurumdan, sığ dalgalardan?

Kaç gün geçmişti?

Gözlerimi açabilmek için zorladım kendimi. Bir kere denedim, iki kere denedim ve üçüncüde başarmış gibi hissettim. Yavaş yavaş çıktım beni hapseden o dipsiz karanlıktan.

İlk önce beyaz duvarlar karşıladı beni. Sonra başımda bana seslenen doktoru fark ettim. Ve anladım ki kurtulmuştum ben.

ALİ ERDEM MİRZAN

BİR İSPANYOL MESELESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin