BÖLÜM 26💫

3.1K 224 64
                                    

O kadar heyecanlıydım ki, içim içime sığmıyordu adeta. Birazdan uzun zaman sonra benim için bir ilk gerçekleşecekti. Uzun zaman sonra  o kelimeyi ilk defa bu sefer sesli dile getirecektim.

İçimde ki çatışmadan sağ salim kurtulmuştum. O kadar tereddütte kalmıştım ki. O kadar bu fikirden vazgeçmiştim ki.

Babam üzülür mü? sorusu ile o kadar kendimi yemiştim ki.

Sonra babamı tanıdığım geldi aklıma. 

Benim babam kıskanırdı evet ama en çok ta mutlu olurdu benim için bu kadar zor bir şeyi dile getirdiğim için.

Oysa söylerken ne kadar kolay değil mi?

Ama arkasında bıraktığı o yıkıcı his mahvediyordu insanı.

Ayak seslerini duymamızla hepimiz kapının biraz arkasında toplandık.

Miran Efe'nin kolunu dürtmemle artık ona seslenmesi gerektiğine dair işaret vermiştim.

-Baba, bakar mısın bir?" diye seslendi kapıya doğru. Kapı kolunun yavaşça aşağı inmesi ile Hazar abim elinde tuttuğu konfetiyi patlattı.

Yüzünde oluşan şaşkınlık ifadesi ile gülümseyiverdim hemen. 

Gerçekten sürpriz olmuştu onun için.

-Babalar günün kutlu olsun" diye bağırdık hepimiz bir anda.

Abilerimin hepsi ona tek tek sarılırken geriye sadece ben kalmıştım.

Gözlerinde ki mutlu bakış aslında her şeyi anlatıyordu.

Ve biliyorum ki artık zamanı gelmişti benim için.

Yavaş yavaş ona adımlarken ellerimi beline sardım ve başımı omzuna yasladım. 

-Babalar günün kutlu olsun baba" dedim usulca.

Odada ki nefes sesleri dahi sekteye uğrarken babamın vücudunun kasıldığını hissettim.

İlk bir kaç saniye söylediklerimi hazmetmeye çalışsa da hızla ayırdı beni kendinden ve yaşlarla dolan gözleri eşliğinde ellerini yanaklarıma koydu.

-G-gerçekten, gerçekten dedin mi?" diye sordu titreyen sesiyle.

-Gerçekten dedim baba" dedim bu sefer benim de gözlerim dolarken.

-Allah'ım sana şükürler olsun" dedi ve saçlarıma birer öpücük kondurdu.

Hakan bey bunu hak ediyordu. Bu zamana kadar bana o kadar güzel davranmıştı ki. O ona baba dememi hak ediyordu.

-Kızım, ah kızım" dedi ve bu sefer daha sıkı sarıldı bana. 

-Teşekkür ederim" dedi elleri arkamda saçlarımı usulca okşarken.

-O siz daha şimdiden unuttunuz bizi baba-kız olarak" dedi Miran Efe dalgaya almaya çalışırken. Ağzımdan ufak bir kıkırtı kaçarken babam da benimle beraber gülmüş ve eliyle onları da yanımıza çağırmıştı.

Hepsi bir anda sarılmamıza ortak olunca gülüşlerimiz daha çok artmıştı.

Biz ilk ailecek sarılmamızı yapmıştık şuan.

İlk defa tam bir aile gibi olmuştuk.

-Teşekkür ederim çocuklarım, çok sevindim gerçekten" dedi babam yavaşça hepimizden ayrılırken. Ama bir eli hala benim elimdeydi.

-Senin mutlu olman yeter bize baba. Hem bu biraz da Flora'nın fikriydi" dedi Ali Erdem abim bana göz kırparak.

Babam yanağımdan bir makas almıştı abimin deyişiyle.

BİR İSPANYOL MESELESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin