yeis, tayyip talha sanuç

2.6

Sitenin biraz ilerisindeki parkta Bade'nin gelmesini beklerken çıkan hafif rüzgar yüzüme yüzüme vuruyordu.
Gruptakilerin attığı mesajları okuyordum.

Cenk: amk kabul etmicek ya

Kerem: ABİ EDECEK DİYORUM YA

Cenk: Ederse adam değilim ya

Onur: Talha askim arasana beni ya
Onur: reddedilişini dinlemek istiyorum

Siz: Demek ki şerefsiz insan

Parkta adım sesleri yankılanmaya başladığında devamını yazdığım mesajı bırakıp kimin geldiğine baktım.
Bade'ydi...
Telefonu cebime atıp gelişini izledim.

"Niye çağırdın bu saatte?"

Karanlıktan gözlerimi devirip "Sana da merhaba Bade," dedim.

Bade elini üstüne aldığı ceketin ceplerine sokarken "Uzatma Talha, hava soğuk zaten," dedi.

Kaşlarımı çatıp doğru sözcükleri seçmeye çalıştım ancak aklıma bir türlü gelmiyordu.
Aslında grupta bunun da muhabbeti dönmüştü ve Onur'dan aldığım birkaç sözcük vardı ancak şimdi hepsi kaybolmuştu.
Dudaklarım birkaç kez aralanıp kapandığında Bade başını sağ omzuna yatırmış beni izliyordu.

"Talha konuşmayacaksan-"

"Bade benimle evlenir misin?"
Sözünü yarıda kesip sarf ettiğim sözcüklere gözleri hayretle açılırken alt dudağımı dişlerim arasına aldım.
"Ani oldu biliyorum ama başka zaman için cesaretim olmayabilir."

Bade birkaç saniye susunca başımı yere eğip parkın zeminini oluşturan değişik desenleri izlemeye başladım.

"Talha birbirimize evlenecek kadar güvendiğimizi düşünüyor musun?"

Başımı kaldırıp ona baktığımda kaşlarım çatıldı.
Haklı sayılırdı.

"Haklısın ama bunlar zamanla oturacak şeyler Bade. Ben seni çok seviyorum, inan lütfen."

Bade usulca omuz silkip bakışlarını farklı bir yöne yönlendirdi.
"Ben de seni seviyorum." Duraksayıp sanki biraz uzaklaştı benden. "Ama her şey sevmekle bitmiyor ki, anlamıyor musun bunu?"

Birkaç büyük adımda yanına ulaşıp ellerini avuçlarım arasına aldım.
"Bade, yapma be güzelim. Böyle yapma işte."

Birkaç saniye üzgün gözlerle gözlerimin en içine baktıktan sonra başını iki yana sallayarak ellerini çekti benden ve birkaç adım geri gitti.
"Üzgünüm Talha, bana güvenmeyen bir adamla nasıl yaparım bilmiyorum."

Daha fazla beklemeden arkasını dönüp gidince gözlerimi sıkı sıkı kapattım.
Parkın çıkışına ulaştığında arkasında seslendim.

"Bade!"
Adımları aniden kesilirken dönüp bana baktı.
"Böyle gitme."
Gitmedi.
Bekledi orada.

Birkaç adım attığımda devamı çok daha hızlı adımlara dönüştü.
Yanına ulaştığımda kollarım ince beline dolandığında gözyaşlarımın üstündeki ceketi ıslatıyordu.
Göğsüme gömdüğü başını biraz daha bastırırken titrekçe derin bir nefes alıp içimi parçalayan bir ses tonuyla konuştu.
"Özür dilerim, yapamam. Sonrasında neler olacağını bilmiyorum. Seni üzmekten korkuyorum Talha."

Başını kaldırıp hızla arkasını döndü ve hızlı adımlarla siteye yürümeye başladı.
Gözden kaybolana kadar onu izledim.
Ardından parktaki banklardan birine oturup telefonu cebimden çıkardım.

Siz: Aga ben iptal

Çağlar: Noldu lan

Siz: Amk sence??

Çağlar: anaaaa ciddi misin lan

Siz: Çağlar imtihan mısın aq

Çağlar: Yok hayatim sasirdim sadece
Çağlar: Niye kabul etmedi ki

Siz: Sonra anlatirim askim

Cengiz: oha amk inanmam valla

Kerem: amk Talha şaka yapıyosan hiç hoş değil ae

Siz: niye şaka yapayım aq mal mısın

Kerem: Askm biraz gergin gibisin
Kerem: Ama ben yine de gruptakilere yemek ısmarlamak istemiyorum.

Cenk: Ee Kerem nasılsın hayatim

Kerem: Abi sus lütfen.

Cenk: Aq ben dedim ama

Onur: Abi dedin demesine de
Onur: İhtimal vermedik

Siz: Ya çok sağ olun iyi ki varsınız

Cenk: eyvallah birader

Onur: ne demek hayatim her zaman

Altay: Ben de iyi ki var mıyım Talha...

Siz: ölsem de kurtulsam amk...

                                •

bıktımamk