Selamlarr. Yavaş yavaş kaoslara başlıyoruz vsbzuwbsgbss.
Ama şu an çok yorgunum bundan dolayı bu bölüm biraz daha sakin olucak sanırım. İçımden kaos senaryoları kurmak hiç gelmio. Biraz Bulut sahneleri okuyalım bence💙💗
Ayrıcaaa. Yeni kitap kapağı koydumm. Nasıl olmuşş? Bence güzel olmuş. Umarım beğenmişsinizdir sizde.
İyi okumalarr
Sabah gözümü açtığımda gördüğüm ilk şey bir adet Burak olmuştu. Çünkü yarım saattir beni çağırıyordu. En sonunda bi tepki verip gözlerimi açınca derin bir nefes aldı ve "abla sonunda, az kalsın öldüğünü düşünecektim" deyince güldüm ve saçlarını karıştırdım.
Normalde başkaları yapsa kızardı ama ben yapınca birşey demiyordu. Hatta hoşuna gidiyordu.
Yatakta doğrulup vücudumu esnetince odanın kapısına doğru gidip "kahvaltı hazır seni bekliyoruz" dedi. Başımı salladım ve "siz başlayın, hazırlanıp gelirim" deyince başını sallayıp odadan çıktı.
Banyoya doğru adımlayıp elimi yüzümü yıkamak için aynanın karşısına geçince başımın sağ tarafındaki şakağımın biraz daha üstündeki sargı bezine baktım.
Çok da kötü görünmüyordu bence. Amaan neyse, kim önemsicek sabah sabah.
Elimi yüzümü yıkayıp kısa bir duş aldım. Saçlarımı kurutup sonrasında giyinme odasına geçip okul üniformasını giydim. Giyinme odasından çıkıp telefonumu ve çantamı alıp odadan çıktım. Asansörle yemek odasına geçtim. Beni gören aile üyeleri gülümseyip 'günaydın' derken Demir abimin yanına oturdum. Abim sargı bezinin üstünden öpüp saçlarımı okşayınca gülümsedim ve yanağından öptüm.
O manyak karının beni itmesinden sonra kendisini çok suçlamıştı. Tabi ona sürekli bunun, onun suçu olmadığını anlatmaya çalışıyordum. Ama dinleyen kim?
Aslında bu biraz işime gelmişti. Çünkü hergün bana bi hediye alıyordu kendisini affetmem için. Tabi ben onu çoktan affetmiştim ama o yinede dinlemiyordu. Bana karşı daha bi ilgili olmuştu. Bundan dolayı biraz işime gelmiyor değildi ama yinede kendisini suçlaması kendimi kötü hissettiriyordu.
Kahvaltım bitince ayağa kalkıp dışarı çıktım. Ayakkabılarımı giyip Burak'ı bekledim. Oda gelince hazırda bizi bekleyen bi arabaya bindik. Şoförümüz okula doğru sürerken bizde Burak'la sohbet ediyorduk.
Okula gelince arabadan indik ve binadan içeri girene kadar Burak kolunu omzuma atıp bahçedeki erkeklere kötü bakışlar atmaya başladı.
Ben onun bu haline gülünce gülümseyip saçlarımı karıştırdı. Onu omzundan ittirip vedalaştım. Sınıfa girince yerime geçtim çantamı sıraya koyup oturdum ve telefonumu çıkarttım. Bugün Yağız gelmeyecekti maalesef. Bundan dolayı tek oturacaktım.
Tam Yağız'a sataşmak için whatsapp a girmiştim ki yanıma birisi oturdu. Oturan kişinin Bulut olduğunu görünce gülümsedim ve telefonu kapatıp ona döndüm. "Günaydın" deyince tam günaydın diyecekti ki başımdaki sargıyı gördü.
Hemen "başına noldu?" Diye sorunca elimi sargının üzerine koydum ve "ufak bir kaza diyelim" deyince bana inanmaz bakışlar attı ve "ufak mı? Emin misin?" Diye sorup gülümsedi.
Aslında ona ne olduğunu anlatmak istiyordum. Çünkü garip bir şekilde onu kendime yakın hissediyordum.
"Ee anneannem beni pek sevmedi ve evde bir kavga çıktı. Beni itince kafamı sehpanın köşesine çarptım" deyince kaşlarını çattı ve "anneannen mi? Bunu cidden o mu yaptı? Bu nasıl bir kadın böyle" diye sitem edince bilmiyorum manasında ellerimi iki yana kaldırdım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yeni Ailem
Teen FictionEliz daha 17 yaşındayken karıştırıldığını öğrenir. Bu haber karşısında ne kadar şaşırsada yeni ailesiyle tanışır. Bakalım Eliz gerçek ailesine alışabilecek mi?