Bölüm⁵

22.6K 803 165
                                    

Keyifli Okumalar
~♡~

🌷

Boynumdaki steteskopu indirip, üstümü değiştirmeye çok fazla üşendiğim için çantamı ve önlüğümü alıp üstümdeki koyu yeşil tişört ve aynı renk pantolon olan ameliyat kıyafetimle çıktım hastaneden.

Bugün gündüz nöbetçiydim acilde. Akşam altıda nöbetim biterken tam hazırlanıp çıkacakken intihar eden kadın fenalaştı. Reşat hoca dosyayı bana verdiği için hasta ile ben ilgileniyordum. Değerlerine baktırıp, iyi olmasını beklerken saat çoktan gece yarısını geçmişti.

Kulaklığımı takıp müzik açmak isterken ekrana düşen bildirimlere kaydı gözüm. İki gündür aramalarına ve mesajlarına cevap vermediğim Yusuf ısrarla yazıp aramaya devam ediyordu.

Babamla konuşacağımı söylemiştim ama, babamın olduğu odaya giderken hem ayaklarım geri gidiyor hem de içimdeki hisler buna asla izin vermiyordu. Üst üste attığı mesajlara kaydı gözüm.

Yusuf Kandemir; Görev bitti.

Bir sonraki mesajını sanki içimi okuyup atmış gibiydi.

Yusuf Kandemir; İyiyim de bir şeyim yok.

Ekranı kapattığımda hastanenin bahçesinden çıktım. Bu saatte acil bir şey olmadıkça hastanenin önünden taksi geçmezdi. İlerideki durağa kadar yürümem gerekecekti mecbur. Ara sokaklardan değil de sahilden yürümeyi tercih ederek sahile çıktım.

Yanından geçtiğim büyük ağacın arkasından bir anda ellerinde içki şişesi olan iki adamın fırlamasıyla adımlarım kesildi. Onlar dengelerini zar zor sağlarken ben aralarından geçmek için bir hamle yaptım.

"Geçebilir miyim? Müsade eder misiniz?"

"Ederiz yavrum, müsade de ederiz, izinde veririz ama sen bizimle biraz eğlen sonra nereye geçeceksen geçersin."

Sağa doğru bir adım atıp kurtulmak istediğimde kırmızı gömlekli, düğmeleri yarıya kadar açık olan adamda benimle birlikte bir adım atarak önümü kesti. Ben tatlı dille kurtuluş olmadığını anlarken arkamı dönüp hızlı adımlarla uzaklaşacakken kolumdan sertçe tutulup çekildim.

"Dokunma bana!" dedim bağırarak. Kolumu kurtarmaya çalıştığım sırada kırmızı gömleklisi arkama geçip arkamda durdu. Gözleri kalçalarımda dolanıyordu.

"Gelsene bir sen."

Beni ağaca doğru sürüklemek istediğinde tekrardan çekmek istedim kolunu.

"Bırak! Dokunma bana!"

Sesimi, etrafta biri varsa duysun diye yükseltirken arkamda duran içkisini kafasına diken adamın parmaklarını belimde hissedince hızla ona dönüp kaçmaya çalıştım bu sırada kolumu tutan adamın varlığı bir anda kaybolunca onun tarafına döndüm.

"Yusuf!" dedim onun adama kafayı geçirmesiyle birlikte. Adam bir seksen yere serilirken Yusuf üstüne çıkıp ardı arkası kesilmeyen yumruklar atmaya başladı.

"Gavat oğlu gavat!" Arkamdaki adam korkudan sendeleye sendeleye, düşe kalka kaçmaya başladığında ben Yusuf'un arkasında durup koluna koydum elimi. "Bırak ölecek adam,"

Görücü UsulüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin