Bölüm³⁵

7.2K 392 24
                                    

『 Damarında var mı senin böyle kanın?
Türkün kanı bir eşidir lavlı volkanın! 』

Keyifli Okumalar 🌸

"Aşkım?"

Kapıya doğru dönüp Yusuf'a seslenmek istediğimde onun zaten kapının orda beni izlediğini farkettim. Gülümseyerek devam ettim. "Valizi verir misin? Mehmet Ege'ye kıyafet koyacağım."

Gardırobun üstündeki valizi gösterdiğimde bana doğru gelip iki elimide sıkıca tuttu. "Onu da sonra hazırlarsın sevgilim, yoruldun gel dinlen biraz."

"Bir kere hazırlıyorken onu da yapayım."

"Bir şey olmaz güzelim, gel kahve yapayım bize biraz oturalım."

"Tamam o zaman,"

Yatak odamızdan çıktığımızda ben salona geçtim Yusuf ise kahveleri getirmek için mutfağa geçti. Arabaları ile oynayan Ege'ye baktım.

"Annecim?!"

Kucaklayıp yanaklarını sıkı sıkı öptüğümde geri çekilip elindeki arabayı gösterdi. "Bak ani..."

"Çok güzel annem."

Boynunu öptüğümde kucağımda onunla beraber oturarak ayaklarımı uzattım. "Acıktın mı oğlum?"

Başını olumlu anlamda salladığında onu yere bırakarak ayağa kalktım. "Arabalarınla oyna annem geliyorum."

Mutfağa geçtiğimde Yusuf'un suyun kaynamasını beklediğini gördüm. "N'oldu?" Dedi bana bakarak.

"Ege acıkmış biraz meyve vereyim dedim, bugün hiç meyve yemedi çünkü."

Dolabı açıp biraz çilek, kivi ve muz çıkardığımda dolaptan bir tabak alıp önüme indirdim. Musluğu açıp çileklerin saplarını kopartarak yıkamaya başladığım esnada Yusuf kollarını belime sararak başını boyun girintime yerleştirdi. Derin bir nefes alıp şah damarımın üstünü öptü. Kulağımın arkasına kadar öpe öpe geldiğinde başını biraz kaldırınca dönüp ona baktım. Dudaklarımı öptü bu sefer. Yıkadığım bir çileği ona uzattığımda yarısını ısırdı. Diğer yarısını ben yediğimde doğrama tahtasını alıp meyveleri doğrayarak tabağa koydum. Biraz meyve suyuda biberonuna koyduğumda Yusuf ile beraber içeri geçtik.

Yusuf orta sehpayı bize yaklaştırdığında yan yana oturduk. "Ege annecim gel..."

Dönüp bana baktığında biberonunu görür görmez geldi. Yusuf kucağına oturtup ilk sıkı sıkı öptü. Ege biberonunu tuttuğunda çilek koydum ağzına. Ufak bir kaç dişi ile çiğnemeye başladığında Yusuf'a döndü. "Baba kuki ver..."

"Şarjı bitti kukinin." Dedi Yusuf. "Benim telefonum nerde aşkım?"

"Bilmiyorum ki."

"Yatak odasındaydı bence ya."

"Dur getireyim."

Yusuf, Ege'yi koltuğa bırakarak kalktığında Ege'ye ufak bir muz dilimi verdim. Yusuf elinde telefonum ile geldiğinde Ege'nin yanına oturarak ekranı açtı. Şifresini girerek youtube girecektiki üstten düşen bildirimle durdu.

Görücü UsulüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin