BÖLÜM 4: DÖRTGÖZ

12K 561 24
                                    


İnstagram – Tiktok: aysegulkalayzengin

Twitter: aysegulkalay_

***

Yeni bölümden herkese selamlar...

Umarım bölümü beğenirsiniz ve bolca yorumla taçlandırırsınız.

Keyifli okumalar!

***

"DÖRTGÖZ"

Taksiden valizini çekiştirerek indiren Dilşah, telaşla havalimanına girdi. Etrafa hızla bakınıp diğerlerini ararken, kalbi artık durma noktasına gelmişti. Hayır, onun ne işi vardı bu gezide? Kendi kendine evinde oturuyor, ders çalışıyor ve arada meyvesini yiyip film izliyordu. Aksiyona ne gerek vardı?

Biraz daha dolandıktan sonra gözüne ilişen Zeliş'le, hızla ona doğru koşturmaya başladı. Şu gezinin tek avantajı, sevdiği adamla birkaç gün dip dibe olmaktan başka bir şey değildi. Hoş, adamın onu gördüğü yoktu ama işte!

"Yetiştim! Valla yetiştim!"

Ardında valizi, elinde çantasıyla koşturan Dilşah, nefesinin son kırıntılarını da harcarken, ansızın kaşınan gözüyle çanta tuttuğu eliyle gözüne uzandı. Gözünü kaşıyıp çekecekken, eline takılan gözlük bir anda fırladı. Neye uğradığını şaşırırken, acı dolu haykırdı.

"Gözlüklerim!"

Buğulaşan önüyle ayağı takıldı ve kendi de yeri boylamak üzere havalandı. O sırada hem gözlüklerinin hem de onun, tek bir kurtarıcısı vardı: Aslan... Belini tutan güçlü kolun etkisindeyken, gözlerine sakince yerleştirilen gözlüklerine bir tepki veremedi. Netleşen görüntü, ona berrak bir mavilik sundu ve yutkunmasına sebep oldu.

Hay kurban olduğum Rabbim, sen niye bu adamı bu kadar mucizevi yarattın? Kalp yetmezliğinden öleyim diye mi?

"Daha dikkatli ol."

Aslan'ın uyarısından sonra tebessüm etmesi, Dilşah için son noktaydı. Boşluğa düşen belinin ardından bayılması olası bir durumdu ancak ortada Zeliş gibi bir faktör vardı.

"Bir de bayıl istersen, Dilşah!"

"Hı?"

"Adamın kucağına diyorum, bayılaydın da tam olaydı. Sen ne uyanıksın, sen!" Dilşah, düştüğü aşk havuzundan çıktığında, gözlerini devirip Zeliş'e baktı. "En azından senin gibi adamın kucağına atlamadım."

Zeliş, onun bu cevabıyla kaşlarını çattı.

"Ay görümceye bak! Ben atlamadım o Bey Bozuntusunun kucağına! Merdiveni almıştı, onun yüzünden korkmuştum ve inerken korkudan düştüm."

"He canım he! Ben olmayaydım, annem sizi odada basacaktı. Bunları çabuk unuttun bakıyorum."

"İhh! Sen ne çirkef bir şey oldun ya! Utanmasan evlenmek için abinin namusunu kirlettiğimi söyleyeceksin." Dilşah, tek kaşını kaldırdı ve Zeliş'i şüpheyle süzdü. "Kirlettin mi?"

"Neyi kirletti mi?" diye soran Kartal, kardeşi ve sevdiği kadın arasında geçen hararetli muhabbete karışmadan edememişti. Zeliş baştan sona sinirden kızarırken, Dilşah hınzırca gülüyordu. "Neyi kirlettin, Zeliş? Bak abim merak ediyor, hadi söyle."

"Dörtgöz!" diye kızan Zeliş, Dilşah'ın yanından sinirle ayrıldı ve Kartal'da onun peşinden hızla gitti. Dilşah ise onların arkasından gülmeye devam ediyordu. Onun bu gülüşü, birilerine en güzel manzara olmuştu.

ASLAN BEYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin