-16-

6.3K 513 267
                                    

Bazı insanlar şanslı doğar.

Bazılarıysa benim gibi bir anne babayla doğar.

Hayatta başarıya ulaşmak bile aslında bir yere kadar aileye bağlıdır. Hayatta dibe batan insanın arkasında sağlam bir aile oldukça o dipten en yükseğe çıkmak da bir o kadar kolay olur. Ben hep dibe battığımda bir aile aradım. Arkamda olan bir aile aradım ama sonra ona hiç sahip olmadığımı hatırladım.

Güzel hayatlar şans işidir.

Seni doğurandır hayat yolunu çizen, sen değil.

Elbette ailesi konusunda şanssız olup hayatta başarılı olan insanlar vardır, ama onlar düştüğünde diğerlerinden daha zor ayağa kalkar. Çünkü kaldıracak kimsesi yoktur.

Aile her şeydi, bu yüzden ben hiçbir şeye sahip değildim.

Baba rolünde kimsem yoktu mesela, ben babanın ne olduğunu okuduklarımdan öğrenmiştim. Dokuz yaşıma kadar anne baba eksikliği çekmedim, çünkü anne baba sevgisini hiç tatmadım.

Sonra okudum, öğrendim. Babamın baba olmadığını. Annemin anne olmadığını.

Ne kadar da acınasıydı, her insanın en doğal hakkı olan sevgiyi bir kitaptan öğrenmek.

Sevgi vermekten aciz bir ailede büyümek ölümmüş, ben onu anladım.

Mesela amcamın yaptığının ne kadar büyük olduğunu da o evden ayrıldıktan sonra öğrenmiştim. Çünkü bana doğruyu yanlışı anlatan bir ailem yoktu. Dişi köpek hikayesini dinlediğimde anlamadım ama haklı olduklarını düşündüm çünkü annemdi. Çünkü babamdı.

Annem hep, dişi köpek kuyruk sallamazsa erkek ardına düşmez, derdi.

Haberlerde izlediğimiz kadın tacizlerini gördüğümde sorardım, neden, diye.

Aldığım cevapsa hiç değişmezdi.

Böyle giyinmeseler adamlar ardına düşer mi orospuların?

Tekrar sorardım,

Çarşaflı kadına bakmazlar mı?

Hiç utanmadan cevap verirdi.

Görecek bir şey olmayınca neye baksınlar?

Ama çok sonra anladım, bunun giyimle ilgisi olmadığını. Bunun bir hareketle ilgisi olmadığını. Üzerimde annemin aldığı namaz kıyafetleri varken amcamın pis zihniyetine kurban gittiğimde anladım.

Hayır, sorun kıyafet değildi anne.

Bunun adı taciz, bunun adı tecavüzdü sadece.
Ve bu pisliğin tek bir sebebi olamazdı. Bunun adı yalnızca pislik, bunun adı şerefsizlik.

Çok sonra öğrendim işte, okuduklarımdan. Bana yapılanın adını o evden çıktığımda öğrendim. Çünkü o evdeyken bunun adı oyundu. Bunun adı kuyruk sallamaydı.

Ama öğrendim anne, öğrendim baba. Tecavüzmüş adı.

İşte böyleydi. Konu kadının namusuna gelince konuşmaktan boğazları kurur, erkeğin pisliğine gelince üç maymunu oynarlar.

Başka biri bunları yapsaydı belki bu ağırlığın altında kalmazdım. Ama ailemdi yapan. Ailemdi susan. Ailemdi elleriyle beni o leş zihniyetin kucağına iten.

İşte buydu, aile. Her şeyin başlangıcı, bazense sonu. Ben diğerleri gibi yapamadım. Rezil bir aileden çıkıp kendime harika bir hayat yaratamadım.

Ruh CinayetleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin