Kalbim Senin

3. BÖLÜM:TEHDİT

'Ertesi sabaha rahat açtım gözlerimi bugün hafta sonuydu. Akşam altı da antrenmanım vardı ve sekizde bitiyordu. Ona gidecektim sadece. Gerinerek yataktan kalktım ve önce rutin işlerimi halletmek için banyoya gittim. Orada işim bittikten sonra günlük kıyafetlerimi giyip kahvaltı hazırlamak için mutfağa gittim. Kirazı da kahvaltı hazır olduktan sonra uyandırmayı düşünüyordum ama o çoktan uyanmış hatta giyinmişti bile'

"Ablacım günaydın hayırdır nereye böyle"

"Günaydın abla şey sen kahvaltıyı kendine kadar hazırlasan ben arkadaşımla dışarıda yemek istiyorum"

"Tamam da hangi arkadaşın"

"Okuldan bir arkadaşım tanımazsın boşver ben şimdi çıkıyorum"

"Tamam dikkat et kendine"

"Görüşürüzz"

'Mutfaktan çıktığında arkasından seslendim'

"Anahtarını al geldiğinde evde olmayabilirim!"

"Tamaam!"

'Evden çıktı kendi kendime sırıttım. Arkadaşına gitmediğine adım kadar emindim çünkü. İki üç gün önce odasında öpücük kartı bulmuştum isim falan yazmıyordu ama sevgilisine yaptığı bariz belliydi. Haberim yokmuş gibi davrandım eğer onu üzecek birşey olursa anında devreye girecektim. Kahvaltımı hazırlayıp oturma odasına geçtim elime telefonu alıp wattpad okuyarak kahvaltımı yapmaya başladım. Bazı şeylere çok sarıyordum bu seferde wattpade sarmıştım fırsat buldukça okuyordum. Ben okurken telefonum çalmaya başladı. Tanımadığım bi numaraydı kim olabilirdi ki? Telefonu açıp kulağıma koydum'

"Alo"

'Yine duymuştum o güzel, narin sesini başımı arkamdaki duvara yaslayıp gülümsedim'

"Alo Miray"

"Barlas?"

'Sorgular gibi adımı söylemişti adımı ilk kez ondan duyduğumda bu kadar sevmiştim'

"Adım ne kadar da yakışıyor sana"

'Duraksadım o ne demekti şimdi. Ay yürüyeceksen biraz yavaş ol daha dün tekrar çıktın karşıma'

"Numaramı nerden buldun?"

"Orasını karıştırma mevzuda sen varsan yapamayacağım şey yok benim"

'Alt dudağımı dişledim. Utanmış bir o kadar da gerilmiştim. Eğer Sena haklıysa bu adam benden sadece hoşlanmak değil beni kafaya takmış durumdaydı. Cümlelerinden ve hareketlerinden bunu anlıyordum'

"Ne oldu peki"

"Sesini duymak istedim sadece"

'Biraz sustum'

"Neden susuyorsun"

"Duydun işte artık kapatalım"

"Kapatmasan"

"Kapatmam gerek görüşürüz"

'Cevabını beklemeden kapattım. Yüzüne kapatmış gibi oldu ama ne yapabilirdim ki. Ya bana karşı başka duyguları varsa. Ben onu sevmiyordum ki Selim Hocanın kulübüne ilk geldiğim zamanlar yakışıklı bulduğum için kesiyordum sadece o kadar oda bir ergen için normal birşey tabi iş rahatsız etmeye gitmediği sürece. Elimde olmadan onu üzmek istemiyordum'

'Soğuk konuşması, yüzüme kapatması... Bir yanım üzüntüden diğer yanım öfkeden kudururken sadece çatık kaşlarla gökyüzüne bakıyordum'