Bölüm¹²

19.2K 617 31
                                    


Bende şu güzellikle ilgileneyim...

Bana doğru bir adım daha attığında Yusuf sesini yükseltti. "Bawer-"

Yanında duran adam eline tekrardan vurduğunda Yusuf bu sefer aynı acıya dayanamadı ve silah düştü. "Yusuf!" Dediğimde bize doğru bir adım attı.

"Korkma birtanem..."

Yanında duran adam karnına tamda yarasının üstüne yumruğunu geçirdiğinde Yusuf öne doğru eğildi. "Yusuf!" Sesimi yükselttiğimde Bawer denen adam salonumuza girdi. Oturmaya kıyamadığımız evimizi ayakkabılarıyla kirletti...

Adam tekrardan Yusuf'un yarasına vurduğunda Yusuf dizlerinin üstüne çöktü. "Gideceğiz şimdi burdan..." dedi Bawer. Bir anda uzanıp kolumu tuttuğunda çığlık attım. "Çok eğleneceğiz."

"Bırak lan oruspu çocuğu!"

Yusuf parkeden destek alarak kalkmaya çalıştığında diğer adam karnına tekme ile iki kere vurdu.

"Yapma!" Dedim adama doğru bağırarak. "İyleşmedi daha yapma!"

Bawer kolumdan tutup çektiğinde salonun çıkışına yöneltti beni. "Bırak!"

Kendimi geri çekmek istediğimde koluma daha da çok baskı uyguladı. "Dokunma ecdadını sikerim senin! Dokunma!"

Adam göğsüne tekme vurduğunda bayılmamak için kendini çok zor tuttu. "Yavaş yavaş gebereceksin asker... Yavaş yavaş."

"Oruspu... Oruspu çocuğu!"

Bawer bana dönüp elini bir anda ağzımın üstüne kapattığında koruma kapıyı açtı. Elini çekmeye çalıştığım an yanındaki koruma karnıma elindeki silahı dayadı.

Yusuf ile göz göze geldiğimizde çırpınmaya devam edecektim ki silahı karnıma doğru bastırdı. Elimi on doğru uzattığımda o karnındaki yaraya tekrardan bir tekme yedi.

Evden çıktığımız an asansörü tutan başka bir adamın olduğunu gördüm. Bağırmaya çalışıyordum ama eli bunu engelliyordu. Asansöre girdiğimizde Yusuf'u evde yanlız bırakıp kapıyı üstüne kapattılar ve asansöre bindiler.

Asansörün kapıları kapandığında gözlerimden akan yaşlar adamın sigara kokan elini ıslattı. Asansörün kapıları aralandığında binadan kendimizi direkt dışarı attık. O an hemen merdivenlerin dibinde yerde kanklar içinde yatan güvenliği gördüm. Adamın resmen üstüne basarak geçtiğimizde koruma koşarak öndeki iki arabadan birinin şoför koltuğuna geçti. Diğer korumalarda arkadaki arabaya yerleştiğinde Bawer arabanın arka kapısını açıp beni bindirecekti ki arkamızdan gelen bir ses duydum.

"Lan!"

Bawer'in ağzımda ki eli geri çekildiğinde aynı anda arkamızı döndük. Bize doğru koşan Akın'ı Oğuz'u ve onlarca askeri gördüm.

Bawer bir anda beni itip yere düşürdüğünde kendisi bindi arabaya. Araba bir anda gazladığında tam ayağımın dibinden geçerek gittiler. "Temkinli ateş edin yengem orda!"

Akın bağırdığında arkadaki arabaya ve hareket halinde olan Bawerin arabasına kurşunlar yağmaya başladı. Askerler durmakta olan korumaların arabasına ulaştığında kapıları açıp indirdiler korumaları ama Bawer'i kimse durduramamıştı. Akın yanıma diz çöktüğünde kolumu nazikçe tuttu. "Kalk yengem... kalk."

Kolundan destek aldığımda dudaklarımı araladım. "Y-Yusuf..."

"Nerde Yusuf?! Götürdüler mi?!"

"Evde... ç-çok kötü dövdüler."

"Ananızı sikeyim sizin!"

Akın eve doğru koştuğunda kendimi çok zor toparlayarak arkasından koştum. Dizlerim kanıyordu ama umrumda değildi... Asansöre Akın ile aynı anda bindik. Ben katın düğmesine bastığım sırada Akın kulağındaki kulaklıktan birileri ile konuşarak ambulans istedi. Asansör durduğunda ilk ben indim. "Anahtar yok! Anahtar yok!" Dedim telaşla.

Görücü UsulüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin