Bölüm 34: Ulam Vs Evra

36 4 2
                                    

Bütün bunlar gerçekleşirken Mais ve Kasuur oldukça sakindi aslında. Sadece Maria arkadaşı için endişeleniyordu. Maria Evra ile çocukluk arkadaşıydı ve bugün bile onunla ormanda geziler yapardı. Elbette her zaman yanlarında koruyucular olsa da yine de Maria'nın arkadaşı olan sadece Evra'ydı. Mais ve Kasuur'dan önce, onlardan daha fazla.

Evra ve Ulam kılıçlarını sahanın ortasında ortaya çıkardılar. Böyle bir alanda dövüşmek fazla sorun yaratmayacaktı. Köken ustalarının dövüşleri bu yüksek tavana zarar veremezdi. Ve herhangi bir yer zarar görse bile bu insanlar zengindi. Sadece partiyi biraz... baltalayacaktı.

"Dövüşelim Evra. Gel de bir boyunun ölçüsünü alayım."

Ulam kılıcını yere sürttü ve tiz bir sesin ortaya çıkmasına sebep oldu. Çoktan bacaklarını bükmüştü. Ani bir saldırı ile ileri atılmaya hazırlanıyordu. Aynı zamanda savunma yapmaya da hazırdı.

İkisi de 8. seviye köken ustasıydı. Köken enerjisini bedenlerinde tutamamalarına rağmen çevredeki enerjiyi kontrol etme şekilleri kesinlikle çok üst düzeydi. Ve ikisinin de silahı bir köken silahıydı.

Bu Kasuur'un kıskanç hissetmesine sebep oldu. Oysaki o ne zorluklarla bu silahı elde etmişti.

Mais silahların köken enerjisini hissedince bir kaç adımla Kasuur'un yanına yaklaştı. Onu tanıyordu ve ne düşündüğünü de anlayabiliyordu. Onun kolunu tutunca Kasuur dönüp ona baktı. Mais ise yavaşça elini kolunda gezdirdi ve kulağına vardı. Hafifçe eğildi ve ona fısıldadı.

"Endişelenme, eğer bir an önce Köken Kalp Alemine geçiş yapabilirsen sana onların hayal bile edemeyeceği bir silah vereceğim." dedi.

Fakat Kasuur bunu duyunca sadece gözlerini devirdi. Maria'nın babası bir şehir lorduydu ve o bile sadece 10. aşama bir bilgeydi. Çoktan 36 yaşındaydı ve inanılmaz bir dahi olarak görülüyordu. Kasuur'un ondan daha iyi bir dahi olduğunu varsaysak bile Köken Kalp Alemine ulaşması ne kadar zamanını alır?

Lanet olsun! Böyle değerli hazinelerin olmasına rağmen şartların çok abartı!

Ulam ileri atıldı. Kılıcından çıkan köken enerji dalgaları bir aslanın şeklini aldı ve Ulam kılıcını savurduğunda kılıcından fırlayıp Evra'nın üzerine doğru hareket etti. Oldukça güçlüydü ve gerçek bir aslanın boyutlarındaydı. Belki de gerçek bir aslan kadar da güçlüydü ve daha güçlü bile olabilirdi!

"Cisimleşmiş Aslan!"

"Orta seviye köken tekniği. Ulam'ın kullandığı ilk teknik bile bu seviyede bir teknik. Muhtemelen öğrendiği tek teknik de bu değil."

"Haklısın, üstelik yanlış değilsem Ulam bu aşamaya Evra'dan daha önce ulaştı. Ve üstüne muhtemelen tekniklerde anlayışı da daha üstün."

"Evra'nın bu dövüşü kazanması zor görünüyor."

Kalabalığın içerisindeki çekirdek uzmanlar kendi aralarında durumu tartışıyorlardı. Mais de başını sallamadan edemedi. O da aynı şekilde düşünüyordu. Aslanı göremese de köken enerji dalgalarını hissedebiliyordu. Fakat Evra'yı fazla tanımadığı için yorum yapmadı.

Kasuur dövüşü dikkatle izlese de aslında içten içe sövüyordu. Bu insanlar ne kadar teknik öğrenmiş olabilirdi? Kesinlikle onun öğrendiği tekniklerden daha zayıftı. Fakat Kasuur'un bir teknik öğrenmesi çok zamanını alıyordu. Özellikle hepsi çekirdek alemi tekniği olduğu için. Köken aleminde böyle teknikler öğrenmek bazı kısıtlamalar yüzünden çok zordu ve yeteneğine rağmen Kasuur aşırı derecede zorlanmıştı. Çekirdek Alemine ulaştığı için şimdi Mais'in ona verdiği 2. teknikte kısa sürede ustalaşacağını düşündü. Yine de bu insanların bir sürü teknik biliyor olmasını kıskanmadan edemedi.

Maria ise arkadaşına güvendi. Onun başarılı olacağına tüm kalbiyle inandı.

Ulam'ın aslanı Evra'nın üzerine doğru gelirken Evra sadece bir gülücük attı. Ardından onun kılıcı da bir saldırı ortaya çıkarmak için savruldu.

"Gebze Kalkanı!"

Bir enerji kalkanı ortaya çıktı ve aslan ona çarparken aslanı tümüyle sarıp kendini patlattı. Ulam'ın saldırısını yok eden bu savunma, köken enerji dalgalarının çılgınca etrafa savrulmasına sebep oldu. Zayıf olanlar güçlü olanlar tarafından korundu ve bir çok genç dahi metrelerce geriye çekilmek zorunda kaldı. Her biri lanetler okudu ve geriye doğru adımlar attı. Onlar da köken aleminde olsa da bu ikiliden çok daha zayıflardı ve onların köken enerji kontrol ettikleri miktarlardan kötü şekilde etkileniyorlardı.

Evra'nın kullandığı teknikte Ulam'ın tekniği ile aynı seviyedeydi. Bu yüzden eşitlik sağlanmıştı. Ulam ileri atıldı. Başka bir orta seviye teknikle saldırmıştı. Kılıcı siyahlaşmış ve ısınmıştı. Aynı şekilde Evra da ona aynı teknikle cevap verdi. Kılıçlar çarpıştı.

DİNG...!

"Ne inanılmaz! İkisi de Kızarmış Siyah Kılıç tekniğine ustalaşmış!"

Bir çekirdek uzmanı haykırdı fakat o anda beklenmedik bir şey oldu. Kızarmış Siyah Kılıçtaki anlayışları eşitti. Bu sırada Ulam kılıcını bıraktı. Evra şaşırmıştı ve kılıcı kollarındaki kuvvetle havaya fırlattı. Ama o sırada Ulam'ın avucu tam da Evra'nın karnına doğru ilerliyordu. Evra'nın alnından ter damlaları süzüldü.

'Hayır! Durdurabilirim!'

Fakat kılıcını aniden çevirip aşağı doğru savurduğunda tehlikeyi engelleme konusunda tam güvene sahipti. Elbette yumruk ona doğru inecekti fakat kılıcın ivmesi yüzünden de Ulam'ın kolu kopacaktı. Ulam kesinlikle böyle bir antrenman maçında böyle bir riske girmek istemezdi. En sonunda ise köken kılıcı olmadan kesinlikle Evra'ya yenilecekti.

Ulam bu sefer hata yapmıştı!

Ya da... yapmış mıydı?

"10 Nokta Avucu..."

Sessiz bir fısıltı misali çıkan bu sözlerin ardından darbe çok aniydi. Evra farkına bile varmadı.

TAAK!!

Göğsüne o kadar sert vurdu ki Evra'nın kılıcı Ulam'ın koluna ulaşamadı. Evra kan kustu. Ardından ayakları yerden kesildi ve kalabalığın içerisine doğru uçtu.

Evra yenilmişti.

"Evra!"

Maria yerinden fırladı ve kan kusan Evra'nın arkasında belirip onu yakaladı. Yüzünde endişeli bir ifade vardı. Evra'nın çenesinden kan akıyordu ve yakışıklı yüzü bozulmuştu. Baygındı. Maria onun saçlarını yüzünden çekti ve ardından karnındaki kıyafeti sıyırdı. Kıyafetin altındaki göçük şeklindeki yarayı görünce yüzü bembeyaz kesildi.

Kasuur başını iki yana salladı. Yüzü düşmüştü. Ona böyle yardım eden birinin bu şekilde yaralanması hoşuna gitmemişti.

Çekirdek uzmanlar da şaşkınlıklarına engel olamamışlardı.

"Bu bir yüksek seviye köken tekniğiydi değil mi? Evra için ne kadar üzücü. Bunu bilmediği için 9. aşama köken aleminde olsaydı bile kaybederdi. Doğrudan böyle bir saldırıyı karşılamak onu her halükarda etkileyecekti. Üstelik Ulam bu tekniği sakladı."

Gölgelerin içerisinde saklanan Ulam'ın babası da kaşlarını çattı. Oğlu iyi bir sonuç elde etmiş olsa da bu hoşuna gitmemişti. Çünkü bu Kasuur'un hoşuna gitmemişti. Şu durumda Kasuur Evra'nın intikamını almak isterse Ulam'ın daha iyi bir sonla karşılaşmayacağını söyleyemezdi.

"Madem sonuç ortada. Sonraki dövüşe geçebiliriz. Ulam kendini kanıtladı. Kasuur ile savaşabilir."

Mais konuştuğunda herkes ona döndü. Fakat bir şey söyleyemediler. Şişko çocuk kızgın bir ifade ile sahaya çıkarken bir çok kişi onun bu ciddi tavrı karşısında kaşlarını çatmıştı.

Eğer Kasuur gerçekten Çekirdek Alemindeyse o zaman Ulam'ın sonu ne olacaktı?

Antik Ölümsüzün Günceleri Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin