Middle Of Nowhere | Jikook

Gerçek aşk

"Otobüsle uzun yolculuk yapmak güzel ama elini tuttuğumda bile bana tip tip bakıyorsun Kookie."

Jimin yanımda oturmuş, gözlerini kapatmış ve biraz yayılmıştı koltuğuna. Ben de cam kenarındaydım. Her ne kadar ısrar etsem de cam kenarına beni tam anlamıyla zorla oturtmuştu. Dışarıyı görmezsem bunalabileceğimi söylemişti üstelik. Böyle biriymişim. Öyle demişti.

"İnsanlar da bize öyle bakıyor."

"Sikeyim insanları ya." dedi sessizce.

"Küfür etme, sarı."

"Peki."

"Gittiğimiz yerde birlikte olacağımızı söyledin. Bol bol tutarsın elimi."

"Emin ol dokunduğum tek şey elin olmayacaktır."

Tam o anda içtiğim meyve suyu boğazıma kaçınca öksürmüştüm. Jimin doğrulmuş, hızla elimden meyve suyunu almış ve sırtıma vurmuştu. İnsanlara bakıp gülüyordu üstelik. "Sorun yok." dedi. "İnsanlık hali boğazına kaçtı herhalde."

Ben hala öksürürken, hala sırtıma vuruyordu.

"İyiyim." dedim zorla.

"Su iç ve tekrar öksür."

"Ne?"

"Dediğimi yapsana."

Şişedeki sudan birkaç yudum alıp tekrar öksürdüğümde meyve suyunun tadını alıyordum hala.

"Kusacağım sanırım."

"Sen biraz abarttın mı?"

"Beni heyecanlandırıp bunu demen ne kadar doğru?" dedim sessizce.

"Ne dedim sanki? Neye heyecanlandın?" diye sordu sırıtarak.

"Ne diyeceksin daha?"

Gülerek tekrar arkasına yaslandı ve gözlerini kapattı.

"Sevgilimken daha tatlısın. Böyle olacağını bilseydim sana çarptığımda öperek kaldırırdım yerden."

Kalbim yerinden çıkacak kadar hızlı atmaya başladığında derin bir nefes almaya çalıştım.

"Sevgilin mi?"

"Şimdi sevgilim olmadığını iddia edeceksin ama otobüsten iner inmez dudaklarından öptüğüm zaman sen de beni öpeceksin. Tabii ki canım, ne sevgilisi?"

Etrafıma bakınıp biraz koltuğuma sindim.

"O dediğini yapacak mısın?" diye sordum biraz sessiz kaldıktan sonra.

"Yapacağım, şüphen mi var?" Tekrar gözlerini açıp bana baktı ve biraz döndü. "İnsanları umursama. Bana bir baksana sen."

Baktım. Baştan aşağı süzdüm. İnanılmaz güzel fiziği, inanılmaz güzel bacakları vardı. Bembeyaz bir yüzü, dolgun dudakları, küçücük olan burnu, -bu burna kesinlikle bağlıydım- güzel kirpikleri, parlak sarı saçları vardı. Çok güzeldi üstelik. Çekiciydi. Zarif görünüyordu. En çok bunu seviyordum. Kimse gibi görünmüyordu. Onu diğer erkeklerden ayıran bin parçası vardı resmen.

"Evet."

"Sen ne görüyorsun bilmiyorum ama ben sadece gay olduğunu haykıran biri görüyorum. Yan yana geldiğimizde çift olduğumuz anlaşılmıyor mu sanıyorsun? Homofobikler bizi uzaktan gördüğünde bile küfür ediyordur."

"Ne?"

"Çift olduğumuz anlaşılıyor diyorum. Seni öpsem de öpmesem de küfür yiyoruz."

"O kadar belli mi oluyor?"