6

3.3K 158 122
                                    

Anlayamamıştım, sebepleri neydi?

Bakışlarımı onun gözlerine sabitlediğimde gülümseyip konuşmaya devam etti.

"Abartma Akgün, sigaradan ölecek değilim." Söylediği şeyle kaşlarım çatıldı.

"Bence içme ama yine sen bilirsin." Söylediğim şeyle bir nefes daha aldı sigarasından.

Kafamı iki yana salladım ve otobüse bindim. Herkes yavaş yavaş biniyordu.

Oturduğum yerden kalkıp tek tek çocuklara çikolata vermiştim.

"Çok teşekkür ederiz Efsa ablası." Cenk Tosun'un eşi bana doğru konuştuğunda gülümsedim.

"Rica ederim, eğer istersen yine alırım." Arden gülümsüyorken Alin saklanmıştı, annesinin arkasına.

"Bu tatlı kız da ister mi?" Kafasını salladığında gülerek uzatmıştım çikolatayı.

Kahveci çiftinin yanına geldiğimde gülümsemişlerdi.

"Bu küçük beyefendi için daha yumuşak aldım, umarım sorun olmaz?" Gözde bana gülümseyerek bakıyordu.

"Çok teşekkür ederiz, Efsa'ydı öyle değil mi?" Kafamı sallamıştım bu sorusuyla.

Çocukları Can'a el salladığımda o da bana öpücük atmıştı.

Gülümseyerek yerime döndüğümdeyse başını cama yaslamış Mert Hakan'a baktım.

"Geldiğimde oradaydı, yan yana oturmanız sorun olur mu?" Sorusuyla sorun olmaz anlamında kafamı iki yana sallamıştım.

Yanına oturduğumda bakışlarımı ona çevirdim birkaç saniye. Neydi onu bu denli sigaraya yönelten sebep?

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Arabanın kavisten hızlı geçmesiyle gözlerimi açmıştım. Kafamı yasladığım yer, cam değildi.

Şaşkınlıkla kafamı çektiğimde bakışlarım kafamı koyduğum omzun sahibindeydi.

Uyanıktı.

Benim kafamı ittirmemiş, beni uyandırmamıştı. "İyi uyudun mu?" Sorusuyla kafamı salladım. "Teşekkür ederim, uyandırmadığın için."

Omuz silkti. "Uyandırmaya çalıştım, çok ağır uyuyorsun."

Yalandı.

Ben çok çabuk uyanırdım, o kadar hafifti ki uykum. Herkes uyuduğu için ses çıkmıyordu.

Gülümsedim bu söylediği yalanla.

Belki iyi arkadaşlar olabilirdik.

"Ne dinliyorsun?" İyilik adımı bu defa benden gelmişti. Bana cevap vermediğinde kulağındaki kulaklıklardan birini aldım ve kulağıma taktım.

"Ne?"

Bakışları bendeyken, bir anda tekrardan önüne çevirmişti. Hiçbir şey dememiş, birlikte şarkı dinlememize izin vermişti.

Yüzüne bir gülümseme geldiğinde bu durumdan memnun olduğunu düşünmüştüm.

Ardından çalan şarkıyla şaşkınlıkla baktım ona.

Avrupa Fatihiymiş Galatasaray,

Galatasaraylıymış bütün oğlanlar

Kalplerde yıldız, gönüllerde ay...

Omzuna vurduğumda kahkaha atmamak için kendini sıkıyordu.

"Komik miydi bu?"

"3-2 keki de komik değildi." Söylediği şeyle gülerek önüme döndüm.

"Yüz ifaden çok komikti." Söylediğim şeyle kafasını iki yana salladı.

Telefonumu elime aldığımda Twitter'da yazılanları okuyordum. Hakkımızda denilen o kadar şey vardı ki.

Gözüme çarpan bir tweet ile gözlerim doldu.

Bu kızın da sürekli adı çıkıyor. Nasıl bi' orospu ruhu bu kardeşim? Bir bakıyoruz Keremle sarmaş dolaş fotoğraflar bir bakıyoruz Halil ile kahkahalar. Barış'ı da unutmamak lazım tabii ki, Barış'ın eli belindeyken çekilmiş onlarca fotoğraf var. Şimdi Galatasaray'daki herkesin elinden geçtikten sonra sıra Fenerbahçe'de mi? Bu kadar kaltak olmamalısın şekerim, bir arkadaş tavsiyesi. Hoş, sen kız arkadaş edinmezsin. Çevrende tek kız olmak için değil mi :D?

Neden mesela? Kime ne yapmış olabilirdim ki bu şekilde suçlanıyordum.

Altına yazılan savunmalar ile gülümsedim. Beni tanımayan insanlar ne olursa olsun beni deli gibi savunabiliyordu, bazılarıysa saldırmayı seçiyordu.

Tweet yerinden cevap yazmaya başladığımda Mert Hakan kolumu tuttu.

"Emin misin bunu yapmak için?" Söylediği şeyle kafamı salladım.

"Bunlar ağır şeyler, yazdıklarının bir bedeli olmalı."

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun sekizinci bölümü olan ''Şerefe Karşı Suçlar'' bölümünde yer alan ve 125. maddede tanımlanan hakaret suçu, "Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır." Hükmüyle belirtilmiştir. Bence yaptıklarının bilincinde olmalı ve sonuçlarına katlanmalısın. Sosyal medya üzerinden sallamak çok kolay öyle değil mi? Medyaya yansıtmadığım için arkadaşlarımın olmadığını düşünmen ironik, senin arkadaşın varsa bile varolmaktan utandıklarına ve seninle arkadaş olurken hangi akla sahip olduklarını düşündüğüne eminim.

Arkadaşlarımla istediğim gibi takılabilirim, bu seni zerre ilgilendirmez. Davada görüşmek üzere :)

Yazdıklarımla kaşları çatılmıştı. "Sen bunları nereden biliyorsun?" Omuz silkmiştim.

"Eski sevgilim avukattı." Söylediğim şeyle kaşları havalandı.

"Galiba senin eski sevgilin de Galatasaraylıydı." Söylediğim şeyle kaşları çatıldı. "Evet nereden biliyorsun?"

"Magazinde hakkında sandığından daha fazla şey okudum Yandaş." Gülümseyerek söylediğim şeyle şaşkınlıkla bakıyordu.

Redamancy || Mert Hakan YandaşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin