Keyifli okumalar canlarım 🌺 Satır aralarına bol bol yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın 😘
O sırada birisi kolumdan tutup beni kendine çekince çığlık atarak yumruğumu yüzüne geçirdim. Yere devrilen adam acıyla inlerken ben çoktan geçmişe gitmiştim. Hayır, sırası değildi ama artık direnecek takatim kalmamıştı. Hatırlamak istediklerimi hatırlayamazken unutmak istediklerimin bir bir gün yüzüne çıkması benim elimde olan birşey değildi. O günle alakalı anılar bir bir birleşirken ben geçmişi hatırlamanın verdiği çaresizlikle olduğum yere yığılmıştım. Geçmiş pençelerini acımasızca geçirirken o güne geri dönmüş hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlamıştım. Nefessiz kalmıştım. Savunmasız kalmıştım. Tıpkı o gün gibi...
Geçmişimden kaçamazdım. Hele ki o geçmiş benim geleceğimi çizmişse...
(4 yıl önce. 26 Ocak 2018)
"Daha ne kadar yolumuz var dayı?" Dayım sıkıldığım için buruşturduğum yüzüme baktı ve güldü. "Az kaldı küçük hanım. Biraz sabredin. Dayınız 10 dakikaya sizi yetiştirecek." Dayıma gülümsedim ve 10 dakikayı hızlıca geçirebilmek için arka tarafta yayılarak oturmuş telefona bakan Yağız'a döndüm.
Fakat Yağız onunla uğraşacağımı anlamış hızla kafasını kaldırıp gözlerini pörtleterek "Sakın benle uğraşmayı aklının ucundan bile geçirme!" Diye tersledi. Dayım Yağız'ın tepkisiyle güldü. Gözlerini yoldan bir saniye ayırarak bana baktı sonra geri yola döndü.
"Yine ne yaptın da bezdirdin çocuğu?" Demesiyle gözlerimi devirdim ve omuzlarımı silkerek "Benim ona birşey yaptığım yok." Dedim. Yağız öne doğru kafasını uzattı ve beni dayıma şikayet etmeye başladı. "2 saat aralıksız konuştu başımda ya! Beynimi kemirdin beynimi!" Diye söylendi.
Yine gözlerimi devirdim ve "Olmayan birşey kemirilmez Yağız." Dedim umursamazca. Yağız saçımı çekince elini tutup ısırdım. "Uğraşma saçımla! Zaten yapmak için çok uğraştım!" Yağız elini ovalarken "Sende benimle uğraşma o zaman!" Diye bağırdı.
Dayım yine birbirimize gireceğimizi anlayınca araya girdi. "Tamam çocuklar bir sakin olun. Yediniz birbirinizi. Hem bakın geldik." Diyerek arabayı durdurdu. Hemen arabadan inince amacıma ulaşmıştım. Yolu ne olursa olsun Yağızla uğraşarak geçirmiştim.
Elimle elbisemi düzeltirken dayıma döndüm. "Nasıl olmuşum dayı?" Dayım gülümseyerek bana baktı. "Çok güzel olmuşsun dayısının gülü." Dediğinde bende gülümsedim. O sırada arabadan inen Yağız beni kolumdan çekiştirerek "Bizim burada götümüz donsun hanım efendi hala nasıl olduğunun peşinde." Diye söylendi.
İçeri girdiğimizde çok hoş bir ortam bizi karşıladı. Ev çok güzel dekore edilmişti. Yağız içeride göz gezdirerek "Sen yanımdan çok ayrılma bugün." Diye abilik taslayınca omzumdaki kolunu ittirdim. "Birincisi sen benim abim değilsin. İkincisi benim değil senin ortadan kaybolacağın daha şimdiden bilinen birşey Yağız." Dedim ve bize doğru gelen adama gülümsedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ATEŞ ÇEMBERİ
AkcjaGece, Karadağ'ların küçük, asi, inatçı, güzeller güzeli kızı... Yaşadığı onca olaydan sonra başına gelenlerle akli dengesini yitiren genç kız herşeyi hatırlamaya başlarsa ne olur? Büyük yıkıma giden bu yolda kimsesiz kalan bu kızın yanında olmaya...