14. bölüm: GEÇMİŞİN KIRIKLARI

43 11 4
                                    

Keyifli okumalar canlarım 🌺 Satır aralarına bol bol yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın 😘

🔥

"Bence bordo olan daha çok yakışmıştı. Bu fazla sade kaçıyor sanki..." Yağmur'un yaptığı yorum ile Ülkü elbisesine kısa bir bakış attı. "Tamam o zaman hemen değiştirip geliyorum!"

"Ooff! Yeter artık yaa..." Diye sızlandım haklı olarak. Dün akşam kararlaştırılan ani parti kararı, dünden beri bu iki kızın ne giysek piskolojisine sokmuştu. "Bize katılmıyorsun hadi neyse ama bari karışma da ağız tadıyla hazırlanalım!" Diye carladı Ülkü de.

Üzerinde oturduğum yatağa kendimi yüz üstü bıraktım ve kafamı yastığa gömdüm. Hayır yani neydi bu benim şu kızlardan çektiğim? Bahçeden gelen sesler ile kafamı kaldırdım ve bu işkenceden kurtulmak için yataktan kendimi attım. Benim yere düşmem ile Yağmur irkilerek bana baktı. Hemen ayaklandım ve "Sizin hazırlanacağınız yok. Ben aşağıya iniyorum." dedim ve hemen odadan dışarı çıktım.

Demir, Sercan ve Yağız bir takım olmuş, Ateş ve Uraz abim bir takım olmuş futbol oynuyorlardı. Sercan'ın neden burada olduğunu bilmiyordum ama taktığım pek söylenemezdi.

"Bende oynuyorum!" Diye hemen aralarına daldım. "Olur ufaklık, sen benim takımımdasın." Uraz abim hemen beni takımına alınca Yağız söylendi. "Hayır ama! Takımlar yeniden oluşturulmalı. Ben ikizimden ayrılamam." Dediğinde dudaklarımı büzüp kafamı iki yana salladım.

"Kes sesini marul kafa! O kadar oynadık, bozamam ben hiç maçı. Hem zaten siz üç kişisiniz. Durum eşitleniyor." Yağız söylense de Uraz abim onu susturmayı başardı.

"İkizinle karşı karşıya gelmeye ne kadar meraklıymışsın sende." Yağız'ın tripkar sözleri ile kıkırdadım. "İyi olan kazansın çapkaloz." Yağız suratını buruşturdu. "Çapkaloz ne lan?" Demir gülerek lafa karıştı. "Çapkından türetmiş olmalı. Aferin kız. Arada benden birşeyler öğrendiğini gösterip gözüme giriyorsun."

Demir'e gıcık bir bakış attım. "Senin gözüne gireceğime matematik sınavına girerim daha iyi." Demir kaşlarını özgüvenle yukarı kaldırdı. "Senin gibi varoşların benim değerimi anlayamayacağını elbette biliyorum ama beni haksız çıkartmayacağını da iyi biliyordum. Ah siz yeni nesil, ne kadar da nankörsünüz..." Gülerek kafamı iki yana salladım.

Uraz abim kalede dururken Yağız da kaleye geçmişti. Sercan gülerek "Sen futbol oynamayı biliyor musun?" Diye sordu alayla. Omuzlarım dikleşirken dudaklarımda alaycı bir tebessüm oluştu. "Ben senin düşündüğün gibi prenses kızlardan değilim. Senden çok çok çok daha fazla iyi oynadığıma bahse girerim."

"Tamam, hadi başlayalım artık." Diye aramızdaki diyalogu bölen Ateş gergin bir şekilde topu ortaya koydu. Sen salaksın mercimek beyinli. Abilerinin ikizinin yanında ne konuşuyorsun öyle? Daha dün kollarında ağladığın çocuğa neden bunu yapıyorsun? Sen iyi ol diye bütün kırgınlığını hiçe sayıp seni kollarının arasına saklayan çocuğa neden yapıyorsun bunu?!

ATEŞ ÇEMBERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin