ASLAN BEY

BÖLÜM 36: SAVAŞ

İnstagram – Tiktok: aysegulkalayzengin

Twitter: aysegulkalay_

***

Yeni bölümden herkese selamlar...

Umarım bölümü beğenirsiniz ve bolca yorumla taçlandırırsınız.

Keyifli okumalar!

***

"SAVAŞ"

"Emir, iyi misin?" diye soran Dilşah, onun moraran bacağına buz tutuyordu. Dilşah ve annesi hariç, herkes bıyık altından sırıtmakla meşguldü. Evin geneli Emir'i pek sevmediği için yaşadıkları sıkıntıdan çok komedi sağlıyordu. Emir ise acı içinde inlerken, arada gözleri Ecem'e kayıyor ve ona kötü kötü bakmaktan kendini alamıyordu. Ecem ise bakışlarını mahcup bir tavırla kaçırıyordu.

"Seni şimdiden sevdim, adın ne?" diye soran Aslan, Ecem'in yanına ilişti. Ecem, bakışlarını ona çevirdiğinde gülümsedi. "Ecem... Senin adın ne?"

"Aslan..."

Ecem, geldiğinden beri onunla konuşan tek kişi olduğu için Aslan'a sıcaklık duydu. Bir de yakışıklı adamdı. Dilşah'ın ona yolladığı fotoğraflarından daha yakışıklıydı!

"Aslında çok sakar biri değilim ama neden böyle oldu, hiç anlamadım." Aslan sırıttı. "İyi oldu, iyi... Sıkma güzel canını."

Dilşah ikilinin sessiz sohbetini fark edince, içinde bir anda yanan kıskançlık duygusunu fark etmeden diline yansıttı.

"Ecem, otursana bir köşeye! Ayakta dikildin kaldın!"

Dilşah, birkaç saniye sonra yaptığı saçmalığı fark edip gözlerini yumdu. O değil miydi Ecem'i buraya, bunun için getiren? Şimdi ne oldu da bir anda saçma sapan şekilde duygularına yenilmeye başlamıştı? Aslan için diye içinden geçirdiğinde, bakışlarını Emir'e çevirdi.

"Daha iyi misin?" Emir, başını hafifçe salladı. "İyiyim."

Dilşah ayaklandığında, Emir'de ayaklarını koltuktan indirdi. Seyran Hanım, biricik damadının başına gelenlerle kahırlanıp onun yanına oturdu. Çocuk eve adım atar atmaz, resmen sakatlanmıştı.

"Ah oğlum, valla nazara geldin! Maşallah, pek bir yakışıklısın. Kem gözlere dikkat etmek lazım."

Aslan, merakla Zeliş'e döndü.

"Buradaki kem göz ben mi oluyorum?" Zeliş, dayanamayıp gülünce kaynanasının kötü bakışlarına hedef oldu. "Aklıma bir şey geldi de... Kusura bakmayın."

Dilşah Zeliş'e kaşları çatık baktığında, Zeliş korkuyla Aslan'dan uzaklaştı. Bu görümce bozuntusuyla işleri hiç iyi değildi. Hepsine kan kusturmaya yemin etmiş gibi bir şeydi. Hele bir de hem Ecem hem de Emir'in aynı anda oyuna dahil olması, hiç iyi olmamıştı. Şimdi işler daha çetrefilli bir hâl alacaktı. Canını seven bu evden kaçmalıydı!

"Maşallah Aslan Bey'de bu evden çıkmıyor! Kadrolu misafir falansınız sanırım."

Aslan, Emir'in kendisine alenen laf sokmasıyla kaşlarını çattı. Adama bak, hazırlıklı gelmişti. Utanmasa füzeyle vuracaktı. Ama Aslan'la baş etmesi, Trump'la baş etmesinden daha zordu.

"En azından Allah'ın emriyle istemediğimiz kızın evinde, kırk yıllık damat gibi yayılmıyoruz!"

Zeliş gülmek için yer aranırken, Kartal'ın uyarıcı bakışlarına hedef oldu. Kendini zor tutarken, Dilşah bu iki adamın çekişmesinin tam ortasında kalakaldı. Derken Emir, yeniden hamle yaptı.