Siyaha boyanmış beyaz bir kağıdı silseniz yine izleri kalırdı. Sayfalar buruşurdu, kalemin sivri ucunun sayfaya bıraktığı izler kalırdı, sayfa griye dönerdi, ama asla bembeyaz olamazdı.
Sayfayı çevirmek mi, önceki sayfaları temizlemek miydi çözüm?
Çözüm yoktu. Bir kağıt kopardığında ileriki sayfalardan da bir kağıt kopardı. Kağıda hiç dokunmadan sayfa çevrilirse de geçmezdi. Kağıdı temizlemek de, koparmak da, dokunmamak da iz bırakırdı.
Benim hayatımın sayfalarını temizleyeceğini iddia eden bir adam vardı. Onun düşündüğünün aksine temizlemiyor, her sayfaya bir çizik atıyordu.
Ellerim ağzımda, öylece kana bulanmış kamera görüntüsüne bakıyordum.
"Onlara acıma," görmesem de gülümsediğini hissettim. "Çünkü onlar sana acımadı."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ruh Cinayetleri
Teen Fiction"Ya kimsin sen? Amacın ne senin, derdin ne? Ne yapmaya çalışıyorsun anlamıyorum." Hıçkırıkların arasından zorlukla konuşurken başımı kaldırıp yüzüne baktım. Bakışları garipti. Az önce birini öldürmemiş gibi, masum bir adammış gibi. Üzülmüş gibi. "B...