Seungmin kapıya güçlü bir tekme attı. "Teslim olun! Polis!" Minho ve Jisung silahlarını hazır da tutuyordu.
Dörtlü ayaklanarak birbirine baktı. "Çantaları alın." Her ihtimale karşı hazırladıkları iki tane orta boylarda olan siyah çantaları aldılar odalarından.
Chan, Felix ile kaldığı odaya giderken diğerleride onu takip ediyordu. İki kişilik yatağı, Jeongin'in yardımıyla geriye doğru çekti. Yatağın arkasında olan acil çıkış kapısının tokmağını kendisine çekti.
Kapının parçalanma sesleri gelirken dörtlü hızlıca kapıdan içeri girdi. Çantalardan birisini Jeongin, diğerini Felix taşıyordu. Çantaların içinde paralar ve kıyafetler vardı.
Dörtlü mağara gibi olan, çıkışı çatı katına çıkan kapıya doğru yürümeye başladılar. Çatı katına geldiklerinde ileri doğru koştular. Ancak çatı katı burada sonlanıyordu. Beton ve geniş balkondan aşağıya baktılar. Yerden beş kat yüksekte, terk edilmiş bir binanın balkonunda duruyorlardı.
"Şimdi ne yapacağız?"
"Atlayacağız." Jeongin'in dediği şeyle üçlü ona baktı.
Yangın merdivenlerinden gelen silah sesiyle Hyunjin kulaklarını kapatarak hafifçe eğildi.
"Eğer ölmek istemiyorsanız atlayın hemen!" Chan geriye doğru giderek, hemen karşılarında olan terk edilmiş binanın balkonuna doğru koşarak atladı. Jeongin'de onun arkasından atladı.
Felix elindeki çantayı Chan ve Jeongin'e doğru attı. "Hadi Felix!" Hyunjin ve Felix çatıya atlamak için arkalarındaki kapıya geri geri gittiler.
Tam koşarak Chan ve Jeongin'in yanına doğru koşacaklardıki arkalarındaki kapının açılıp kendilerini yerde bulmaları bir oldu. Seungmin ve Jisung, yüz üstü yere yatırdıkları, kurtulmak için debelenen iklinin bileklerinden tutarak kelepçeyi geçirdiler hemen.
"Ben onların peşlerinden giderim! Siz onları karakola götürün." Minho koşarak karşı taraftaki balkona atladı.
Hyunjin, belinde oturarak bileklerini kelepçelemiş olan Jisung ile bakışlarını Felix'e çevirdi. İkisi de belli belirsiz bir baş sallaması ile kendince anlaştılar.
Seungmin ve Jisung onların bileklerini bırakmayarak yerden kaldırdılar. Hyunjin, Felix'e 'şimdi' diyerek dudaklarını oynattı. Ardından arkasında duran Jisung'un burnuna, kafasını sert bir şekilde geriye atarak vurdu.
Felix onun hareketiyle birlikte arkasındaki Seungmin'in, beline denk gelen bileklerini kendi elleri arasına aldı ve tırnaklarını derisine geçirdi. Seungmin'in diz kapağına tekme atarak önüne döndü.
Hyunjin, acıyan burnunu tutan Jisung'a dönmeden kenetlemiş olduğu ellerini aletine doğru güçlü bir şekilde geçirecekti. Ancak bu hareket Jisung'un, kelepçeli bileğini tutarak bükmesiyle gerçekleşememişti.
Bir andan saçlarından tutarak geriye doğru çekerken, diğer taraftan büktüğü bacağının diz kapağını, Hyunjin'in kuyruk sokumuna geçirdi. Hyunjin dik durmaya çalışsa da acıyan sokumu ve saç dipleri ile dizleri üzerine düştü.
O sırada Felix hafifçe olduğu yerde zıplayarak sağ bacağını tekme atmak için Seungmin'in kasık hizasına doğru kaldırdı. Seungmin sızlayan bileklerini umursamamaya çalışarak Felix'in bacağının altından tutup ters çevirdi ve böylece tekrar göğsünü zeminle buluşturmuş oldu.
Destek ekipte çatıya gelmişti. Jisung kanayan burnunu avucu ile kapatırken, ekip tarafından karakola götürmek için merdivenlere yürütülen Hyunjin ile göz göze geldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
5- STAR
Random"Bir son dakika haberi ile karşınızdayız. Evlerinizden çıkmamanız, güvence altında olduğunuzdan emin olunuz. Onlar geri döndü. Evet, yanlış duymadınız. Tehlike tekrar kapımızda. Şah damarımızdan bile daha yakın o kişilerin hastaneden kaçtığı haberin...