BÖLÜM 1 💫

35.7K 847 80
                                    

**********************************************************************************************

Sarı yapraklar düşüyordu usul usul Mardin sokaklarına. adete sonbaharın gelişiyle başlamışlardı dans etmeye. Sokaklarda gezen turistler ise hayran kalmışlardı bu memlekete, o kadar huzurlu hissettiriyordu ki içleri sıcacık olmuştu bu his sayesinde.

Mirzan konağında sıradan bir sabahtı yine. bütün aile yemek masasında toplanmış ve kahvaltılarını yapıyorlardı. Kimse ne konuşuyordu ne de kahvaltı tabağından başlarını kaldırıp birbirlerinin suratına bakıyorlardı. Herkes sanki birbirine yabancıydı. Aileydiler ama hep bir şeyler eksikti sanki. Samimiyet yoktu sevgi yoktu konakta. Hep beraberlerdi ama bir o kadar da uzaklardı birbirlerine. Aslında 3 yıldır hep böylelerdi. Hep bir sessizlik vardı bu konakta. eski neşesi sevinci yoktu. Masada sadece 2 aile üyesi yoktu. 22 yaşında ki reklamcılık okuyan Hazar Mirzan ve 20 yaşında ki konağın tek kızı resim öğretmenliği okuyan Elif Mirzan. İkisi de okulları dolayısıyla Mardin de değillerdi. Hazar üniversiteyi İstanbul da kazanmış ve oraya gitmişti. Elif ise okulunu İzmir de kazanmış oraya gitmişti. Kahvaltılarını bitiren mirzan erkekleri yavaş yavaş masadan kalkmış ve konağı terk etmeye başlamışlardı.

masada sadece evin son 2 erkeği hakan mirzan ve babası Orhan bey kalmıştı. İkisinin de ağzını bıçak açmıyordu. Hakan ağanın eşi Zeynep hanım öleli 3 sene olmuştu ve o zamandan bu zamana konak asla eski neşesini bulamamıştı. Oğulları daha bir içine kapanmış kızı ise okuma bahanesi ile İzmir e gitmişti. Okumasında sorun yoktu aslında asıl sorun kızı zaten onlara uzak iken annesinin ölümü ile daha çok uzaklaşmıştı. Ne abileri ile ne babası ile ne de akrabalarından biri ile konuşuyordu. Bazen aylarca aramıyordu bazen ise onu arayanların telefonunu dahi cevaplamıyordu. Oysa ki ne çok isterdi onunla samimi bir baba-kız ilişkisi olsun. Bu zamana kadar Elifi hep gözünden dahi sakınmıştı ona hep çok değer vermiş ve her zaman ona yanında olduğunu hissettirmişti. Ah karısı ile onun cinsiyetini öğrenmek için gittiği günü hatırlıyordu da ne kadar çok sevinmişti kız babası olacağı için. Evlatlarını birbirinden ayırmazdı tabi ama 4 erkek çocuktan sonra bir kız çocuğu. ah çok güzel hissettirmişti.

- Eliften bir haber var mı oğlum? diyerek bozmuştu bu sessizliği Orhan bey. 70 lerinin ortasında olan bu adam yaşını gösteriyordu adeta. eski heybeti yoktu artık, dik ve güçlü omuzları zamana yenik düşmüş yüzü kırış kırış ve sırtında ki orta dereceli kamburu ile yaşamına devam ediyordu.

Hakan bey babasının sorusu ile derin bir nefes almış ve o ela gözlerini babasına dikmişti.

- yok baba. arıyorum açmıyor , açmadığı gibi de bana geri dönüş yapmıyor, kızıma ulaşamıyorum resmen baba. ona bir adım atıyorum benden 10 adım uzaklaşıyor ki tek benden de değil abileri ile de konuşmuyor. Zeynep'in ölümünden sonra hep koptu bizden kızım.

Hakan beyin bu sözlerinden sonra gözleri dolmuş ve hemen kafasını aşağı eğmişti. Babası oğlunun bu acısını görürken bir kere daha kahrolmuştu. Elif adete bütün ailesi ile iletişimini kesmişti. Kimseyle konuşmuyor ve görüşmüyordu.

- sabret az daha oğlum bak 1 hafta sonra okulları kapanıyor. Gelir elbet alırsın karşına kızını sorarsın derdini oğlum.

Hakan bey babasının dediğine olumsuz yönde kafa sallamış ve gözlerinin içine bakmıştı.

- kaç kere aldım karşıma baba. Kızım dedim bir derdin mi var dedim varsa söyle ben her zaman yanında olurum dedim sana sevgimimi gösteremedim, affet dedim ama ağzını açıpta tek kelime demedi. Ne yapsam işe yaramıyor. Oğullarım da belli etmiyor ama onlar da üzgün hele Ali Erdem, belli etmemeye çalışıyor ama oda çok üzülüyor. Hatırlıyor musun bir kız kardeşi olacağını öğrendiği zaman ne yapmıştı?

BİR İSPANYOL MESELESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin