K.S.33

22.8K 1.7K 209
                                    


"Solmuşsun çiçeğim, ama hâlâ çok güzelsin. En sevdiğim kitabımın arasında saklıyorum seni..."

⏳⏳

Sıkıntıdan boğulmak üzere olduğum yine bir İngilizce dersinde Ecem ve Utku'ya kısa bir bakış attım. Sol çarprazımdaydılar. Batıkan kendi sırama gitmeme izin vermemiş, beni adeta buraya hapsetmişti.

İkisi de kafa kafaya vermiş uyuyorlardı. Cidden, ne zaman baksam uyudukları pozisyon aynıydı. Yüz yüze ve ikisinin de dudakları büzüşmüş.

Gözlerimi onlardan ayırarak hareketlenen bana bakan Batıkan'a döndüm. Kolunu sıraya yaslamış, başını da koluna koymuştu. Sıkılmış ifademi fark edince dudakları kıvrıldı.

Hocayı kısaca kontrol etti başını kaldırarak. Bense ne yapacağını izliyordum öylece. Uzandı, çantasını açtı ve birkaç saniye içini karıştırdı.

Doğrulduğunda ise elinde kulaklığı vardı. Cebinden çıkardığı telefonuna taktı ucunu. Sonra da onu izleyen bana bakarak: "Yaklaş bana doğru." diye fısıldadı.

Tebessüm ederek yaklaştım. Başımı da ona doğru sıraya yasladım. Kulaklığın bir ucu benim kulağımı buldu, ardından da kendi kulağına taktı. Telefonundan birkaç dokunuşla müziği açarken aynı ben gibi sıraya koydu başını.

Ne kağıt kalemsiz olmayı bilir
Ne de ben sensiz kalmayı

Gözlerimiz tutundu birbirine.

Neden bir dert biter, diğeri gelir?
Ateştir bu, iyi bilir yakmayı

Dert bitmezdi de önemli olan yanımızda kalanlardı işte.

Kuşları anladım da
Senin kanatların yok, nasıl uçtun da gittin?

Kirpiklerinden kirpiklerime sözleri kanat çarpıp uçtu, sustuk ve izledik.

Kırık cam misali hatalarım acıtır
Seni böyle mi kaybettim?

Kazanmıştık birbirimizi değil mi? Bana rağmen hemde...

Şarkının nakarat kısmı gelince gözlerimden kopmadan elini uzattı sıra altından. Parmaklarım parmaklarının çengeline takıldı ve iç içe geçtiler.

Bul beni kaybolmuşum
İzim silinmiş, dilim suskun, susmuşum
Bak bana, mahvolmuşum

Dudakları tebessümle son cümleyi tekrar etti.

'Senden kendimi almayı unutmuşum'

Elimde eli, gözlerimde gözleri ve kulağımızda aynı kulaklığın tekleri... Bu his tattığım hiçbir şeye benzemiyordu.

Bul beni kaybolmuşum
İzim silinmiş, dilim suskun, susmuşum
Sanma ki sarhoşum
Ne var ne yoksa yıkıldı içimde, bomboşum

Öylece kaldık. Şarkılar bitti, tekrar başladı. Ne ara gözlerim gözlerinden koptu da kapandı bilemedim. Uyuduğum rahatsız pozisyonu bile aklıma getirmeyen bu anda öylece uykuya daldım.

Yatağımda gibi uyuduğum uykudan uyanmamı sağlayan şey ise yanımızdan gelen fısır fısır seslerdi. "Acaba uyandırsak mı Ecem?"

"Uyandıralım, baksana herkes çıktı."

Kafamı kaldırmak istedim. Fakat boynumun arka tarafında bir ağırlık vardı. "Elfida? "

Öne doğru kayarak arkamdaki Batıkan'ın bedeninden uzaklaştım. Allah aşkına biz en son dinlediğimiz şarkıyla karşı karşıya bakıyorduk. Şimdi niye ben Batıkan'a arkamı dönmüş, Batıkan'da bir yere kaçacakmışım gibi yüzünü saçlarıma saklamıştı?

Kırık Serçe (Aile Serisi-1)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin