Üstün Tao Komplike Tao'ların bir üst seviyesidir. Bu seviye birden fazla Tao'nun birleşmesi ile oluşmaz. Daha geniş kapsamlı bir yoldur. Ustalaşması mümkün olmaktan çok uzaktır. Bir hayal gibidir. Bu yolda yürümek büyük bir ızdıraptır. Katının Tao'su, Sıvının Tao'su gibi Tao'lar buradan gelir. Evrenin ana kaynakları bu Tao'lardır.
Fakat böyle bir Tao da ilerlemek bu seviyelerde yapılacak bir şey değildi. Bu adam nasıl olur da böyle bir çılgınlık yapmış olabilirdi?
Herkes bu asilzadeye bakarken onun aklındaki soru hepsinden farklıydı.
"17. Sezar."
Bilgelerden biri şaşkınlıkla ağzından düşüreverdi bu sözleri.
Mais ve Kasuur bu kişiyi tanımadı fakat onların aksine bütün insanlar bu kişinin kim olduğunu anlamışlardı. Bu kişiyi nasıl tanımazlardı?
"Efendim, buraya neden gelmiştiniz acaba?"
Baro büyük bir kibarlıkla bu soruyu sordu. Bu kişiyi gücendirmenin ölümden beter sonlara sebep olduğunu pekala biliyordu.
Sezar ise pek umursamaz bir tavırla burnunu karıştırdı ve bir kenara fırlattı. Onun sümüğü sayısız gelişmiş uzman tarafından seyredildi ve göz koyuldu. Sezar buradayken hareket etmeye cüret edemeseler de o gittikten sonra bir çok kişi o sümüğün peşinden koşacaktı. Bu durum Mais'in emin olmasına sebep oldu. Karşısındaki kişi bir Köken Kalp Uzmanıydı.
Sezar bir kaç ileri adım atarak öne çıktı ve gözlerini etrafa çevirerek Baro'yu iyice gözlemledi. Yüzünde bir gülümseme belirdi.
"Şanslısın."
Kimse bunun ne anlama geldiğini anlamamıştı. En azından o saniyeler içerisinde. Baro bile şaşkındı fakat kısa bir süre sonra her şeyi anladı. Çünkü kısa bir süre sonra Sezar elinde bir ferman ile öne çıktı.
"Turnuvanın kuralları Dünya İmparatorluğuna isyandan dolayı değişti. İsyan final esnasında oldu ve arena dağıldı. Haliyle son turnuvanın galibi belirlenemedi."
Mais'in kalbi bu sözlerle çarptı. Galip belirlenememişti. Bu demek oluyor ki abisi orada ölmemişti. Büyük ağabeyinin onu sağ bırakma ihtimali yoktu fakat bu sözler yine de Mais'in kalbinde bir umut tohumu yeşertti. Daha önce abisinin ölümüne dair bir şey duymamıştı. Tam tersine duyduğu her şey onun yaşadığına yönelikti.
Kalabalık da bu sözlerle titredi. Galip belirlenememiş miydi? Daha önce böyle bir şey olduğunu duymamışlardı. Böyle bir şeyin olmasını bile beklememişlerdi.
"Bu durum yüzünden turnuva kuralları değişti. Sıradaki turnuvanın tarihi değişmedi fakat yaş sınırı değişti. Bu sefer bir istisna yapıldı ve Yıldız Yolu Turnuvası 50 yaş altında katılımcı kabul edecek. Yani şu andan itibaren..."
İşte o an Sezar'ın neden Baro'ya bu şekilde gülümsediği belli oldu. Başını çocuklardan çekti. Onlar yetenekliydi fakat kaderlerinde yükselmek yoktu. Baro'ya bir kez daha gülümsediğinde sözlerine devam etti.
"... 36 yaş ve altındaki herkes turnuvaya katılabilecek."
Sessizlik...
Mais, Kasuur ve hatta Maria. Ulam dahi sessizdi. Hiçbir şekilde Yıldız Yolu Turnuvasına katılma şansına sahip olabileceğini düşünmemişti fakat katılamasa bile kendini adayların arasına sokmak için yarışırken bile sayısız fayda elde edebilirdi. Şimdiyse... bütün rekabet farklı bir seviyeye çıkmıştı.
Göz ucuyla Baro'ya baktı Ulam. 10. aşama Bilge Alemi. Böyle bir umudu yoktu fakat en azından elinden geleni yapmayı istemişti fakat bu son sonuç... bu nasıl bir saçmalıktı!?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Antik Ölümsüzün Günceleri
FantasyBir imparatorun çocuğu yetişim için yetersiz olsa da bilgeliği onu hayatta tutar. Mais her şeyini kaybettiğinde ve kör olduğunda artık yaşamak için bir nedeni olmadığına ikna olmuştur. Sadece kısa bir süre sonra ona intikamı için umut verecek yetene...