"Bir son dakika haberi ile karşınızdayız. Evlerinizden çıkmamanız, güvence altında olduğunuzdan emin olunuz. Onlar geri döndü. Evet, yanlış duymadınız. Tehlike tekrar kapımızda. Şah damarımızdan bile daha yakın o kişilerin hastaneden kaçtığı haberin...
"Hâlâ doğru yere gelip gelmediğimizi sorguluyorum." Etrafı gözlemlemeye devam ederken söylemişti Jisung.
Seungmin sakinleşmek ister gibi derin bir nefes alıp verdi. Yüzünde samimiyetten uzak, zoraki olduğu belli olan bir gülümsemeyle arkadaşına döndü.
"Bu onuncu soruşun. Ve evet doğru yerdeyiz Jisung'cuğum." Jisung, otuz iki dişi de gözükecek şekilde gülümseyen Seungmin'in taklidini yaptı.
Akşam üzeri geldikleri bu ıssız yerde, gece olmuştu. İki saatlik süren incelemelerle bir sonuca varamamışlardı. Şimdi ise bir ara sokakta, orta boylu fenerlerinin yaydığı sınırlı ışıklarla inceleme yapıyorlardı.
"Off ben çok acıktım! Ne zaman yemek yiyeceğiz?" Minho göbeğini ovalayarak, küçük bir çocuk edasıyla sormuştu.
"Bende çok acıktım. Midem bana küfür ediyor artık. Hem akşam vakti pek birşey bulamayız. Yarın gündüz gelip bakarız."
"Changbin doğru söylüyor Seung. Minho ile bugün evlilik yıl dönümümüz. Üçüncü yılımıza gireceğiz. Randevumuz var, geç kalıyoruz."
Minho, Jisung'un söylediği cümlelerle elini ağzına kapatıp kıkırdadı. Changbin çifti içtenlikle gülümseyerek alkışladı. Minsung çifti her zaman favorisi olmuştu.
Jisung, utangaç bir şekilde kıkırdayan eşini belinden tutup kendine çekmişti. Boynuna ufak bir öpücük verip burnunun ucunu sürtmüştü.
"Peki peki. Gidelim o halde. Umarım şu kaçakları yarın ortadan tamamen kaldırırız." Seungmin çifti tebrik ederek ekibiyle sokağın çıkışına doğru yöneldi.
O sırada eski bir evin geniş balkonundan onları izleyen genç duydukları karşısında ellerini sımsıkı yumdu. Uzun sayılabilecek tırnakları, yara olacak şekilde derisine geçse de bunu umursamadı.
"Kimse benim şekerlemelerime zarar veremez." Öfkeyle mırıldandı çilli genç.
Fakat aklına bir fikir gelmişti. Dudakları haylazca kıvrılmıştı. Uzandığı yerden kalktı ve üzerini silkeledi. Gövdesini eğerek onlara gözükmeden ilerledi. Sokağın çıkışındaki bölgeye geldiğinde, tozlu ve topraklı yere tekrar uzandı.
Gövdesini balkonun betonundan hafifçe uzattı. Cebinden çıkardığı top şekeri, şekerlemesinin yanında olan alnı açık adama fırlattı. Hızlıca eski halini alırken gülmesini duyurmamak için ellerini ağzına siper etti.
"Ah! Kafam yarıldı!" Seungmin yüzünü buruşturarak kafasının arka kısmını tuttu. "Jisung!" Bu şakayı Jisung'dan başkası yapamazdı.
"Ne!? Ben yapmadım." Suçlu ben değilim diyerek ellerini yukarı kaldırdı.
"Kim yaptı o zaman!?"
"Abartma. Sana öyle gelmiştir belki." Umursamazca motoruna yürümeye devam eden Changbin'e omuz atarak hızlı adımlarla yürümeye başladı Seungmin.
Changbin motoruna binerek kaskını taktı. Seungmin hâlâ başını tutup arkasına bakıyordu. Minho onun koluna girip 'birşey yok' diyerek arabaya bindirdi.
"Birisi kafama birşey fırlattı, eminim." Seungmin iddialarına devam ederken çoktan karakola gelmişlerdi. Arabayı karakola teslim edip kendi araçlarına binmişlerdi ve evlerine varmışlardı.
***
Demin polislere şeker attığı balkonda bağdaş kurmuş oturuyordu çilli. Yanaklarını şişirip düzelttikten sonra dışarıya sesli bir nefes bıraktı. Yanaklarını şişirmeyi bırakarak çenesini avcuna yasladı.
Arkadaşları- onun için ailesi gibi- olan şekerlemelerini çok özlemişti.
Son olayın ardından her biri farklı hastanelere kapatılmıştı. Hangi hastanede kaldıklarını bilmediği için onları kurtarmaya da gidemiyordu.
Gerçi yaşayıp yaşamadıklarını da bilmiyordu ki.
Yarın aydınlık olduğu zaman ararım onları diyerek yere uzandı. Vücuduna batan küçük taşlar onu rahatsız etse de görmezden gelmeyi denedi.
Küçükken annesinin ona öğrettiği şarkıyı mırıldanarak yan döndü. Gözlerini kapatmış şarkı söylerken dizlerini kendine çekti ve kollarını etrafına sardı.
Arkadaşlarını bulmayı umarak uykuya daldı...
. . . . . . . . . .
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bugun doğum günüm ve çoğu üye foto atmıs Ve de hyunin!!?!?!?!? Çok güzel bir hediye oldu benim için 🤭
Gününuz umarım güzel geçiyodur
Ve fic nasıl ilerliyo sizce? Bölümler kısa gidiyo şuan ama diğer bölüm daha uzun olucak
