27.Bölüm

2.6K 106 13
                                    

Selamm. Yeni bölümle geldimm. Bu arada 20 bin olmamıza da çok az kaldı. Destekleriniz için çook teşekkür ederimm💗 Çok uzatmadan bölüme geçelimm.

İyi okumalar🛸

Tenefüse çıkmıştık ve ben kantine gelmiştim. Kendime bir kahve ve çikolata alıp geri sınıfa çıktım. Dün Bulut'un arkadaşlarıyla tanışmak için buluşmuştuk.

Ama Oğuz farkına vardığı şeylerle daha kendini tanıtamadan kalkmıştı. İşleri olduğunu söylesede öyle birşey olmadığını hepimiz anlamıştık. Kendimi kötü hissetmiştim bundan dolayı ama Toprak bana doğru olanı yaptığımı söylemişti. Çünkü anlattıklarına göre Oğuz eskiden yaşadığı bir olay yüzünden hep boyle davranıyormuş.

Pek birşey anlamamıştım ama yakını olmadığım için pekde derinlere inmemiştim.

Şimdi sınıfta çikolatamı bitirmiş, kahve içerken test çözüyordum. Fizik kadar gereksiz bi ders görmedim ya.

Bulduğum çözümü şıklarda aradım ama bulamadım ve bununla birlikte tam sinir krizi geçirecekken yanıma Bulut oturdu.

Bana bakıp "noldu? Neden böyle sinirlisin?" Dediğinde derin bir nefes aldım ve elimle fizik sorusunu gösterdim.

"Ne olacak bu fizik sorusu doğru cevabı bulduğum halde şıklarda cevabı barındırmıyor" diye sesimi yükseltip fizik kitabına kötü kötü bakınca kıkırdayıp elini çeneme koydu ve yüzümü ona dönmemi sağladı.

"Tamam. Öncelikle şuna bir açıklık getirelim. Öldürücü bakışlar attığın şey bir fizik kitabı. Kendini harap etme çünkü o suçunu anlamayacak" deyip küçük bir kahakaha attığında oflayıp kalemimi ona uzattım.

Elimdeki kalemi alıp yerine bir çikolata tutuşturdu. Bu artık normal gelmeye başlamıştı. Bundan dolayı sorgulamadan çikolatayı açtım.

O soruyu çözüp bana hatamın olduğu yeri gösterince bir aydınlanma yaşadım. Kafamı salladım ve çikolatadan bir ısırık aldım.

Sonrasında çikolatayı ağzına doğru uzatınca bir an kendini geri çekti ama sonrasında gülüp oda çikolatadan bir ısırık aldı.

Ben diğer soruya geçince kafasını uzatıp benimle birlike soruya bakmaya başladı. Ben kalemi alıp çözerken oda beni onaylıyordu.

En sonunda birlikte soruyu çözmeyi bitirince elimi ona doğru uzattım.  Oda elimi sıkınca kendimizi tebrik ettik ve bu halimize gülmeye başladık

Sınıfa hoca girince ben test kitabını çıkardım ve defterimi çıkarıp not tutmaya başladım.

Biraz sonra sınıfa müdür girince herkes bir an suspus oldu ve ne diyeceğini duymak için müdüre bakmaya başladı.

Müdür direk konuşmaya girdi:

"İyi günler. Sizlere bir duyuru yapmak için buradayım. Üç hafta sonra okulumuz bir gezi düzenleyecek. Yarıyıl tatiline denk geldiği için dersleriniz aksamayacak. Merak etmeyin. Gelmek isteyenler kendi sınıf gruplarından haber versinler.  Gelmek istemeyenlerde aynı şekilde. Ona göre sayımızı belirleyip herşeyi o sayıya göre ayarlayacağız. Son dakika fikir değiştirme veya son dakika haber verme gibi bir durumda bulunmayın. İsminiz alınmaz. Eve gidince ailenize söyleyin ve haber verin. Bu kadar, lütfen bizi uğraştırmayın." Deyip sınıftan çıktı.

Bulut bana dönüp "sen gelicek misin?" Diye sordu. Başımı sallayıp "gelmek isterim ama öncesinde bi annemgile danışmam lazım. O gün için bi planları var mı bilmiyorum" dediğimde başını salladı.

Ona dönüp "peki ya sen? Sen gelicek misin?" Dediğimde "bilmem. Bakarım" dedi.

Açıkçası gelmesini isterdim. Çünkü sayılı arkadaşlarımdan birisiydi. Başımı sallayıp önüme döndüm.

Yeni AilemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin