8.bölüm...

2.7K 224 44
                                    

2k olduk kisa bir zaman icinde cok teşekkurler yorumlarinizi ve votelerinizi eksik etmeyin
nekrofobi: cesetten korkma
nelofobi: camdan korkma
niktofobi: geceden korkma
Bu sabah enerjik kalktim ve banyoya dogru ilerledim guzel bir duş aldim saçlarimi tost yapip okul etegimi ardindan kirmizi tişortumu giydim.
Göz kalemimi sürdüm ve vazgeçilmez kutsal siyah kapşonlumu giydim.

Daha fazla oyalanmadan evden çiktim herzamanki gibi kapşonlumun şapkasina siginarak okula girdim.

Bu sira olayini hic sevmiyordum herzamanki gibi en arkaya gecip tek oldum tam okula girerken yanima birinin gectigini fark ettim ona döndüm bu Enesti.

Tamam konuşabilirdik yanyana durabilirdik ama temas etmek için fazla hassasim.
Ona bakip sadece gulumsemekle yetindim oda bana içten bir gulumseme gonderdi.

Merdivenlerden çikarken yine temkinli ve kimseye deymemeye çalişiyordum Enes anlamiş olacak ki bana yakin yurudu ve çevremdeki insanlar ona degdi.

Öbür insanlara fazla soguk ve somurtkanken bana karşi o kadarda iyiydi değişken karakteri onun nasil biri oldugunu tanimlamama engel oluyordu.

Sinifa vardigimizda yerimize geçerken arkamizdan bir çocuk seslendi"Mavi"deyince irkildim yanimda Enes olmasaydi saçma tepkiler gösterebilirdim ama onun yaninda kendimi guvende hissesiyordum.Çocuga cevap vermeyince kolumdan tutup kendine çevirdi.

"Adin Mavi değilmi neden cevap vermiyorsun."dediginde bir kolumu tutan eline birde kahverengi gozlerine baktim içim korkuyla doldu soğuk terler atmaya başlayinca Enes önünü bizde dondu ve seri bir hareketle çocugun elini kolumdan çekip ters çevirdi çatlama sesi gelince "Ona bir daha dokunma"dedi.
Çocuk şoku atlatip kirilan eline bakti sonra acisini hissetti ve siniftan hizlica cikti.

Enese baktigimda halinde bir değişiklik yoktu bende pek şaşirmamiştim ondan herşey beklenirdi.

Çocuga uzuldum mu?hayir.Bana dokunmamalari gerektigini ogrenmeleri lazim.

Enesle beraber takildigimdan beri biraz özguvenim gelmişti sanirim yada kendimi kandiriyorum...
Ders başladiginda hoca benim onceden ogrendigim konulari anlatiyordu ha evet hiç arkadaşiniz yoksa ve korkaksaniz kendinizi derslere veriyorsunuz onumuzdeki yila kadar olan konulari ezberlemiştim kafam rahat.

Enes ise kafasini koymuş uyuyordu bende ona katilip biraz uyudum.
Tenefus zili çaldiginda heme uyandim uykum hafiftir.

Enes çoktan uyanmişti belliki tahtaya dikdik bakiyordu.
"Enes"diye fisildadigimda bana bakti cok nadir konusmalari ben başlatiyordum buna sevinmiş olmaliki gulumsedi.

"Efendim."dedi oda benim gibi fisiltiyla.
"Çok sıkıldım."
Tekrar gozlerini tahtaya dikerek"Ne yapmak istersin?"

"Şu an okulda olmamayi isterdim."
"O zaman okulda olmayalim."dedi ve ayaklandi.
"Ama devamsizlik?benimkiler öğrenirse çok kotu şeyler olabilir zaten 2 gundur derslere girmiyoruz."

"Burasi özel okul Maviş başka siniftan 2 kişi çağirip yoklamada bizim yerimize burda demelerini isteriz öğretmenler anlamaz bile tek amaclari ders anlatip buradan kurtulmak."

Gülümsedim ve ayagi kalktim bu kabul ettigimin gostergesiydi tam çantama uzanacakken o benim yerime çantami aldi ve yurumeye başladi.
Sinid yavaş yavaş doluyordu birazdan ders başlayacakti.

Enes yan sinifa girince bende onunla girdim bazi gozleri ustumde hissedince kafami one egdim Enesin bir kiz bir oglanla konuşmasini bitirmesini bekledim.

Enes yanima gelip hallettim dedi beraber okuldan çiktik.
"Şimdi özgürüz nereye gidelim?"
"Az insan olan mumkunse olmayan bir yer olsun gerisi fark etmez"
"Seni biryere götürücem insanlar olucak ama sadece cesetleri."
Biraz urpermiştim"Ne sanki sana oyun odami gostericem dedim sadece mezarliga gidicez."
Heryerde karşima grinin elli tonu çikmasa olmazdi sanki bu bi lanet.

Kafamla onayladim ve onu takip ettim yurumeyi severdim yaklaşik bir saat sonra bir mezarliga geldik.

"Işte huzur buldugum yer."dedi ve gulumsedi.Ne garip biriydi boyle diye soylendim icimden sanki kendim cok farkli gibi.
Mezarligin icine ilerledigimiz zaman bir agac gordum agacin cevresi toprakti ama gerisinde tek tuk mezarliklar vardi.

Agacin altina oturdu bende onun biraz uzagina oturdum sonra lafa başladi."Utandigin korktugun insanlarin sonu boyle bak hepsi toprak altinda birgun bizim olacagimiz gibi herkes eşit Mavi iyiside var kötüsude bu cesetler icin hayatini mahfetme."

Dediklerini duşundugumde hakliydi işte dogru soyluyordu ben yanliştim başkalari için hayatimin sayili zamanlarinida yok ediyordum.

Yağmur yağmaya başlayinca Enes ayagi kalti bende kalktim cesaretimi topladim ona sarilacaktim tam yoneldigimde gozume bir mezar takildi"Kerem Güzelsoy".

Bir an nefes alamadigimi fark ettim cenazesine gitmemiştim herseferinde karşima çikiyordu.
Beni mahfetmek için dünyaya gelmişti sanki öluyken bile rahat birakmiyordu
.
Eneste bakişlarimi takip edip baktigim şeyi buldu oda şaşirmişti.
Gozlerim doldu ve koşmaya başladim mezarliktan çiktim Enes peşimden geliyordu ama yetişemezdi.
Onume bakmadan koştuğum için bir araba nerdeyse bana çarpiyodu en son bir ara sokaga girdim sakinleşmem lazimdi.

Bir binanin merdivenine oturup yerimde sallanmaya başladim "herşey düzelecek"diye kendimi avutmaya başladim bu avutmalar en sonunda zihnimi susturmak için kullandigim kilit bir kelimeye dönüştü.

Gece gece yazasim geldi yarinda bolum aticam..

ANTROPOFOBİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin